İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Sağlık Genç annenin 24 yıllık yemek borusu mücadelesi sona erdi

Genç annenin 24 yıllık yemek borusu mücadelesi sona erdi

Yağ çözücü yüzünden yemek borusu yanan Berivan Gençdal, Kütahya’da yapılan 11 saatlik ameliyatla 24 yıl sonra ilk kez katı gıda tüketti.

Yağ Çözücünün Gölgesinden Kurtuluş: 

Küçük bir çocuğun yanlışlıkla içtiği bir yudum sıvı, hayatının rotasını değiştirmişti. 26 yaşındaki Berivan Gençdal, tam 24 yıl boyunca yemek borusundaki yanıklarla yaşadı. Onlarca operasyon, sürekli acılar ve sadece sıvı gıdayla geçen yıllar… Ama geçtiğimiz günlerde Kütahya’da gerçekleşen 11 saatlik bir ameliyat, bu uzun mücadeleye yeni bir sayfa açtı.

Yemek Borusuz Bir Hayat

Henüz iki yaşındayken pet şişeye doldurulmuş yağ çözücüye uzanan küçük eller, bir ömür sürecek sınavın başlangıcı oldu. Yanıklarla kaplanan yemek borusu, yıllar boyunca beslenmenin önündeki en büyük engeldi. Gençdal, defalarca ameliyat masasına yattı; kimi zaman umudunu, kimi zaman gücünü yitirdi ama mücadeleden hiç vazgeçmedi.

Sonunda, Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nde Prof. Dr. İbrahim Uygun ve ekibi, radikal bir kararla yemek borusunu tamamen çıkararak midesini yutağa bağladı. Bu yöntem, riskleriyle birlikte hastaya ikinci bir hayat sunuyordu.

"Ekmek Bandığım Eti Çok Özlemiştim"

Ameliyat sonrası ilk kez katı gıda yiyen Gençdal’ın sözleri, yılların özlemini özetliyordu:
"Yıllardır yemeklerin sadece suyunu içebiliyordum. En çok da suyuna ekmek bandığım eti özlemişim. Şimdi yeniden yutabiliyorum, çiğneyebiliyorum, doymanın ne demek olduğunu hissedebiliyorum."

Genç anne, bu süreçte en çok çocuğu için güçlü kalmaya çalıştığını, “Anne” kelimesine yaraşır şekilde hayata tutunmayı öğrendiğini söyledi.

24 Yıllık Bekleyişin Sonu

Anne Mesude Beğde’nin gözyaşları da kızının şifa bulduğu anlarda aktı. “Yıllardır kızımın acı çektiğini görmek yüreğimi parçaladı. Şimdi ilk kez, gözüm arkada kalmadan sofraya oturabileceğim.” sözleri, bu mücadelenin yalnızca tıbbi değil, ailece verilen bir sınav olduğunu gösteriyordu.

Tıp Dünyasına Mesaj

Prof. Dr. Uygun ise bu operasyonun yalnızca bir hastayı değil, benzer durumda olan birçok kişiyi umutlandıracağını vurguladı:
"Her hastanın hikâyesi farklıdır ama hepsinde ortak olan şey mücadele azmidir. Bu ameliyat, zor gibi görünen engellerin aşılabileceğini bir kez daha kanıtladı."