İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Sağlık Karaciğer yağlanmasını hafife alma!

Karaciğer yağlanmasını hafife alma!

Karaciğer yağlanmasının toplumumuzda genellikle önemsenmediğini belirten Peker, “Günümüzde karaciğer naklinin sebepleri arasındaki yağlanma ikinci sırada yer alıyor 20-30 yıl içinde ise karaciğer nakillerinin en sık sebebi olacağı tahmin ediliyor” dedi

100 karaciğer hücresinden 5 tanesinin ya da karaciğerin ağırlığının yüzde 5'inin yağlanmasına karaciğer yağlanması diyoruz. Karaciğer yağlanması, alkole bağlı ya da alkol dışı sebeplerle oluşan klinik bir tablodur. Bu hastalığın ciddiye alınmasını ve son derece önemli bir sorun olmakla birlikte yeterince bilinmediğini söyleyen Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Kemal Peker, Non alkolik yağlı karaciğer hastalığının yani alkole bağlı olmayan karaciğer hastalığının günümüzde karaciğerin en yaygın hastalıklarından biri olduğunu belirtti. “Bu sorunun tüm toplumda yaklaşık yüzde 30 oranında görülmekle birlikte önümüzdeki süreçte karaciğer sirozunun ve buna bağlı karaciğer naklinin en sık nedeni olacağı düşünülmektedir” diyerek önemli uyarılarda bulundu. İşte açıklamaları:

Tedavide geç kalmayın
Hastalık erken dönemde belirti vermediği için hastalar, doktora müracaat etmeyebilir ve geç kalabilir. Karaciğer yağlanması tespit edilen hastaların yakın takip edilmesi, diyet ve aktivite programlarının erkenden ayarlanması gerekiyor. Aksi durumda, tablo tamamen kronikleştiğinde yapılacak tek şey karaciğer naklidir.

Obeziteye dikkat edin
Karaciğer yağlanması, alkole bağlı ya da alkol dışı sebeplerle oluşan klinik bir tablodur. Alkole bağlı sebeplerle gelişen karaciğer yağlanmasında kadın için günlük 20 gram, erkek için ise 30 gram ve üstü alkol tüketiminin gerçekleşmesi gerekiyor. Karaciğer yağlanmasında obezite önemli rol oynar. Günümüzde obezitenin çok ciddi bir problem olmasıyla karaciğerdeki yağlanma oranları artmış durumda. Non alkolik karaciğer yağlanması oranı popülasyonlara göre değişmekle birlikte ortalama yüzde 30 civarındadır. Tüm karaciğer yağlanmaları siroz ile sonuçlanmaz ama hastaların erken tanı ve takibi bu anlamda büyük önem arz etmektedir. Kronik bir hastalık olan obezite devam ettiği müddetçe karaciğerde yağlanma tetiklenir. Diğer yandan; hiperlipidemi dediğimiz kandaki liflerin arttığı tablolar, hipertansiyon hastalıkları, kronik hepatit taşıyıcıları, obezite cerrahisi sonrası ve diğer başka birçok nedenle karaciğerde yağlanma oluşabilir. Bu nedenle hastaların tanı ve takipleri büyük önem taşır.

Geç dönemde belirti verir

Karaciğer yağlanması erken dönemde herhangi bir bulgu vermez. Bununla birlikte nadir de olsa hastalar sağ üst kadranında dolgunluk hissedebilir. Bazen de karaciğerin gerilmesine bağlı olarak sağ üst kadranda ağrı hissedilebilir. Tablo ilerledikçe fibrozis (karaciğerde yara dokusu oluşumu) ve sirozun geliştiği aşamalarda bulgular daha belirginleşir; erkeklerde tüylerde dökülme, ciltte birtakım değişiklikler olabilir. Hastalık bir üst aşamaya ulaştığında ise karın boşluğunda sıvının birikmesine bağlı asit gelişimi, ciltte ve venöz ağda değişikliklerle kendini gösterir.

Karaciğer hastalığı sinsi ilerler
Yağlanma çoğunlukla bulgu vermeden seyreder. Bu yüzden hastaların büyük bir çoğunluğu karaciğerlerinde yağlanma olduğunun farkına varmaz. Bu hastalık, çoğunlukla başka bir hastalık araştırılırken tespit edilir. Karaciğer yağlanmasının tespiti, ultrasonografi ya da batın tomografileri ile yapılabilir. Yağlanma oranı hafif bir şekilde olabileceği gibi zamanla karaciğerdeki hepatosit dediğimiz hücrelerin fonksiyonunu yitirmesine neden olabilir. Devamında fibrozis, siroz hatta kansere kadar gidebilecek bir süreci de beraberinde getirir. Karaciğer yağlanması çocuklarda da önemli bir noktaya geldi. Bahsi geçen yaş aralığında obezitenin artması karaciğer yağlanmalarındaki artışı da beraberinde getirdi. Vücut, bu tablo ile ne kadar erken karşılaşırsa karaciğer hücrelerinde harabiyet daha erken başlayacak, ardından fibriozis (karaciğerde nedbe) ya da siroz gelişecektir.