Meclis Onayladı: Tıbbi Kenevir Resmi Sağlık Sistemi İçinde
TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen ve AK Parti milletvekillerinin imzasını taşıyan 29 maddelik yasa değişikliğiyle, tıbbi kenevir ürünlerinin sağlık sistemine entegrasyonu resmileşti. Yasayla birlikte, yalnızca reçete ile temin edilebilecek bu ürünler, Sağlık Bakanlığı'nın onayı ve kontrolü altında üretilecek, ruhsatlandırılacak ve eczanelerde satışa sunulacak.
Yasal düzenlemeye göre, ürünlerin içinde bulunan ve kenevirin psikoaktif etkisini oluşturan THC oranı yüzde 0,3’ün altında olacak. Bu eşik, ürünlerin bağımlılık yapma riskini ortadan kaldırarak yalnızca tıbbi amaçlarla kullanılmalarına olanak tanıyor.
Sadece Eczanelerde Satılacak, Denetim Sağlık Bakanlığı’nda
Yeni sistemde tıbbi kenevirden elde edilen ilaç, gıda takviyesi ve kişisel bakım ürünleri, yalnızca eczanelerde satışa sunulabilecek. İnternet siteleri, aktarlar ya da doğal ürün mağazaları gibi alternatif satış kanalları tamamen yasak kapsamına alındı. Ürünlerin tüm hareketleri, Sağlık Bakanlığı’na bağlı İlaç Takip Sistemi (İTS) üzerinden elektronik ortamda takip edilecek.
Yasanın açıkça tanımladığı bir diğer kural ise, mevzuata aykırı hareket edenlere yönelik sert yaptırımlar. Eczane dışı satış girişimlerine ürün bedelinin iki katı tutarında para cezası kesilecek. Tekrar eden ihlallerde ceza oranı daha da artırılacak.
Üretimden Raflara: Çok Aşamalı Bir Denetim Süreci
Tıbbi kenevirin üretim ve işlenme süreçleri, Tarım ve Orman Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı’nın ortak düzenlemeleri çerçevesinde yürütülecek. Kenevir ekimi, yalnızca TMO’ya yapılacak başvurular ve alınacak özel izinlerle mümkün olacak. Üreticiler, Tarım ve Orman Bakanlığı gözetiminde ekim ve hasat yapabilecek.
Ayrıca, tüm ürünlerin piyasaya çıkmadan önce Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan (TİTCK) alınacak onay belgelerine sahip olması gerekecek. Bu, hem ürün güvenliğini hem de sağlık sistemindeki kontrol mekanizmasını güçlendirmeyi hedefliyor.
Kimler Yararlanabilecek? Tıbbi Kenevir Kimlere Reçete Edilecek?
Yasa kapsamında eczanelerde satılacak ürünler, yalnızca belirli hasta profilleri için kullanılabilecek. Bunlar arasında şunlar öne çıkıyor:
Kanser hastaları (kemoterapi kaynaklı ağrı, iştahsızlık ve bulantı kontrolü)
Multipl Skleroz (MS) hastaları (kas spazmları ve spastisite yönetimi)
Dirençli epilepsi hastaları (özellikle çocukluk çağındaki nadir nöbet türleri)
Kronik ağrıya bağlı rahatsızlıkları bulunan bireyler
Ürünler, genellikle kırmızı reçete ile ya da Sağlık Bakanlığı’nın belirleyeceği özel izin süreçleriyle temin edilebilecek. Bu yöntem, olası suistimallerin önüne geçmek adına kritik bir güvenlik mekanizması oluşturuyor.
Bilimsel Kanıtlar Ne Diyor? Tıbbi Kenevirin Etkinliği Kanıtlandı mı?
Tıbbi kenevir ürünlerinin sağlıktaki yeri, yalnızca politik bir adım değil, bilimsel verilerle de destekleniyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Avrupa İlaç Ajansı (EMA) ve ABD Ulusal Sağlık Enstitüleri (NIH) gibi kurumlar, tıbbi kenevirin belirli sağlık sorunlarında etkili olduğunu gösteren çok sayıda klinik çalışmayı referans alıyor.
- Ağrı yönetimi: Özellikle nöropatik ağrı ve kemoterapi kaynaklı sancılar üzerinde olumlu etkiler gözlemlendi.
- Epilepsi: Epidiolex gibi CBD bazlı ilaçlar, dirençli epilepsi türlerinde nöbet sıklığını kayda değer biçimde azaltıyor.
- MS: THC ve CBD içeren kombinasyon ürünleri, kas spazmlarını ve hareket kısıtlılığını azaltarak yaşam kalitesini artırıyor.
- Kemoterapi etkileri: Bulantı, kusma ve iştahsızlık gibi yan etkilerde önemli iyileşmeler sağlanabiliyor.
- Psikolojik etkiler: CBD'nin anksiyete ve uyku problemleri üzerinde potansiyel faydalar sağladığı belirtiliyor.
Türkiye'de Yeni Bir Sağlık Paradigması Mı Doğuyor?
Tıbbi kenevir yasası, sadece sağlık hizmetleri açısından değil, aynı zamanda tarım, sanayi ve ekonomik üretim açısından da uzun vadeli etkiler yaratabilecek bir dönüşümün işaretçisi olarak görülüyor. Tüm süreçlerin kamu denetimiyle şekillenecek olması, hem hasta güvenliğini artırmayı hem de sağlık sistemine yeni bir alternatif tedavi aracı kazandırmayı amaçlıyor.
Yeni dönemde, Türkiye’de tıbbi kenevirin sadece bir bitki değil; bilim, hukuk ve sağlık ekseninde çok boyutlu bir politikaya dönüştüğü söylenebilir