Meme kanseriyle yüzleşti, sigarayı bırakıp nefesini geri kazandı
Ankara’da yaşayan 59 yaşındaki Hatice Yalçın, yıllar boyunca hayatının ayrılmaz bir parçası sandığı sigaradan, en ummadığı anda vazgeçmek zorunda kaldı. Onu bu karara götüren şey ise sol göğsünde uzun süre dinmeyen ağrıydı.
Hastaneye gittiğinde karşılaştığı teşhis, yalnızca sağlık raporlarına değil, hayatının gidişatına da damga vurdu: 2. evre meme kanseri.
Bağımlılığın gölgesinde geçen yıllar
Yalçın, gençliğinde başladığı sigara alışkanlığını, eşinin kaybından sonra neredeyse iki katına çıkardı. Günde bir buçuk paket sigara içmek, onun için sıradan bir rutin haline gelmişti. Ancak teşhisten sonra, sigaranın hem tedavisini olumsuz etkileyeceğini hem de başka hastalıkların kapısını aralayacağını öğrendi.
“Her nefeste aslında kendime zarar veriyormuşum” diyen Yalçın, altı aydır sigaraya dokunmadığını, nefes darlığının ve hırıltının da kaybolduğunu anlatıyor. “Şimdi ciğerlerimden giren temiz havayı özgürlük gibi hissediyorum” sözleri, yaşadığı değişimin özetine dönüşüyor.
Bir hastadan fazlası: Toplum için mesaj
Bilkent Şehir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ayşegül Karalezli, Yalçın’ın hikâyesini yalnızca bireysel bir mücadele değil, toplumsal bir örnek olarak görüyor. Karalezli’ye göre sigara, kanser tedavisini sekteye uğratmanın ötesinde, ikinci bir kanser riskini de artırıyor.
Türkiye’de sigara kullanım oranlarının hâlâ yüksek olduğuna dikkat çeken Karalezli, “Yalçın’ın aldığı karar, tıbbi olduğu kadar cesur bir adım” diyor. Hastanenin sigara bırakma polikliniğinde, kontrole gelen hastaların yarısından fazlasının bırakmayı başardığını belirtiyor.
Yeni bir başlangıcın sembolü
Hatice Yalçın için sigarayı bırakmak, yalnızca bir alışkanlıktan kurtulmak değil; kaybedilen nefesin, sağlıkla birlikte yeniden kazanılması anlamına geliyor. O, kendi değişiminin başkalarına da ilham olmasını istiyor:
“Ben bıraktıysam herkes bırakabilir. Çünkü her nefes, yeni bir şans demek.”