İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Sağlık Oytun Erbaş tek tek anlattı: "Zayıflamak isteyenler bunu mutlaka yapmalı..."

Oytun Erbaş tek tek anlattı: "Zayıflamak isteyenler bunu mutlaka yapmalı..."

Farklı çıkışlarıyla dikkat çeken isimlerden bir tanesi olan Prof. Dr. Oytun Erbaş, konuk olduğu canlı yayında zayıflamak isteyenlere tavsiyelerde bulundu.

Obezite artık bir hastalık değil, yeni insan normu olabilir. Prof. Dr. Oytun Erbaş’a göre dünya, hızlı bir biyolojik dönüşüm yaşıyor. Geçmişte %10 seviyelerinde olan obezite, bugün toplumun %40’ını etkiler hale geldi. Erbaş, bu değişimin yalnızca beslenme değil, yaşam biçimiyle de ilgili olduğunu belirtiyor. Ona göre artık insanlar daha az hareket ediyor, daha çok oturuyor ve yüksek kalorili yiyeceklerle besleniyor. “Bu gidişle ‘obez’ değil, ‘gürbüz’ kelimesi kullanılacak” diyen Erbaş, gelecekteki insan tipinin şimdiden şekillendiğini vurguluyor.

YENİ NORMAL: HERKESİN GÖBEĞİ VAR

Eskiden fotoğraflarda obez insan görmek neredeyse imkânsızdı. Bugün ise kalabalıkların yarısı fazla kilolu. Teknolojik gelişmelerle hareket azalınca, yaşam tarzları da değişti. Araba, metro, asansör gibi kolaylıklar sayesinde günlük hareket büyük ölçüde azaldı. Artık tarlada çalışan insan kalmadı, herkes ekran başında yaşıyor. Erbaş, “Eskiden karaciğer hastalığı alkole bağlanırdı, şimdi metabolik bozukluklara. Gelecekte buna ‘yaşam tarzına bağlı karaciğer hastalığı’ denecek” diyor.

İLAÇLAR VE İĞNELER DENGEYİ NASIL DEĞİŞTİRDİ?

Modern tıbbın sunduğu çözümler sayesinde yüksek tansiyon, diyabet gibi hastalıklar artık ölümcül olmaktan çıktı. Zayıflama iğneleri, insülin tedavileri ve diğer medikal destekler insanların sağlıksız yaşama rağmen hayatta kalmasını sağlıyor. Ancak bu, doğal olanla yapay olan arasındaki çizgiyi bulanıklaştırıyor. Japonlar az yiyerek 84 yaşına kadar yaşıyor, Amerikalılar ise hamburgerle 80’i görüyor. “Refah, ömrü uzattı ama sağlıklı yaşlanmayı garanti etmiyor” ifadesiyle Erbaş, bu çelişkiye dikkat çekiyor.

GELECEKTE KİMLER AYAKTA KALACAK?

Bilgiye ulaşmak artık çok kolay. Ancak Erbaş’a göre ayakta kalacak olanlar “kendine yatırım yapan bireyler” olacak. Üniversite sınavına hazırlanan gençlere de tavsiyesi net: “Komşunun çocuğuna değil, kendine bak.” Gelecekte tek alanda uzman olmak yetmeyecek; çok yönlü, yaratıcı ve araştırmacı bireyler kazanan taraf olacak.

YAŞAM TARZINA GÖRE BESLENME: NE YAPMALI?

Tüm diyetler yalan olabilir mi? Oytun Erbaş’a göre evet. Ona göre kalıcı zayıflamanın tek formülü az yemek ve çok hareket etmek. Kalorisi düşük, lif oranı yüksek besinlerle beslenmek en etkili yöntem. “Kahve iç, egzersiz yap, sebzeye geç” diyen Erbaş, biberin de yağ yakıcı etkisine dikkat çekiyor. Kızartmadan uzak durun, haşlamaya yönelin. Günlük 1 saatlik yürüyüş, kiloyu korumak için altın anahtar.