Kahve her ne kadar güne zinde başlamanın simgesi olsa da, fazla tüketildiğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Prof. Dr. Oytun Erbaş’ın açıklamalarına göre, günde birkaç fincanı aşan kahve tüketimi, zamanla bellek bozukluklarına ve hatta Alzheimer riskinde artışa neden olabiliyor. Erbaş, kahvenin içeriğindeki yanmış bileşiklerin uzun vadede akciğer kanserine yol açabileceğini de özellikle vurguluyor.
KAHVE VE SİGARA: ÖLÜMCÜL İKİLİ
Çok sayıda insan için kahve-sigara ikilisi vazgeçilmez olabilir. Ancak bu kombinasyonun sağlığa verdiği zarar düşündüğünüzden çok daha büyük. Erbaş, “Kahveyle birlikte sigara içmek, akciğer kanseri riskini ciddi şekilde artırır. İkisi bir araya geldiğinde tam anlamıyla bir zehir etkisi yaratır” diyerek, bu alışkanlığa karşı net bir uyarıda bulunuyor.
SİYAH ÇAYIN FARK EDİLMEYEN TEHLİKESİ
Prof. Dr. Erbaş’a göre yalnızca kahve değil, fırınlanmış siyah çay da risk taşıyor. Ülkemizde en yaygın tüketilen çay türü olan siyah çay, yüksek sıcaklıklarda işlemden geçtiği için yanmış bileşikler içeriyor. Bu da kahvede olduğu gibi kanser riskini tetikleyebiliyor. Erbaş, ideal tüketim miktarının günde en fazla iki bardak olması gerektiğini söylüyor.

ÇARPINTI, NABIZ VE YAŞAM SÜRESİ ARASINDAKİ BAĞ
Çayın bir başka zararı ise kalp ritmini etkiliyor olması. Çok fazla çay içmek, kalpte taşikardi (çarpıntı) oluşturabiliyor. Bu durum da nabız sayısını yükseltiyor, dolayısıyla yaşam süresini kısaltabiliyor. Erbaş bu konuda şu uyarıyı yapıyor: “Kalbiniz ne kadar hızlı atarsa o kadar erken ölürsünüz. Net bilgi.” Uzun yaşamak isteyenlere tavsiyesi ise basit: “Kalbinizi hep 65-70 arasında tutun.”
YEŞİL ÇAY ALTERNATİF Mİ?
Yeşil çay genellikle daha sağlıklı olarak lanse edilse de, Erbaş bu konuda da uyarıyor. Marketlerde satılan birçok yeşil çayın da fırınlama işleminden geçtiğini hatırlatıyor. Yani yeşil çay tercih edilecekse doğal ve işlenmemiş olanların seçilmesi gerekiyor.