İstanbul
Açık
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Sağlık Psikolog Gül Çolak: Obsesif Kompulsif Bozukluk bir başka psikolojik rahatsızlığı da beraberinde getiriyor

Psikolog Gül Çolak: Obsesif Kompulsif Bozukluk bir başka psikolojik rahatsızlığı da beraberinde getiriyor

Psikolog Gül Çolak, obsesif kompulsif bozukluğun psikolojik sorunları da beraberinde getirdiğini ifade ederek tedavi edilmeyen vakalar için depresyonun eşlik edici rol oynadığını belirtti.

Psikolog Gül Çolak, obsesif kompulsif bozukluğun psikolojik sorunları da beraberinde getirdiğini ifade ederek tedavi edilmeyen vakalar için depresyonun eşlik edici rol oynadığını belirtti.

Tedavinin şart olduğunu ve insan üzerinde büyük etki yarattığını ifade eden Çolak şunları söyledi; "Halk arasında takıntı hastalığı olarak bilinen obsesif kompulsif bozukluk, kişilerin zihinsel içeriğinde baskın olan tekrarlayan düşünceler, inanışlar veya fikirlere sahip olması durumu. Kişi bu düşünceleri zihninden uzaklaştırmak, etkisiz hale getirmek adına birçok tekrarlayan davranış geliştirir. Bunlar da kompulsiyonlardır. Kişinin kendisine ve kıyafetlerine kir, mikrop gibi etkenler; kimyasal maddeler gibi bulaşacağına ilişkin takıntılı ve bu takıntıların yarattığı sıkıntıyı giderebilmek için tekrarlayan sürekli temizlik yapma ve sürekli yıkanma kompulsiyonu oluşturmaktadır."


100 kişinin 3'ünde var

"OKB’nin görülme oranı genel nüfusta %2 kadardır; erkekler ve kadınlarda görülme oranı eşittir. Yüksek sosyoekomik düzeye ve yüksek zekaya sahip insanlarda daha fazla görüldüğü belirtilmiştir. OKB’li hastaların ebeveynlerinde ve diğer birinci derece akrabalarında OKB’nin sık olarak görülmesi hastalığın genetik olabileceğini düşündürmektedir. Birinci derece akrabalar arasında okb tanısına sahip bireyin  risk oranı normalin 6 katıdır. "


Çocukluk çağında belirleyici konumda

"Çocukluk çağı travmalarına maruz kalanlarda ileri ki yaşamlarında stresli bir yaşantıyla karşılaştığında OKB’nin ortaya çıkması muhtemeldir. Kişilik yapısı olarak mükemmeliyetçi,kuralcı ve ayrıntıcı bir yapıya sahip olan kişiler  OKB’ye yatkn kişiler olarak değerlendirilmektedir."


Depresyon eşlik ediyor

"OKB kronik bir hastalık ve kişiyi zayıf düşürür. Dönem dönem hastalığın semptomları azalıp artsa da bu semptomlar, kişiyi ilişki ve aile içi sorunlar açısından riske sokar ve okulda ki ve işte ki performanslarını da düşürür.OKB’ye sahip olan bireylerin üçte ikisi majör depresyon yaşar. 
%15 oranında intihar girişimi yaşanmaktadır."


Tedavi şart

"Bilişsel ve davranışçı terapiler hem hastalığın tedavisinde hem de özelikle nükslerin önlenmesinde çok önemli bir yer tutmaktadır.
Obsesif hastalar kaygı verici düşüncelerden kaçarak başa çıkmaya çalışırlar, ne kadar başa çıkılmaya çalışılsa da bu düşünceler kısır döngü içerisinde tekrar eder.  Bilişsel ve Davranışcı Terapi Yöntemi ile kişiye kaygı oluşturan ve bundan dolayı kişiyi kaçma ve kaçınma davranışlarına neden olan düşüncelerle(obsesyonlarla) karşı karşıya getirerek kişiye bu düşüncelerin gerçek gibi algılamasını azalttırmak ve bu düşüncelerin oluşturduğu davranış şekillerini(kompulsiyonları) kişiye bu terapi ile terk ettirmektir."


psikolog gül çolak


Psikolog Gül Çolak kimdir?

1998 tarihinde İstanbul Beşiktaş'ta doğan Psikolog Gül Çolak, liseyi derece ile tamamladı. Üniversitede İngilizce psikoloji okudu. Onur öğrencisi olarak eğitimini bitirdi. Şu anda uzmanlık eğitimi olan klinik psikoloji alanında yüksek lisans yapmaktadır. Obsesif kompulsif bozukluk başta olmak üzere kaygı bozuklukları, yaygın gelişimsel bozukluklar ve otizm ilgi duyduğu alanlar arasında.