İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Sağlık Tükenirken tüketmeyin

Tükenirken tüketmeyin

Tükenmişlik, kişinin hem iş hem de günlük yaşamına olumsuz yönde etkilenmesine neden olarak kilo almayı tetikliyor. Uzmanlar tükenmişliğin neden olduğu iş yükü ve bitkinliğin kontrolsüz ve duygusal beslenmeyi tetiklediğini, bunun da doğal olarak kilo kontrolünü zorlaştırdığını söylüyor

Kontrolsüz yemek yeme kişinin belirli durumlarda kontrolü kaybedip aç olmasa bile kontrolsüzce beslenmesi olarak tanımlanıyor. Örneğin başkaları yemek yerken kişinin de yemek yemesi veya aç olmadığı halde yemek görünce veya koklayınca kendini tutmayıp yemek yemesi gibi. Duygusal beslenmede ise açlıktan ziyade olaylara yemek yiyerek tepki veriliyor. Yani üzgün ya da stresli olunan bir durumda olumlu duyguyu ortaya çıkarmak için yemeklere yöneliyor. Tükenmişlik sendromu durumunda da kişilerin yaşadıkları duygusal değişimlerle mücadele etmek için bu yöntemi tercih ettiklerini belirten Uzman Klinik Psikolog ve Diyetisyen Merve Öz, “Yapılan çalışmalar, tükenmişlik sendromunun duygusal yeme bozukluğu ve kontrolsüz beslenmeyle yakından ilişkili olduğunu çok açık bir şekilde gösteriyor” diyor.

Besinlerin cazibesi artıyor
“İş yerinde yaşanan problemler sonucunda yaşanabilen tükenmişlik sendromunun etkisiyle çaresiz hissetme, kolay öfkelenme, sinirlilik, keyifsizlik, hayal kırıklığı, bıkkınlık, özsaygının ve özgüvenin düşmesi, kendini değerli görmeme ve ümitsizlik gibi duygusal belirtiler ortaya çıkabiliyor” diyen Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog ve Diyetisyen Merve Öz, “Bu durumda gün içinde kalorisi yüksek besinler daha fazla tüketiliyor. Fazla kalorili yiyecek tüketimi ve daha az fiziksel aktivite sonucunda kilo almak kaçınılmaz oluyor” ifadelerini kullandı.

Bu duygusal belirtilerin ruhsal duruma ve dolayısıyla kilo verme sürecine olumsuz etkilerini en aza indirmek için iş faktörlerinin mutlaka göz önüne alınması gerektiğine dikkat çeken Merve Öz, gerekli durumlarda bir uzmandan da destek alınması yarar sağladığının altını çizdi.

Davranış değişikliği şart
Fazla tüketime neden olan kontrolsüz yemek yeme ve duygusal yemek yemeden kurtulmak için davranış değişikliğinin şart olduğunu söyleyen Merve Öz şöyle konuştu: “Bu nedenle, çalışan yetişkinlere sunulan kilo kaybı programları ve kilo yönetimi programları iş yükünü ve yorgunluğu değerlendirmek ve davranışsal terapi yoluyla yüksek iş yükünü veya yorgunluğu ele alabilen yollar içermelidir.”

Sürekli yemek yemeyin
Kontrolsüz yemek yeme ve duygusal yemek yemeden kurtulmak için bilişsel kısıtlama yapmak yani zihnen yemek alımını kontrol etmek gerekiyor. Bunun için yapılması gerekenleri Merve Öz şöyle sıraladı: “Küçük porsiyonlar tüketmek veya kilo yapan yiyeceklerden kaçınmak bilişsel kısıtlamaya örnek olarak verilebilir. Ayrıca bilinçli yemek yenmelidir. Bilgisayarla ilgilenirken, telefonla ilgilenirken yani odak noktası başka bir yerdeyken yenilen yemeğin miktarı abartılmaya mahkumdur. Bu yüzden yemek yerken sadece yemek ile ilgilenilmeli; odaklanarak, 5 duyuyla yemek yenilmeli.”

Mutlaka bir listeniz olsun
Tükenmişlik sendromu durumunda kilo almamak için öncelikle stres anında yemek yerine yapılacaklar listesi hazırlanmasının yarar sağlayacağını kaydeden Merve Öz, “En az 10 maddeden oluşacak liste hep göz önünde olmalı. Listeye; kahve veya su içmek, biraz yürüyüp gelmek, müzik dinlemek, ortam değiştirmek, gevşeme egzersizi yapmak, sevilen birisi ile telefon görüşmesi yapmak gibi maddeler eklenebilir. Bu listenin hepsi denendikten sonra yemek yeme isteği halen geçmemişse son çare olarak yemek yenilmelidir. Ayrıca iş yerinde yüksek kalorili atıştırmalıklar el altında bulundurulmamalı, mümkünse hiç alınmamalı” tavsiyesinde bulundu.