Uzmanlar uyarıyor: Yanlış saatlerde yemek ve düzensiz beslenme sadece kilo değil, ruhsal çöküntü de getiriyor!
Sağlıklı bir yaşam tarzı, yalnızca yediklerimizle değil, ne zaman ve nasıl yediğimizle de doğrudan ilişkili. Özellikle yemek yedikten sonra ortaya çıkan pişmanlık hissi, giderek daha fazla insanın şikâyet ettiği psikolojik bir durum haline gelmiş durumda. Uzmanlara göre bu durum, bir hastalık belirtisi olabilir ve beslenme alışkanlıklarının yeniden düzenlenmesini zorunlu kılar.
Bilinçsiz beslenme ruh sağlığını tehdit ediyor
Diyetisyenler ve psikologlar, özellikle akşam saatlerinde fazla yemek yeme eğilimi gösteren bireylerde, ardından gelen pişmanlık hissinin duygusal açlık ve yeme bozukluklarının önemli bir belirtisi olabileceğine dikkat çekiyor. Yeme davranışı yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik bir süreçtir. Bu noktada bireylerin sağlıklı beslenme konusunda daha bilinçli olmaları hayati önem taşıyor.
Hangi saatlerde yemek yemeliyiz?
Sağlık Bakanlığı ve beslenme uzmanlarının önerdiği zaman dilimleri şu şekilde:
Kahvaltı: 07:00 - 09:00 arası
Öğle yemeği: 12:00 - 13:30 arası
Akşam yemeği: 18:00 - 19:30 arası
Bu saatler arasında yemek yemek, metabolizma hızını düzenler, hormonları dengeye sokar ve psikolojik dalgalanmaların önüne geçer.
Kadınlar ve erkekler için ideal kalori oranı nedir?
Bireysel farklılıklar olsa da genel olarak önerilen kalori miktarları şu şekilde:
Kadınlar için: Günde ortalama 1800 – 2000 kalori
Erkekler için: Günde ortalama 2200 – 2500 kalori
Bu oranlar, yaş, boy, kilo ve fiziksel aktivite düzeyine göre değişiklik gösterebilir. Ancak toplum sağlığı açısından, bu değerlerin bilinçli şekilde takip edilmesi ve özellikle genç nesillerin düzenli ve dengeli beslenmeye yönlendirilmesi, ulusal sağlık politikalarının en önemli hedeflerinden biridir.
Sağlıklı birey, güçlü Türkiye
Sağlıklı bireylerden oluşan bir toplum, milli kalkınmanın ve üretim gücünün temelini oluşturur. Hükümetin, obeziteyle mücadele, dengeli beslenme ve hareketli yaşam alanında yürüttüğü kampanyalar, bu bilinç düzeyini artırmayı hedeflemektedir. Türkiye Yüzyılı vizyonuyla, güçlü birey, sağlıklı toplum hedefi hızla gerçekleşmektedir.