Yeni Birlik Gazetesi
Yeni Birlik Gazetesi Spor Patrick Kluivert: Ajax teknik direktörlüğünü düşünüyorum

Patrick Kluivert: Ajax teknik direktörlüğünü düşünüyorum

Adana Demirspor Teknik Direktörü Patrick Kluivert, Tivibuspor'dan Çiğdem Günal'ın sorularını yanıtladı. Hollandalı çalıştırıcı, Ajax'ın teknik direktörlüğünü düşündüğünü söyledi.

1. Lig seviyesindeki ilk teknik direktörlüğüne Adana Demirspor ile başlayan Patrick Kluivert hem kariyerine hem kulüpteki günlerine hem de şehre yönelik açıklamalarda bulundu. Kluivert, Ajax'ın başına geçmesi ve Fenerbahçe'de forma giyen Dusan Tadic'in ayrılığı hakkında da konuştu.

Hocam Adana'ya alıştınız mı öncelikle? Onu sormak istiyoruz. Tabii hava biraz sıcak ama sıcağa alıştınız mı? Kebaba alıştınız mı? Atmosfere alıştınız mı onu sormak istiyorum.

Adaptasyon süreci gayet güzel geçti açıkçası. İlk başta geldiğimizde çok sıcaktı ama şu anda hava şartları gerçekten mükemmel. Kebapla alakalı da normalde ben et yiyen bir insan değilim ama burada yemek kültürüne de adapte olmam gerekiyor. O yüzden denediğimde gerçekten çok lezzetliydi.

Futbolculuğunuza dünyaya damga vuran bir golcüydünüz. Ama teknik adamlık sahnesi için biraz beklediniz. Arada tabii sporun birçok alanında da aktif olarak rol aldınız, görev aldınız. Şu anda da Adana Demirspor başındasınız. Sizi teknik direktörlük anlamında bu seçimlerinizde yönlendiren unsur neydi?

Kariyerimi noktaladıktan sonra farklı farklı görevlerde çalıştım. Barcelona akademisinin direktörlüğünü yaptım. Sonrasında PSG’nin sportif direktörlüğü ama tutkumun aslında sahanın içerisinde olduğunu fark ettim ve açıkçası sportif direktörlüğü bırakarak teknik direktörlere yönelmek istedim. Çünkü orada kendi deneyimlerimi futbolculara daha yakın olarak aktarabileceğimi biliyorum. Ondan sonrasında tabii ki de şu anda Adana Demirspor'da olduğum için de gayet mutluyum. Çok iyi bir grubumuz var. Muazzam futbolculara sahibiz ve çok iyi bir başlangıç yaptık. Geçen hafta maalesef mağlubiyet yaşadık. Konyaspor'a karşı galip gelmemiz gerektiğini biliyorum.

Adana Demirspor'u ve Süper Lig’i tercih etmenizdeki en önemli etken neydi?

Ben Adana Demirspor'a gelirken özellikle kadroya bakmıştım ve çok çekici bir futbolcu grubuna sahip olduğumuzu söyleyebilirim. İki sezon önce yanılmıyorsam yedinci bitirdi ve geçen sezon da dördüncü bitirmiş bir Adana Demirspor vardı karşımda. Ve hocalığa dönebilmek doğru bir tercih olduğunu düşünüyordum. Özellikle de altını çizmek istiyorum. Başkanımızın da emeği çok büyük bu konuda.

Adana Demirspor'a gelmeden önce herhangi bir Türkiye'den dostunuzu aradınız mı? Takımın hangi futbolcuları tanıyordunuz daha önceden?

Buraya gelmeden önce Stambouli’yi tanıyordum takımdan. PSG’de beraber çalışmıştık. Sonrasında Nani’nin de takım aradığını biliyordum. Benim birçok Türk arkadaşım var. Çevremden herkes Adana'yı anlattı bana abi. Çok pozitif konuşmalar yaptılar. Tabiri caizse bütün o kutucukları pozitif bir şekilde doldurdular benim için. O yüzden buraya geldiğim için çok mutluyum.

Murat Başkan'la ilk konuştuğunuzda, karşılaştığınızda neler hissettiniz?

Kalbi güzel olan bir insandan bahsediyoruz. Çünkü baktığınızda ben ilk konuştuğumda çok güzel bir izlenim bırakmıştı bana. Hem çok direkt konuşan, hem çok dürüst ki ben dürüstlüğü çok severim. Bazen belki çok sert olabiliyor direkt konuştuğu için ama bizim de aslında istediğimiz bu. Her zaman dürüst olup beraber bu yolu yürümek.

İlk geldiğinizde ister istemez biraz CV'nize bakılıyor. Kariyerinize bakılıyor. Biraz eleştirilere maruz kaldınız. Mutlaka siz de duymuşsunuzdur. O eleştirilere karşı ne hissettiniz? Eleştiriye açık bir teknik direktör müsünüz?

Eleştirilere çok açık bir insan olduğumu söyleyebilirim. Eleştiri her zaman iyidir. Bunu da anlayışla karşılamak lazım. Çünkü hoca olarak büyük bir geçmişe sahip değildim. Ama futbol dediğim gibi çok farklı görevlerde iç içe olduğum bir sektördü zaten. Hoca olarak da tabii ki çok fazla deneyimim olmadığı için anlayışla karşılıyorum bütün bu eleştirileri. Çok iyi bir başlangıç yaptığımızı da biliyorum. Benim için gerçekten mükemmel bir uyum oldu Adana Demirspor'a gelmek. Her seferinde futbolcularıma şunu aktarmaya çalışıyorum. Kazandığımızda beraber kazanıyoruz ve kaybettiğimizde de hep beraber kaybediyoruz. Yani her maç bizim için bir final.

Adana'ya geldiğinizde ilk neye en çok şaşırdınız?

Burada sadece beni şok eden bir konu var. O da hava sıcaklığı. Bana söylemişlerdi sıcak olabileceğini ama bu kadarını tahmin etmemiştim. Yapı olarak meydan okumaları seven bir insanım ve benim için bir meydan okumaydı. Gittiğim her yerde belirli bir süreci geçirdikten sonra bütün işleri nasıl halledebileceğimi görüyorum. O yüzden açıkçası beni şaşırtan ya da korkutan bir durum olmadı.

Adana Demirspor'un hedeflerini biraz konuşmak isterim sizinle. Nasıl planladınız?

Vincenzo Montella’ya hakkını vermem gerekiyor. Çünkü çok güzel bir felsefeyle bu takımı belirli noktalara getirdi. Yani benim felsefemin de kendisinden çok uzak olduğunu düşünmüyorum. Ben de eski bir forvetim. Takımı muazzam bir noktaya getirdi. Ben o şekilde devraldım ve felsefem de çok uzak olmadığı için, iyi bir futbolcu grubuna da sahip olduğunuzda maksimum verimi ve yeteneği ortaya çıkarabilmesi için futbolcular da size şans veriyor. Şu anki durumumuzdan gerçekten çok memnunum. Performanslarımız açısından kendi evimizde oynamak gerçekten bizim için çok önemli ve rakipler de bunu biliyor. Buraya geldiklerinde her zaman bir problemle karşılaşacaklarını herkes biliyor. Ve bu yolda da devam etmek istiyoruz. Kendi evimizde şu anda mağlubiyetimiz yok, olmaması için de elimizden gelen her şeyi yapacağız.

Fakat biraz deplasmanlarda istediğiniz sonucu alamıyorsunuz. Bundaki pay evinizdeki olan taraftarların desteği mi?

Deplasmanlarda çok büyük sorun yaşamıyoruz taraftar konusunda. Çünkü taraftarımızın kalabalık geldiği maçlar oldu. Karagümrük stadının bize karşı tabiri caizse bir laneti var. Yanılmıyorsam Montella da Adana Demirspor'la o statta galip gelememişti ve 4-0 kaybetmişti. Biz de hem Ankaragücü maçında istediğimiz bir sonuç alamadık. Hem de son oynadığımız maçtan da mağlup ayrıldık. Ama genel olarak bizim de tabii deplasman performanslarımızın daha iyi olması için farklı bir yaklaşımla, çalışmayla hazırlanmanız gerektiğini de düşünüyorum. Grafiğimiz şu anda gayet pozitif. Sadece deplasman grafiğinden biraz daha fazla verim almamız gerekiyor.

Şu anda Süper Lig'in en çok gol atan ikinci takımısınız 19 golle. Tabii aynı zamanda bu da sizi ayrı bir motive etme unsurudur.

Tabii ki de bizi motive ediyor. Çok kaliteli ayaklara sahibiz ön tarafta. Sadece orada değil mesela orta sahada da iyi futbolcularımız var ve defansta da gerçekten çok sağlam duran bir defansımız var. Ama ben bir forvet olarak organize bir takımın ofansif olması gerektiğini düşünüyorum ve özellikle bir maçı kazanacaksam 4-3 kazanırım, 1-0 kazanmam ama o şekilde çalışırım.

Sağlam bir ekolden geliyorsunuz. Tabii şimdi bakıyorum futbolculuk yıllarında da çok sayıda önemli teknik direktörlerle de çalıştınız. Biliyoruz ki Van Gaal ayrı bir yerde sizin için ama idolleriniz kimlerdi?

Evet mükemmel hocalarla çalıştığımı söyleyebilirim. Onların arasından da Van Gaal’in yeri bende gerçekten başka. Neredeyse manevi babam diyebileceğim bir insan. Çünkü ben Ajax'ta genç bir futbolcuyken beni ilk A Takım'a alan hocaydı. Sonrasında ben Milan'da oynarken Barcelona'ya transferimi gerçekleştiren hocamdı ve milli takımda da hocalık yaptığı dönemde de beni çağırıyordu ve oynatıyordu. O yüzden gerçekten onunla alakalı çok fazla iyi düşüncelerim var. Çünkü gerçekten bana katkıda bulunduğunu düşünüyorum ama ben genellikle bütün çalıştığım o iyi hocalardan her seferinde birer birer detay alıp kendi futbolcularıma aktarmayı tercih ediyorum. Çünkü onlardan gelen bir futbolcu olarak bilgileri aktarmayı seven bir teknik adamım ama dediğim gibi gerçekten bir manevi baba görevinde oldu her zaman.

Hollandalı teknik adamlara, oyunculara da hep farklı bir gözle bakılır. Çok şeyler de beklenir. Bunun avantajlarını, dezavantajlarını yaşıyor musunuz?

Avantaj ve dezavantajları konuşmak gerekirse çok fazla beklentilerin olduğunu biliyorum. Çünkü geçmişte Hollanda'dan gelip hocalık yapan bazı hocalar çok iyi bir izlenim bırakamadı. Umarım ben çok iyi bir izlenim bırakarak bu imajı değiştirmeye başlarım. Futbolcular olarak da mesela Hollandalı futbolcular birçok kez büyük takımlarımızda oynadı Türkiye'de. Onların çok iyi bir izlenim bıraktığını biliyorum.

Tabii futbolculuk döneminizde hem milli takımda hem kulüp takımlarında çok önemli şampiyonluklar yaşadınız. O şampiyonluk apoleti futbolcularla aranızda nasıl bir bağ oluşturuyor? Neler hissediyorsunuz? Onlara nasıl deneyimlerinizi, tecrübelerinizi aktarıyorsunuz?

Ben futbol kariyerimden dolayı çok şanslı olduğumu düşünüyorum. Çünkü gerçekten çok fazla deneyime sahibim ve bunları futbolculara aktarırken onların herhangi bir anda ne hissettiklerini görebiliyorum. Çünkü ben de aynı yollardan geçtim. O yüzden bu tür aktarımları yaparken deneyimlerimi aktarırken her seferinde onların en rahat ortamda, en rahat durumda olmaları için elimden gelen her şeyi yapıyorum ki onlar da en iyi şekilde performanslarını versin. Çok açık zihniyetli bir hoca olduğumu söyleyebilirim. Futbolcularla tabiri caizse bir fikir tartışmayı bile severim. Ama tabii ki de günün sonunda kararı ben versem de bu tarz bir yaklaşımın daha doğru olduğunu söyleyebilirim.

Futbolculara koyduğunuz yasaklar var mı?

Her şeyi duyduğunuzu söyleyemem. Tabii ki de kurallar vardır. Çünkü herkesin istediği gibi takılmaması gerekiyor. Ama açık bir insan olduğum için ben de biliyorum ki insanoğluyla çalışıyoruz, robotlarla çalışmıyoruz. Çok da katı olmamamız gerekiyor. Esneklikler göstermemiz gerekiyor. Ben de çok esnek bir insan olduğunu söyleyebilirim bu konularda. O yüzden o rahatlığı da verebiliyorum onlara. Çünkü ben de futbolcuydum. Ve futbolcuyken de açıkçası çok böyle kati kuralların olduğu ortamlarda ne kadar zorlandığımı biliyorum. Ve evet kurallar var. Bazıları da takip edilmesi gerekiyor.

Bazen böyle futbolcularınıza teknik, taktik göstermek için antrenmanda eşofmanları giydiğinizde aktif olarak gösteriyor musunuz? Şöyle yapmalısın, bu şekilde davranmalısın bu şekilde.

Bu konuda ofansif oyuncularımız biraz daha avantajlı çünkü spesifik, nokta atışlarla neleri daha iyi yapabileceklerini gösterebiliyorum. Ama sadece onlara değil tabii ki de orta sahalarımıza ve defans oyuncularımıza da bütün gereken bilgileri aktarıyoruz. Çünkü genellikle takımı hazırlarken rakibe karşı analizlerimiz hep bu yönde. Ne yapmaları gerektiğini bilmeleri gerekiyor en önemlisi biz neler yapıyoruz onları bilmeleri gerekiyor.

Balotelli'yle ilgili hiç aklınızda en ufak da olsa bir soru işareti oluştu mu?

Eleştiriler her zaman olur. Hani iyi gittiğiniz dönemde de olur, kötü gittiğiniz dönemde de olur. O yüzden eleştirilere pek fazlasıyla yoğunlaşmamanız gerekiyor. Başkanımızın zaten Mario'yu ikinci kez buraya getirmesi aslında onun ne kadar güçlü bir başkan olduğunun göstergesi. Açıkçası çok yetenekli bir futbolcu. Geçmişte de gösterdi. Hem iyi bir karakter, hem güçlü bir karakter. Biz böyle karakterleri seviyoruz. İlk maçında iki tane golle dönmüştü. Bize fazlasıyla katkıda bulunacak olan futbolculardan biri olduğunu net bir şekilde düşünüyoruz. Sadece onu yüzde yüz hale getirmemiz gerekiyor ki en iyi şekilde faydalanabilelim.

Bir teknik direktör olarak bir tavsiye vermek isteseniz ne demek istersiniz?

Kendin ol derim ama o zaten her zaman kendi gibi davranıyor. Bu konuda herhangi bir problemi yok ama bir tane daha tavsiye vermek gerekirse artık en genç futbolcularımız arasında kendisi yok. O yüzden deneyimlerini daha fazlasıyla genç futbol futbolcularına aktarabilir ki zaten bunu yapıyor. Ama bu yeteneğini daha fazla kullanabilir.

Adana Demirspor'da birbirinden çok farklı, çok yetenekli oyuncularla birlikte çalışıyorsunuz. Seviyesini bir üst seviyeye çıkarır, Avrupa'da görebiliriz dediğiniz futbolcularınız var mı?

Öncelikle bütün futbolcularımı gerçekten sevdiğimi söyleyerek başlamak istiyorum. Yusuf Sarı'yı çok beğeniyorum. Her defans hattı için bir tehlike unsuru haline geldi. Ama onun yanı sıra Emre Akbaba'yı da eklemek istiyorum. Türkiye'de hak ettiği değerin altında bir değer verildiğini düşünüyorum. İnanılmaz bir futbolcu ama bu konuda hani bu futbolcu böyle olur, o futbolcu böyle olur demek istemiyorum çünkü bizdeki futbolcuların hepsi değerli. Hepsi de belirli özelliklere sahip.

Adana Demirspor oyuncularına gelen güzel teklifleri de değerlendiriyor. Teklif gelse kesinlikle şu oyuncuyu sattırmam dediğiniz bir oyuncu var mı?

Kulübü de anlayışla karşılamak lazım. Çünkü bir noktaya geldikten sonra ekonomiyi de düşünmesi gerekiyor. Ama tabii ki de az önce bahsettiğim o iki ismi elimde tutmak isterim. Eğer gerçekten piyasada çok iyi bir teklif varsa ve kulübümüzün de yararı için bu uygunsa tabii ki de satılması gerekiyor. Bunu yaparken de aynı seviyede kalabilmek için sadece bana önceden haber verirlerse gerçekten çok sevinirim. Çünkü en azından bir ikinci bir plan kurarız ve aynı seviyede kalmaya devam ederiz.

Sadece kulübümüz için de önemli değil bu tarz teklifler. Hani sonuçta kulübün ekonomisini güçlendirecek ama futbolcularımızın da geleceği için belki çok iyi bir noktaya gelmelerini sağlayacak bu tarz satış işlemleri olduğunda. Çünkü belki büyük bir kulübe gidecekler ya da Avrupa'ya gidecekler. O yüzden futbolcularımız da açık bir zihniyetle karşılaması gerekiyor bu tarz şeyleri. Ki belki kendileri için gerçekten çok çok iyi bir noktaya getirecek.

Aynı zamanda Adana Demirspor milli takıma da en çok oyuncu gönderen kulüplerden biri. Avrupa Şampiyonası bileti aldıktan sonra neler söylediniz?

Tabii ki de tebrik ettim onları. Çünkü muazzam bir deneyim yaşadılar ve Avrupa Şampiyonası'na gitmek de onlar için çok büyük bir deneyim olacak. Onların milli takımda bizi temsil etmesi de çok önemli. Emre geçmişte milli takımda bulunmuştu. Yusuf da o şekilde. Ama belirli bir süre geçmişti. Uzun zamandır çağrılmıyordu mesela Emre. Onun da çağırılması gerçekten beni çok mutlu etti ve bizden de üç futbolcunun toplamda gitmesi bizleri gerçekten gururlandırdı.

Montella konusundaki düşüncelerinizde de olarak merak ediyorum hocam. Montella'nın bıraktığı o felsefede neleri değiştirdiniz ve neleri değiştirmediniz?

Değişiklik yaptığım noktalar sadece aslında benim bildiğim noktalar. Mesela Ajax’ta yetiştim ve Barcelona'da devam ettim oranın belli bir sistemi var. Topa sahip olduğunuzda rakibi domine etmek çok önemli benim için ve bunu bizim futbolculara aktarıyorum. Çünkü bir pasla bile çok sayıda iş yapılabileceğini defalarca aktardım. Futbolcularımız bu konuda çok çalışkanlar ve bu felsefeyi benimsediler.

Doğrudan rakiplerinizden hem Beşiktaş hem Trabzonspor'u mağlup ettiniz ama Galatasaray ve Fenerbahçe'yle henüz karşılaşmadınız hocam. Hem Galatasaray hem Fenerbahçe çok kaliteli kadrolar kurdular, aldıkları sonuçlar da zaten ortada. Hem İlhan Palut hem de Çağdaş Atan basın toplantısında açıklamalar yaptılar. Fenerbahçe ve Galatasaray'ın kalitesini hiç bu kadar diğer takımlardan ayrı olarak görmemişler. Gerçekten de Galatasaray ve Fenerbahçe'nin yenilmez olduğuna inanıyor musunuz?

Hiçbir takım yenilmez değil. Evet Fenerbahçe ve Galatasaray hem Avrupa'da hem Türkiye'de ne kadar kaliteli bir kadroya sahip olduklarını gösterdiler. Bizi Avrupa'da özellikle çok iyi temsil etmeye devam ediyorlar. Ama dediğim gibi hiçbir takım yenilmez değil. O maçlar geldiğinde de bu düşüncemle devam edeceğim.

Sizin Süper Lig’le ilgili izlenimleriniz neler oldu bu sürede?

Çok hızlı ve sert bir futbol oynanıyor Türkiye’de ama bir detay daha var. İnsanların tutkuyla baktığı bir spor olduğunu söyleyebilirim. Nereye giderseniz gidin taraftarların o aşkını hissedebiliyorsunuz ve. Özellikle sokakta yürürken herkesin futbolu sevdiğini görmek çok güzel.

Galatasaray’ın Bayern Münih maçı performansını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Galatasaray’ın gerçekten muazzam bir maç çıkardığını söyleyebilirim. Çünkü ilk yarıda özellikle çok güzel bir futbol oynadılar. Bayern Münih’i gerçekten çok zorladılar. Hatta ikinci yarının da belirli bir bölümüne kadar sahada gerçekten çok iyi bir performans gösteren Galatasaray vardı. Ama Bayern Münih'e de tabii ki de bir parantez açmak lazım. Yıllardan beri bu tarz seviyede oynayan futbolculara sahip olan bir takım ve bu tarz atmosferlerde nasıl oynaması gerektiğini de bilen bir takım. Durduk yere 2-1 ve 3-1 oldu maç. Bayern Münih'e saygı duymamız lazım ama Galatasaray'ın da gerçekten çok iyi bir performans gösterdiğini söyleyebiliriz.

Manchester United'ın başında vatandaşınız Erik Ten Hag bulunuyor ama bir süredir tartışılıyor. Hem yıldız yönetimi konusunda hem de oynattığı oyun konusunda. Ibrahimovic geçenlerde “Manchester United'daki oyunculara Ajax'taki gibi davranılmaması gerekiyor” demişti. Ne düşünüyorsunuz bu konuda?

United'ta gerçekten yıldız futbolcuların olduğunu düşünüyorum. Bazı konularda Zlatan’a da katılıyorum. İletişim konusunda mesela United futbolcularıyla konuşurken farklı konuşulması gerektiğini düşünüyorum. Yani Ajax’ta alışık olduğu şekilde iletişim kurmaması gerekiyor. Çünkü farklı seviyelerde futbolcular, United'daki futbolcular daha deneyimli. United'ın futbolcularıyla konuşurken ve Ajax'ın futbolcularıyla konuşurken gerçekten farklılıklar var. Tabii ki de bunu yaparken de kendi kimliğinden uzaklaşmamak yani felsefenden uzaklaşmamak da lazım. Iyi bir şekilde adapte olmak var.

Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yaşamış bir golcüsünüz ama biraz Ajax'ın son Durumunu da değerlendirmenizi isterim. Özellikle son iki senedir o düşüşün sebebi sizce ne?

Kötü bir durumda olduğunu söylemek bile az gelir. Gerçekten üzücü bir noktadalar ve kendi kulübümü bu şekilde görmek gerçekten beni üzüyor. Ama şimdiden geleceğin planlarını da yapmaları gerekiyor. Çünkü bu sezonun gerçekten çok zorlu geçeceği apaçık ortada. On iki tane futbolcu girdi kadroya, adaptasyon süreçleri biraz fazlasıyla uzun sürdü. İstedikleri sonuçları alamayan bir takım var. Ve onları şu anda on sekizinci ya da on yedinciyi görmek gerçekten üzüyor. Eminim ki tekrardan eski günlere geri döneceklerdir.

cigdem-gunal.jpg

Dusan Tadic’in Ajax'tan ayrılması sportif anlamda nasıl etkiledi sizce?

Ajax’tan ayrılması çok büyük bir etki yarattı takımda. Çünkü dört beş yıldır yanılmıyorsam takımın kaptanlığını yapıyordu ve ayrıldığında çok büyük bir boşluk bıraktı. Hem kendisi çok iyi bir futbolcu hem de çok iyi bir kişilik. O yüzden bu etkinin bırakılması gayet de doğal. Kendisi Adana'ya gelmedi hiç. Adana'ya gelecek. Gerçekten çok güzel bir maç olacağını da düşünüyorum.

Peki ileride bir Ajax teknik direktörlüğü geçiyor mu aklınızdan?

Yakın gelecekte böyle bir şey düşünmüyorum ama ileride hocalığını yapmak isterim çünkü çok büyük bir dönüş olur. Yani başladığım noktaya geri dönmüş olurum. O yüzden neden olmasın?

İleride çok ileride Türkiye’de bir A Milli Takım teknik direktörlüğü geçiyor mu aklınızdan?

Tabii ki de. herhangi bir şüphe yok bu konuda çünkü ülkemize baktığımızda ve futbolcularımıza baktığımızda gerçekten çok fazla şüphe etmeye gerek yok bu konuda. Evet diyorum.

Çocuklarınız da aynı zamanda futbolcular özellikle Justin. Hatta Mourinho'nun ona transfer teklifi ettiğini de biliyoruz saha içinde. Eee nasıl değerlendiriyorsunuz? Ailenizle bu kadar güzel bir futbol hayatının olmasına, aynı zamanda çocuklarınıza futbola dair verdiğiniz en güzel tavsiye ne?

Baba olarak kendi evimizde, kendi ailemizde bir futbol ekolünün devam ettiğini görmek beni çok mutlu ediyor. Çünkü babam da futbolcuydu ünlüydü. Onu devam ettirebilmek de benim için çok önemliydi ve güzeldi. Şimdi Justin özellikle ama Shane de şu anda Barcelona Akademisi'nde devam ediyor. Onların da böyle devam ettiğini görmek çok mutlu ediyor. Ben sürekli böyle tavsiyede bulunan bir baba değilim. Kendilerini keşfetme gereği görüyorum. O yüzden zaten soru sormak istediğinde beni arıyorlar. Ben de ona göre cevaplarımı veriyorum kendime.

İleride Justin'i ya da diğer oğullarınızı görür müyüz Süper Lig'de? Adana Demirspor'da birlikte çalışma ister misiniz?

Bilemezsiniz futbolda neler olur, neler biter. Ama çok kısa bir süre önce beş yıllık bir sözleşme imzaladı Bournemouth’la. O yüzden yakın bir gelecekte olacağını düşünmüyorum ama gelecekte neler olur, neler biter bunu çok kolay bir şekilde söyleyemiyorum.

Rüştü Reçber’le ilişkiniz nasıldı?

Gerçekten çok iyi bir adam olduğunu söyleyebilirim. Hem karakter olarak hem de kaleci olarak da çok iyi bir kaleciydi. Bir sene boyunca beraber çalışabildik ve onunla alakalı gerçekten çok iyi bir adam olduğunu söyleyebilirim.

Hiç görüşüyor musunuz son zamanlarda?

Maalesef üzücü bir şekilde çok fazla iletişimi geçememiştim. Çünkü numarası bende yok. Belki sizde vardır numarası bana verirsiniz. Çünkü görüşmek isterim kendisiyle de. Şu anda olmasa da gelecekte muhakkak görüşeceğimi biliyorum.