GPT-5 Lansmanı ile Patlak Veren Kriz
OpenAI, merakla beklenen GPT-5 modelini duyurduğunda, sadece teknik bir yükseltme sunmadı; aynı zamanda kullanıcı kitlesiyle arasındaki bağın ne denli zayıfladığını da gözler önüne serdi. Özellikle GPT-4o modelinin aniden kullanım dışı bırakılması, sadık kullanıcılar arasında beklenmedik bir tepki dalgası yarattı. Tepkilerin büyüklüğü, şirketi geri adım atmaya zorladı ve GPT-4o, ücretli abonelikler kapsamında yeniden erişime açıldı.
Dijital Topluluklarda Tepkiler Çığ Gibi Büyüdü
Tepkilerin en görünür olduğu platformlardan biri Reddit’ti. ChatGPT ürün yöneticisi Nick Turley, kullanıcıların GPT-4o’ya duyduğu bağlılığın kendileri için şaşırtıcı olduğunu açıkça dile getirdi. The Verge’e verdiği röportajda, “Neden bu kadar sevdiklerini anlayamadım,” diyerek kullanıcı davranışlarını analiz edebilmek için bir veri bilimcisi işe almak zorunda kaldığını söyledi. Bu açıklama, şirketin kullanıcı bağlılığına dair yeterli içgörüye sahip olmadığını açıkça ortaya koydu.
700 Milyon Kullanıcı, Yüzeysel Analiz
Bugün ChatGPT, haftalık 700 milyon aktif kullanıcı sayısıyla dünyanın en çok ziyaret edilen ilk beş sitesinden biri. Ancak bu devasa kitleye rağmen, OpenAI’nin kullanıcı davranışlarına dair analizleri hâlâ genel geçer kalıpların ötesine geçemiyor. Turley, kullanıcı alışkanlıklarını “yazı yazma, kodlama, bilgi arama ve sohbet etme” başlıklarıyla özetliyor. Oysa gerçek kullanım senaryoları çok daha derin ve duygusal katmanlar içeriyor.
Kullanıcılar Ne Arıyor?
Yapılan gözlemler, kullanıcıların ChatGPT’yi giderek daha fazla bir dijital danışman, terapist ya da hayat koçu gibi konumlandırdığını gösteriyor. Özellikle yalnızlık, stres, karar alma süreçleri ve duygusal destek gibi alanlarda yapay zekâ ile kurulan bağ, şirketin başlangıçta öngördüğü işlevlerin çok ötesine geçmiş durumda. Sam Altman’ın da bu yöndeki eğilimi uzun süredir fark ettiklerini belirtmesi, şirket içindeki farkındalığın yeni yeni stratejiye dönüştüğünü gösteriyor.
Kriz mi, Fırsat mı?
GPT-5'in geleceği, bu farkındalığın ne kadar doğru şekilde yönetileceğine bağlı. Kullanıcıların duygusal beklentileri ve yapay zekâya yükledikleri anlam, artık sadece ürün tasarımı değil, etik ve iletişim stratejileri açısından da yeni bir yaklaşım gerektiriyor. OpenAI için asıl sınav şimdi başlıyor: Milyonların bağ kurduğu bir aracı, sadece daha akıllı değil, daha “insani” kılmak mümkün olacak mı?
