Yeni Birlik Gazetesi
Yeni Birlik Gazetesi Teknoloji Duygular olmadan iletişim kurmanın yoruculuğu: Yapay zeka asistanlarımız

Duygular olmadan iletişim kurmanın yoruculuğu: Yapay zeka asistanlarımız

Yapay zeka sohbet botları gelişim yolunda hızla ilerlerken, yola çıkarken vaat ettikleri kişisel asistanımız olma amaçlarına ne kadar yakınlar?

MUHABİR: Bülent Çolakoğlu

ChatGPT başta olmak üzere bir çoğumuzun günlük hayatının bir parçasına dönüşen yapay zekalar bir asistanın yapabileceği tüm görevleri üstlenme yarışındalar. 2010'lu yılların başında hayatımıza giren dijital asistanlar, ilk etapta hava durumu sorgulamak ya da alarm kurmak gibi basit işlevlerle sınırlıydı. Takdir edersiniz ki bu işlevlerle bir teknolojiye “dijital asistan” yakıştırması yapmak pek yerinde değildi. Ancak 2020’li yıllarla birlikte yapay zekâ modellerindeki hızlı gelişmelerle artık yalnızca ne dediğimizi değil, ne demek istediğimizi de anlayan sistemlerle karşı karşıyayız. Peki günümüzde gerçekten yapay zekaya artık kişisel asistan diyebilir miyiz? Bu soruyu cevaplamak için önce kişisel asistan tam olarak nedir bir bakalım.

Kişisel Asistan Nedir?

Kişisel asistan, bir bireyin günlük yaşamını organize etmek, işlerini planlamak ve zamanını daha verimli kullanmasını sağlamak amacıyla istihdam edilen profesyonel bir destekçidir. Bu kişi, sadece ajanda yönetimiyle sınırlı kalmaz; seyahat planlamasından toplantı organizasyonuna, resmi yazışmalardan özel etkinlik takibine kadar geniş bir yelpazede sorumluluk üstlenir. Kimi zaman bir koordinatör, kimi zaman bir sırdaş, kimi zaman da hızlı kararlar alabilen bir danışman gibi davranması gereken kişisel asistan, çalıştığı kişiyi hem sosyal hem de profesyonel anlamda destekler. Yüksek düzeyde güven, dikkat, iletişim becerisi ve gizlilik bilinci bu görevin vazgeçilmez nitelikleri arasında yer alır.

Yapay zeka bu eşiği aştı mı?

Cevap basit. Yukarıdaki paragrafı okurken aklınızda yapay zeka ne kadar canlandıysa ve bu tanımı ona ne kadar yakıştırdıysanız, yapay zeka bugün o kadar sizin kişisel asistanınız. Yapay zekalar tüm bu özelliklere öyle ya da böyle sahip ancak ne ölçüde bir başarıyla bu görevleri gerçekleştirdikleri asıl sorumuz. Haftalık takvimimizi tutmak gibi basit bir işlevde bile yapay zekadan alabileceklerimiz oldukça sınırlı çünkü henüz sohbet robotları biz onlara 'mesaj' atmadan bize mesaj atmıyorlar. Bu sorunu bildirim sistemleriyle önlemeye çalışan ChatGPT gibi sektör devleri bu açığı kapatmaya çalışsalar da henüz bu hizmetin yeterli olmadığını görebiliyoruz. Öte yandan spor antrenörlüğü gibi daha karmaşık görevlerde ise insan bir asistandan çok daha hızlı ve net olabiliyorlar. Sizin için haftalık çalışma programı çıkarabilir, kilonuza, boyunuza, yaşınıza ve cinsiyetinize göre uygun, karbonhidrat-protein dengesi olan bir diyet programı oluşturabilirler. 

Bir çok konuda uzmanlık

Belki henüz insan bir kişisel asistan ile kıyaslandığında ciddi eksiklikleri olan yapay zeka, uzmanlık gerektiren işlerde elbette bir insandan daha başarılı. Bunun sebebi ise bir insanın uzmanlık sergileyebileceği alan sayısının sınırlı olması. Hem spor antrenörlüğünde, hem yazılımda hem çoklu dil desteğinde ileri seviye beceri sergileyebilmekle kalmayıp tüm bunları ve daha fazlasını saniyeler içinde gerçekleştirebilmesi yapay zeka tarafına büyük bir puan olarak yazılıyor. Eksi yönlere ek olarak da empati, sezgi, kriz anı yönetimi, mahremiyet algısı gibi insana özgü niteliklerde hâlâ ciddi eksiklik olduğu açıkça söylenebilir. Her şeyi açıklamak zorunda olmak yapay zekayı kullanmayı zaman zaman üşenilecek bir işe dönüştürüyor. Üzgün bir tonla “Günaydın” diyerek selamladığınız iş arkadaşınızın ya da asistanınızın size o günkü davranış tarzını yapay zeka taklit edemez.

Asistan değil araç

Yapay zekâ bugün pek çok açıdan kişisel asistan rolüne aday olsa da, hâlâ bir “araç” olmaktan öteye geçebilmiş değil. Teknik yeterliliği ve bilgi erişimiyle şaşırtıcı derecede güçlü olan bu sistemler, duygusal zekâ, insani bağlam ve sezgisel karar alma gibi alanlarda insan asistanların gölgesinde kalıyor. Belki bir gün sabahları ruh hâlimizi anlayıp sessizce kahve demleyen, gün ortasında motivasyonumuzu artıracak bir söz söyleyen bir yapay zekâya sahip olabiliriz. Ancak bugün, yapay zekâyla çalışmak hâlâ fazlasıyla çaba ve yönlendirme gerektiren bir süreç.