ABD'de yapılan yeni bir araştırma, yapay zekâ destekli sohbet robotlarının gençler arasında ne denli yaygınlaştığını çarpıcı şekilde ortaya koyuyor. Kar amacı gütmeyen dijital okuryazarlık kuruluşu Common Sense Media’nın yayımladığı rapora göre, 13 ila 17 yaş arasındaki gençlerin %54’ü Replika veya Character.AI gibi “kişiselleştirilmiş” AI arkadaşlarını düzenli olarak kullanıyor. Daha da dikkat çekici olan ise, katılımcıların %31’inin bu sanal sohbetleri, gerçek arkadaşlarıyla kurdukları iletişim kadar, hatta daha tatmin edici bulduklarını söylemeleri.
Sosyal İlişkilerde Yeni Dönem: Gerçek İnsan Yerine Sanal Karakterler
1.060 gençle yapılan araştırmaya göre, AI arkadaşlarla etkileşime geçenlerin üçte biri, bu botları duygusal destek, arkadaşlık, rol yapma ve hatta romantik ilişkiler gibi sosyal amaçlarla kullanıyor. Araştırmanın başındaki isim Dr. Michael Robb’a göre bu oranlar, AI arkadaşların gençlerin günlük yaşamlarında artık "ana akım" hale geldiğini gösteriyor.

Ancak AI ile kurulan bu yeni nesil ilişkilerin bir bedeli de var. Özellikle Character.AI platformu, geçtiğimiz aylarda, birden fazla çocuğun uygunsuz ve travmatik içeriklerle karşılaştığı iddiasıyla açılan davalarla gündeme geldi. Bunlardan biri, 14 yaşındaki bir çocuğun AI ile kurduğu yoğun cinsel içerikli diyaloglar sonrasında yaşamına son vermesiyle sonuçlandı.
İçerik Denetimi Yetersiz, Riskler Gerçek
Stanford Üniversitesi ile birlikte hazırlanan ayrı bir raporda ise, hiçbir AI arkadaşlık platformunun 18 yaş altı kullanıcılar için güvenli olmadığı sonucuna varılmıştı. Cinsel ve şiddet içerikli mesajlara kolay erişim, yanlış bilgi verme potansiyeli ve sürekli "uyumlu" bir sohbet partneriyle kurulan yapay ilişkilere dair psikolojik riskler, uzmanlar tarafından sıklıkla vurgulanıyor.
Dr. Robb, “Bu platformlar çocukları düşünerek geliştirilmediği halde, yoğun şekilde onlar tarafından kullanılıyor. Ve bu ortamın çocuklara etkisi hakkında elimizde yeterli veri yok” diyerek konunun ciddiyetine dikkat çekiyor.
Gençler Sınırlarını Biliyor mu?
Araştırmaya göre gençlerin büyük çoğunluğu hâlâ gerçek arkadaşlarıyla daha fazla zaman geçiriyor ve insanlarla kurdukları ilişkileri daha doyurucu buluyor. Yine de, %21’lik bir kesim AI sohbetlerini insan ilişkileriyle eşdeğer görürken, %10’u açıkça daha tatmin edici olduğunu söylüyor. Yaklaşık üçte birlik bir grup ise kişisel veya hassas konuları, insanlara değil, AI sohbet botlarına açmayı tercih ediyor.
Bu durum, yalnızca gençlerin duygusal gelişimi açısından değil, veri gizliliği açısından da riskli. Dr. Robb’a göre, bu platformların hizmet koşulları, gençlerin paylaştığı tüm kişisel bilgileri sınırsız biçimde kullanma hakkını şirketlere tanıyor.
Denetimsizlik Ortamında Aileler Ne Yapmalı?
Yasal olarak birçok platform 18 yaş altındaki kullanıcıları yasaklamış olsa da, uygulamaların çoğuna basit bir e-posta adresi ve yaş beyanıyla erişilebiliyor. Sektörün kendi kendini denetlemesi, çocukların korunması açısından ciddi bir boşluk yaratıyor.
Dr. Robb’un mesajı açık: “Ebeveynler tek başına dev şirketlerle mücadele edemez. Ancak çocuklarıyla bu konuyu açıkça ve yargılamadan konuşmak, atılacak ilk adım olmalı.” Bunu yaparken deyoğun baskı kurmamak olumsuz geri dönüşler almamak için oldukça önemli.