Yeni Birlik Gazetesi
Yeni Birlik Gazetesi Teknoloji KIZILELMA gökyüzünde tarih yazdı: Dünya bu uçuşu konuşuyor!

KIZILELMA gökyüzünde tarih yazdı: Dünya bu uçuşu konuşuyor!

Yerli ve millî hamlelerle savunma sanayiinde tarihi bir sıçrama yapan Türkiye, dünyada ilklere imza atan projeleriyle artık teknoloji üreten ve ihraç eden ülkeler arasında yer alıyor.

MUHABİR: Gökhan Erek

Baykar’ın tamamen öz kaynaklarıyla, millî ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar KIZILELMA insansız savaş uçağının uçuş test kampanyası, planlanan takvim doğrultusunda başarıyla sürüyor. Türkiye’nin ilk insansız savaş uçağı olan KIZILELMA, test sürecinde kritik bir aşamayı daha geride bıraktı.

Dünyada ilk: Otonom yakın hava muharebesi

Uçuş testleri kapsamında iki Bayraktar KIZILELMA, dünyada ilk kez otonom yakın hava muharebe uçuşunu başarıyla tamamladı. İnsan müdahalesi olmadan gerçekleştirilen bu görevde, iki insansız savaş uçağı senkronize şekilde hareket ederek askeri havacılık tarihinde yeni bir sayfa açtı.

İki KIZILELMA’dan eş zamanlı kol uçuşu

Testlerin bir diğer önemli aşamasında, iki Bayraktar KIZILELMA otonom yakın kol uçuşunu da başarıyla gerçekleştirdi. Uçakların birbirleriyle koordineli manevra yapabilmesi, ileri seviye yapay zekâ, görev algoritmaları ve sürü kabiliyetlerinin sahada sorunsuz çalıştığını ortaya koydu.

Yapay zekâ destekli yeni nesil hava gücü

Gerçekleştirilen test uçuşları, KIZILELMA’nın yalnızca bir insansız hava aracı değil, yeni nesil bir hava muharebe platformu olduğunu gösterdi. Otonom karar verme ve birlikte görev icra edebilme kabiliyetleri, geleceğin hava harp konseptine yön verecek nitelikler arasında yer alıyor.

Savunma sanayiinde dünyaya damga vuran başarı

Türkiye, son yıllarda savunma sanayiinde yalnızca ihtiyaçlarını karşılayan değil, küresel ölçekte rekabet eden ve oyun kuran bir ülke haline geldi. İnsansız hava araçlarından savaş jetlerine, deniz platformlarından elektronik harp sistemlerine kadar pek çok alanda dünyada ilklere imza atan projelerle Türkiye, savunma teknolojilerinde söz sahibi ülkeler arasına girdi. 

Yerli ve millî üretim oranının rekor seviyelere ulaşması, Türk savunma sanayiinin artık ithal eden değil, ihraç edilen bir güç olduğunu açıkça ortaya koyuyor.