Yeni Birlik Gazetesi
Yeni Birlik Gazetesi Teknoloji Milli çipler için geri sayım başladı: Türkiye teknoloji savaşına hazırlanıyor

Milli çipler için geri sayım başladı: Türkiye teknoloji savaşına hazırlanıyor

Türkiye, milli çip üretiminde kritik eşiği aşıyor. İlk prototipler yıl sonunda hazır, seri üretim 2026'da başlıyor.

MUHABİR: Sibel Çınar

Türkiye, stratejik teknolojilerde dışa bağımlılığı sona erdirmek için tarihi bir adım atıyor. 2025’in son çeyreğinde ilk prototiplerinin tamamlanacağı milli çip projesi, 2026 itibarıyla seri üretim aşamasına geçiyor. Yongatek Mikroelektronik öncülüğünde yürütülen projeyle Türkiye, yalnızca bir tüketici değil; çip geliştiren, üreten ve ihraç eden bir ülke haline gelmeyi hedefliyor.

Bu gelişmeyle birlikte “çip savaşları” olarak adlandırılan küresel rekabette Türkiye de artık sahaya iniyor. ABD ve Çin arasındaki teknoloji geriliminde merkezde yer alan yarı iletken sektörü, önümüzdeki 50 yılın en kritik rekabet alanlarından biri olarak öne çıkıyor. Türkiye ise bu alanda 5 milyar dolarlık altyapı desteğiyle yerini sağlamlaştırmak istiyor.

beyaz eşya ve otomotiv sektörü öncelikli hedefte

Milli çiplerin ilk uygulanacağı sektörler olarak beyaz eşya ve otomotiv öne çıkıyor. Türkiye, Beko gibi dünya devi firmalarıyla üretim hacmi açısından Avrupa’nın en büyük üreticileri arasında yer alıyor.

Yongatek Genel Müdürü Ali Baran, özellikle 40 nanometre ve 28 nanometre çiplerin bu iki sektörde hemen kullanılabilir durumda olduğunu belirtiyor. Böylece yatırımın geri dönüşü hem hızlı olacak hem de Türkiye stratejik teknolojilerde dışa bağımlılığını minimize edecek.

Baran, “Biz şu anda dışarıdan alınan çiplerin yerli muadillerini üretmeye başlıyoruz. İlk hedefimiz iç pazarda bağımsızlık, ardından küresel pazar” diyerek bu teknolojik dönüşümün yönünü çiziyor.

yapay zeka, robotik ve IoT için yerli çipler yolda

Milli çip projesi yalnızca geleneksel sektörlerle sınırlı değil. Yapay zeka, robotik sistemler ve IoT gibi geleceğin teknolojilerine yönelik özel çiplerin geliştirme süreci de devam ediyor. Özellikle akıllı kameralar ve güvenlik sistemlerinde kullanılacak 12 nanometrelik yapay zeka çipleri, 2027 itibarıyla seri üretim sürecine alınacak.

Bu çiplerin arkasındaki teknoloji, Tayvan merkezli TSMC ile yapılan iş birlikleriyle şekilleniyor. Test, üretim ve paketleme aşamalarında global standartlar yakalanarak Türkiye'nin rekabet gücü artırılıyor.

Aynı zamanda savunma sanayi için kritik öneme sahip FPGA çipleri üzerinde de çalışılıyor. Avrupa Birliği projeleri kapsamında geliştirilen bu çiplerle, Xilinx gibi global devlerin orta seviye çözümlerine yerli alternatifler oluşturulması hedefleniyor.

uydu haberleşmesi ve 5G entegrasyonu da planlar arasında

Yongatek’in çalışmalarının bir diğer ayağı da uydu haberleşmesi. Özellikle L bant uyduları ile 5G teknolojisinin entegrasyonunu hedefleyen yeni bir çip projesi üzerinde çalışmalar başladı.

Bu çiplerin IoT, akıllı şehir uygulamaları, tarım ve ulaşım sistemleri gibi birçok alanda kullanılması bekleniyor. Böylece Türkiye yalnızca karasal değil, uzay tabanlı haberleşme teknolojilerinde de söz sahibi olmayı amaçlıyor.

gençlere çağrı: çip teknolojisinin geleceğinde siz de olun

Ali Baran’ın altını çizdiği en kritik noktalardan biri de nitelikli insan kaynağı. Türkiye’nin çip alanında dünya ile yarışabilmesi için elektronik mühendisliğine ve yarı iletken teknolojilerine ilgi duyan gençlerin desteklenmesi gerekiyor.

Baran, bu konuda TEKNOFEST gibi organizasyonlarla iş birliği içerisinde eğitim programları yürüttüklerini belirterek, gençlere şu çağrıda bulunuyor:
“Bu bir fırsat. Türkiye’nin teknolojide sıçrama yapabilmesi için gençlerin bu alana yönelmesi gerekiyor.”

türkiye'nin çip üretim modeli: sadece tasarım değil, tüm ekosistem hedefleniyor

Türkiye, sadece tasarım evi olmakla yetinmeyecek; üretim, test, paketleme ve dağıtımı da kapsayan tam entegre bir çip ekosistemi kurmayı hedefliyor. Bu amaçla yurt dışında çalışan Türk mühendislerin ülkeye dönmesi teşvik ediliyor, özel sektör ve kamu yatırımları artırılıyor.

Yongatek'in hedefi, 2026 itibarıyla milli mikrodenetleyici çiplerin seri üretimine geçmek. 2027 ve 2028 yıllarında ise yapay zeka çipleriyle küresel pazarda rekabet etmek. Böylece Türkiye’nin “çip ithal eden ülke” konumundan “çip ihraç eden ülke” konumuna geçmesi sağlanacak.