Dijital Bir Hayalet Olmak İstemeyenler İçin Yeni Bir Hukuki Tartışma Başladı
Yapay zekâ teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte, kaybedilen yakınların dijital kopyalarını oluşturan "yas botları" ya da "yapay zekâ hayaletleri" ortaya çıkmaya başladı. Bu uygulamalar, ölen kişilerin ses, görüntü veya yazılı verilerine dayanarak oluşturuluyor ve hayattayken verdikleri hiçbir izne gerek duyulmuyor. Bu da hem etik hem de hukuki soruları beraberinde getiriyor.
Dijital Hayaletler ve Toplumsal Rahatsızlık
Son dönemde bir cinayet davasında, mağdurun yapay zekâ destekli bir simülasyonunun duruşmada ifade vermesi büyük yankı uyandırdı. Tepkiler, bu tür teknolojilerin rahatsız edici bulunduğunu ve yas sürecini karmaşıklaştırabileceğini gösteriyor. Örneğin Kaliforniyalı Dorothy McGarrah, bu tür dijital diriltmelerin vasiyetnamelerle yasaklanması gerektiğini savunuyor.
Hukuki Alanda Cevapsız Sorular
Crestwood Advisors’dan emlak planlama uzmanı Katie Sheehan’a göre, henüz hiçbir danışanı bu konuyu gündeme getirmemiş. Ancak teorik olarak, vasiyetnamelere "ses, görüntü, yazılı içeriklerimin yapay zekâ tarafından kullanılmasını istemiyorum" şeklinde ifadeler eklemek mümkün. Bu tür bir düzenleme, fikri mülkiyet, kişilik hakları ve veri gizliliği gibi alanları da ilgilendiriyor.

Ancak şu anda ABD'de, ölen bir kişinin ticari amaçla olmayan dijital replikasının izinsiz yapılmasını doğrudan engelleyen bir yasa bulunmuyor. "Dijital Varlıklara Erişim Hakkı Yasası" bazı dijital materyallerin kullanımını kısıtlayabiliyor ancak AI hayaletlerini doğrudan kapsamıyor.
"Silme Hakkı" Alternatifi
Creighton Üniversitesi'nden hukuk profesörü Victoria Haneman ise bu sorunun sadece vasiyetnamelerle çözülemeyeceğini düşünüyor. Haneman, ölen kişinin dijital verilerinin silinmesini talep etme hakkı tanınarak, dijital diriltmeye karşı daha kapsamlı bir koruma oluşturulması gerektiğini savunuyor. Bu yöntem, özellikle vasiyetname hazırlama imkânı olmayan dezavantajlı gruplar için daha adil olabilir.
Aile İçinde Etik Tartışmalar
Washington Üniversitesi’nden Prof. Muhammad Aurangzeb Ahmad, babasının anılarını yaşatmak için bir yas botu geliştirmiş. Ancak zamanla, bu botun sadece kendi bakış açısını yansıttığını fark etmiş. Ayrıca çocuklarının, bu botun gerçek mi hayal mi olduğunu kavrayamaması üzerine erişimi sınırlamış. Ahmad, bu deneyimin hem yararlı hem de düşündürücü olduğunu söylüyor: "Keşke babamdan bunun için izin alsaydım."
Gelecekte Yapay Zekâyla Yas Süreci Nasıl Şekillenecek?
Yapay zekâ destekli yas teknolojileri, duygusal fayda sağlayabilse de, psikolojik etkileri hâlâ tam olarak bilinmiyor. Uzmanlar, bu araçların terapiyle birlikte kullanılması gerektiğini, aksi halde bireylerin sağlıklı bir yas süreci geçiremeyebileceğini belirtiyor.
Toplum ve Hukuk Ne Tarafa Evirilecek?
Bugün yapay zekâ hayaletlerine dair net yasal düzenlemeler olmasa da, uzmanlar bu teknolojilerin yaygınlaşmasıyla birlikte hem toplumsal farkındalık hem de hukuki zeminin gelişeceğini öngörüyor. Ancak o zamana kadar, bireylerin kendi verilerini korumaya yönelik adımlar atması ve vasiyetnamelerinde açık talimatlar vermesi en güvenli yöntem olarak görünüyor.