Yeni Birlik Gazetesi
Yeni Birlik Gazetesi Teknoloji Yapay zeka psikoterapide başarılı mı: Dijital terapinin geleceği

Yapay zeka psikoterapide başarılı mı: Dijital terapinin geleceği

Yapay zekâ psikoterapide devrim yaratıyor: Dijital terapistler, sanal avatarlar ve sosyal robotlar sayesinde psikolojik destek daha erişilebilir ve kişiselleştirilmiş hale geliyor.

MUHABİR: Bülent Çolakoğlu

Yapay zeka her alanda deneniyor ve hangi alanlarda ne kadar etki gösterebileceği test ediliyor. Siz de kendi mesleğinizde yapay zekanın neler yapabileceğini çoktan test etmişsinizdir. Becerilerinin belli başlı sınırları görülmeye başlandıkça, yapay zekanın hangi alanlarda daha başarılı olabileceğini kestirebiliyoruz. Metin yazarlığı, görsel oluşturma gibi konularda iyi olduğu ortada. Ayrıca tıp alanında da çığır açacak büyük devrimler yolda gibi görünüyor. Bu teknolojinin yine yüksek bir etkiye sahip olduğu yani başarılı kabul edilebileceği bir alan da psikoloji. 

ChatGPT gibi sohbet botlarını hali hazırda bir çoğumuz kişisel deneyimlerini anlatmak ve bu konuda fikir almak gibi sebeplerle kullanmaya başladık. Yargılamadan bizi dinlemesini ve çoğu zaman bir profesyonel gibi olaya yaklaşıp bizi düşündürmesini seviyoruz. Ancak bugün ChatGPT'den ya da benzer popüler yapay zekalardan konuşmayacağız. 

Chatgpt'nin de elbette bu sebeple sıkça kullanıldığı bilinen bir gerçek. Ancak bu yazımızda daha çok, gelişen yapay zeka teknolojileri psikolojik süreçleri nasıl dönüştürüyor? Neler vaat ediyor? sorularını cevaplarken doğrudan bu amaçla üretilen YZ araçlara, Sakarya Üniversitesi’nden Fatih Bal’ın hazırladığı kapsamlı çalışmasından yardım alarak yakından bakacağız.

Dijital Terapistlerle 7/24 Psikolojik Destek Dönemi

Depresyon, anksiyete ve stres bozuklukları gibi yaygın sorunlara karşı geliştirilen Tess, Wysa ve Woebot gibi dijital terapist araçları, kullanıcıların ruh halini analiz ederek kişiselleştirilmiş öneriler sunuyor. Bal’ın çalışmasına göre bu uygulamalar, düşük maliyetli olmaları ve zaman sınırlaması olmadan kullanılabilmeleri sayesinde terapi süreçlerini daha erişilebilir kılıyor.

Sanal Gerçeklikte Terapi: Avatarlarla Kendini Keşfetmek

Yapay zeka destekli sanal gerçeklik terapileri, özellikle psikotik bozukluklarla başa çıkan bireylerde yeni bir umut vadediyor. Şizofreni hastalarının işitsel halüsinasyonlarla başa çıkmasına yardımcı olan avatar terapilerinde, bireyler dijital karakterlerle yüzleşerek korkularını daha somut bir şekilde tanımlayabiliyor. Yapılan araştırmalar, bu yöntemlerin bazı durumlarda geleneksel terapilere kıyasla daha hızlı sonuç verebildiğini ortaya koyuyor.

Dijital Yoldaşlar: Sosyal Robotlarla Terapi Deneyimi

Yapay zeka destekli sosyal robotlar da psikolojik destek alanında farklı bir boyut sunuyor. Japonya menşeli “Paro” isimli robot örneği, özellikle demans hastaları ve yalnız yaşayan yaşlı bireylerde olumlu etkiler yaratıyor. Kullanıcılarla hem sözel hem fiziksel etkileşim kurabilen bu robotlar, stres, kaygı ve yalnızlık hissini önemli ölçüde azaltabiliyor.

Tanı Süreçlerinde Yapay Zekanın Rolü Genişliyor

Fatih Bal’ın aktardığı verilere göre, yapay zeka yalnızca terapi uygulamalarında değil, tanı süreçlerinde de etkin rol üstleniyor. Yalnızca 28 soruluk bir testle psikolojik rahatsızlıkları %89 doğruluk oranıyla saptayabilen sistemler, erken müdahale açısından büyük bir potansiyele sahip. Elektronik sağlık kayıtları, sosyal medya verileri ve davranışsal analizlerin entegre edildiği bu sistemler, özellikle intihar riski gibi kritik durumların önceden belirlenmesinde kullanılabiliyor.

Empati Yetisi Kodlarla Mümkün mü?

Yapay zekanın terapötik süreçlerdeki en büyük sınavı ise etik zeminle ilgili. Empati kurabilen bir dijital sistem mümkün mü? Bal’a göre, empati yalnızca algoritmalarla değil, sosyal bağlamı okuyabilme kapasitesiyle gelişebilecek bir özellik. Duygusal zekâdan yoksun bir yapay zeka sisteminin, terapötik süreçte tam anlamıyla insan yerini alması şimdilik mümkün görünmüyor.

Güvenlik ve Gizlilik: Etik Çıkmazların Yeni Başlığı

Psikoterapide yapay zekanın kullanım alanı genişledikçe, gizlilik, veri güvenliği ve insan ilişkilerinin niteliği gibi konular da daha fazla tartışılıyor. Yapay zekanın terapistin karar sürecindeki rolünü ne kadar üstlenebileceği, sistemlerin hataya açık olması ve kişisel bilgilerin korunması gibi sorular, bu yeni çağın en kritik başlıkları arasında yer alıyor.

 

Kaynak: Bal F. Artificial Intelligence and Psychotherapy. Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar. Aralık 2025;17(4):643-660. doi:10.18863/pgy.1538432