Dijital varlık sektörünün öncü şirketlerinden Tether, kripto paraların kara para aklama faaliyetlerinde kullanılmasına ilişkin mücadelesine devam ediyor. Şirket, bu kapsamda gerçekleştirilen operasyonlara aktif katılım göstererek büyük miktarda kripto paranın dondurulmasına destek oluyor.
Tether son olarak; Hollanda Mali Bilgi ve Soruşturma Servisi (FIOD), Hollanda Polisi’nin Ulusal Yüksek Teknoloji Suç Birimi (NHCTU) ve ABD Gizli Servisi’nin yürüttüğü bir soruşturmaya gönüllü katkı sağladı. Bu soruşturma bazı kuruluşların fidye yazılımı da dahil olmak üzere çeşitli suç faaliyetleriyle bağlantılı kara para aklama şüphesine yönelik olarak gerçekleştiriliyordu. Hollanda altyapısını kullanarak faaliyet gösteren bu hizmetler, suçluların kripto paraları ulusal para birimlerine dönüştürmelerine olanak sağlıyordu. Başlangıçta birbirinden bağımsız olarak yürütülen bu soruşturmalar daha sonra birleştirildi ve NHCTU ile Amsterdam polisinin siber suç ekibinin desteğiyle FIOD tarafından yönetildi.
Emniyet güçlerinin Tether ve Chainalysis ile gerçekleştirdiği iş birliği doğrultusunda toplamda 7 milyon euro değerinde kripto paranın dondurulması sağlandı.
“Dijital varlıkların güvenilirliğini ve bütünlüğünü korumak amacıyla iş birliklerimize devam edeceğiz”
Kamu kuruluşlarına küresel ölçekte verdikleri desteğe ilişkin açıklamalarda bulunan Tether CEO’su Paolo Ardoino, “Tether olarak kripto paraların yasa dışı kullanımını önlemek adına küresel emniyet güçlerini desteklemeye kararlıyız. Dijital varlıkların suç amaçlı kullanılmasına karşıyız ve bu nedenle, dijital finans dünyasının güvenliğini ve bütünlüğünü sağlamak adına dünya genelindeki emniyet güçleriyle iş birliğimizi sürdüreceğiz.” ifadelerini kullandı.
Tether'in emniyet güçlerine yardım konusundaki proaktif yaklaşımı, kripto para sektöründe şeffaflığa ve hesap verebilirliğe olan bağlılığını gösteriyor. Şimdiye kadar, 45'ten fazla yargı bölgesinde 180'den fazla emniyet gücüyle çalışarak, yasa dışı faaliyetlerle bağlantılı 1,8 milyar dolardan fazla varlığı bloke eden şirket, bu çabalarıyla hem fonların kurtarılmasına hem de geniş finansal ekosistemin korunmasına katkıda bulunuyor.
