İstanbul
Parçalı az bulutlu
19°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Rehber Türk Dil Kurumu ve Ankara Üniversitesi oyladı! 2024 yılının kelimesi "kalabalık yalnızlık" oldu

Türk Dil Kurumu ve Ankara Üniversitesi oyladı! 2024 yılının kelimesi "kalabalık yalnızlık" oldu

Türk Dil Kurumu (TDK) ve Ankara Üniversitesi'nin işbirliğiyle "2024 yılının kelimesi" için başlatılan oylama sonuçlandı. Yaklaşık 1 milyon kişinin katıldığı halk oylamasında "2024 yılının kelimesi ve kavramı" olarak "kalabalık yalnızlık" kavramının seçildi.

TDK'dan yapılan açıklamaya göre, TDK ve Ankara Üniversitesi İletişim Araştırmaları ve Uygulama Merkezi (İLAUM) işbirliğiyle alanında uzman isimlerden oluşan Değerlendirme Kurulu tarafından belirlenen 7 kelime ve kavram, Türk Dil Kurumu internet sitesinde halk oylamasına sunuldu.

Oylamaya değer bulunan kelimeler "kalabalık yalnızlık", "merhamet", "yabancılaşma", "algoritma", "yozlaşma", "yapay zeka" ve "dijital yorgunluk" olarak belirlendi.

Yaklaşık 1 milyon kişinin katıldığı halk oylamasında "2024 yılının kelimesi ve kavramı" olarak "kalabalık yalnızlık" kavramının seçildiği açıklandı.

Değerlendirme Kurulu, "kalabalık yalnızlık" kavramına ilişkin "2024 yılında, insanların kalabalıklar içinde yalnız hissettiklerini gösteren araştırmaların sayısında artış olduğu görülmektedir. Birbirlerinin zıddı gibi duran, teklik ifade eden 'yalnızlık' ile çokluk ifade eden 'kalabalık' aynı anda var olabilmektedir. Sosyolojik, psikolojik, iletişimsel gerekçelerle açıklanabilen bu durum, bireylerin gündelik yaşamlarında, kurdukları ilişki biçimlerinde kendisini göstermektedir." değerlendirmesinde bulundu.