Yeni Birlik Gazetesi
İstanbul
Açık
9°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Yeni Birlik Gazetesi Videolar Gündem Konut projesi uğruna deprem noktası değişti mi? Şoke eden açıklama!

Konut projesi uğruna deprem noktası değişti mi? Şoke eden açıklama!

Gazeteci Ekrem Çalkılıç’tan sarsıcı itiraf: Bir profesör, televizyondaki açıklamasında, konut projesi bahanesiyle deprem merkez üssünü değiştirdi! İşte halkı kandıran bilim şarlatanlığına sert tepki...

Deprem tartışmaları kamuoyunda sıcaklığını korurken, gazeteci ve iş insanı Ekrem Çalkılıç’tan gelen açıklamalar gündeme adeta bomba gibi düştü. Çalkılıç, geçmiş yıllarda yaşadığı bir televizyon programı anısını paylaşarak, bilimsel etikle bağdaşmayan çarpıcı bir gerçeği ortaya koydu: “Ünlü bir profesör, konut projesi nedeniyle depremin merkez üssünü değiştirdi!”

Canlı Yayında Şaşkınlık Yaratan Diyalog: "Armutlu Olmasın, Marmara Olsun"

1999 Gölcük Depremi sonrasında bir televizyon yayınında tanınmış bir profesöre İstanbul'da beklenen depremin merkez üssü soruldu. Profesör, “Armutlu açıkları” yanıtını verirken, yayına konuk olan Ekrem Çalkılıç bölgedeki konut projelerini hatırlatarak “Orayı deme, başka yer göster” şeklinde esprili bir ifade kullandığını dile getirdi.

Ancak asıl dikkat çeken detay, profesörün hiçbir bilimsel çekince göstermeden bu talebi kabul etmesi oldu. "Marmara açıkları olsun mu?" diyerek merkez üssünü değiştirdiğini söyleyen profesör, kamuoyunun güvenini sarsan bir tutuma imza attı.

“Şaka Yaptım, Ciddiye Aldı”

Yıllar sonra bu diyaloğu kamuoyuyla paylaşan Çalkılıç, olayın aslında bir ironi olduğunu vurgulasa da, profesörün bu espriyi gerçek bir talep gibi algılayıp anında değiştirmesinin, bilimin nasıl manipüle edilebildiğini açıkça ortaya koyduğunu söyledi.

“Bilimi kendi gözümle eğilip bükülürken gördüm” diyen Çalkılıç, olayın bilimsel güvenilirliğe indirdiği darbeye dikkat çekti.

“İsmini Vermeyeceğim, Ama Ekranlarda!”

Çalkılıç, olayın merkezindeki profesörün ismini paylaşmazken, hâlâ televizyon ekranlarında ve medyada boy gösterdiğini belirtti. Bu durumun, sözde uzmanların nasıl hâlâ halk nezdinde kabul gördüğünün çarpıcı bir örneği olduğuna işaret etti.

"Bu Şaklabanlık, Bu Halkı Kandırmaktır"

Çalkılıç, yaşanan olayın yalnızca etik dışı değil, aynı zamanda toplumun bilgiye ve bilime olan güvenini derinden sarsan bir aldatmaca olduğunu ifade etti:

“Bu sadece bir şaklabanlık değil, bilimi küçümsemek, halkı kandırmak ve sorumsuzluk örneğidir.”

Devletin bilim ve afet yönetimi politikalarının halkın gerçek çıkarları doğrultusunda yürütülmesinin önemine dikkat çeken Çalkılıç, bu tarz açıklamaların yalnızca spekülasyon yarattığını ve halkta infial oluşturduğunu da sözlerine ekledi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *