Diyarbakır'ın Ergani ilçesindeki Çayönü Tepesi'nde sürdürülen arkeolojik kazılarda, Neolitik ve Tunç Çağı dönemlerine ait 5 bin ve 11 bin yıllık 6 mezar gün yüzüne çıkarıldı. Bölgenin insanlık tarihindeki yerleşik yaşama geçiş sürecine dair verdiği bilgiler, yeni buluntularla daha da derinleşiyor.
Neolitik Döneme Ait Mezar 11 Bin Yıl Öncesine Işık Tutuyor
Kazı çalışmaları, Çanakkale Uygulamalı Bilimler Fakültesi Müzecilik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Savaş Sarıaltun başkanlığında yürütülüyor. Bu yıl 5'i Tunç Çağı’na (yaklaşık 5 bin yıl öncesine), biri ise Neolitik Dönem’e (yaklaşık 11 bin yıl öncesine) ait olmak üzere toplam 6 mezar bulundu.
Doç. Dr. Sarıaltun, bu yılki kazı sezonunun oldukça verimli geçtiğini belirterek, “Bu mezarlardan bazıları basit gömü şekilleriyle yapılmışken, özellikle taş sanduka tipi mezarlarda çeşitli kaplar ve eşyaların bireylerin yanına hediye olarak bırakıldığını görüyoruz” dedi. Ayrıca iki adet “hediye çukuru” tespit edildiği belirtildi. Bu çukurların içinde insan bulunmamakla birlikte, mezar hedeleri yer alıyor.
Kap Kacaklarla Gömülmüş Bireyler, DNA Analizine Alındı
Hacettepe Üniversitesi Antropoloji Bölümü'nden Ömür Dilek Erdal, mezarlardan çıkarılan iskeletlerin laboratuvar ortamında detaylı incelemeye alındığını belirtti. DNA çalışmaları, bireylerin beslenme biçiminden yaşadıkları coğrafi etkileşimlere kadar çok sayıda veriyi ortaya koyuyor.
Erdal, Neolitik dönem insanlarının yalnızca Mezopotamya değil, aynı zamanda İran, Irak ve Kafkasya ile de yoğun kültürel etkileşim içinde olduklarına dair bulgular elde ettiklerini vurgulayarak, “Burada oldukça heterojen bir kültür oluşmuş ve bu yapı Tunç Çağı ile birlikte Anadolu’ya da aktarılmış görünüyor” dedi.
Çayönü: Yerleşik Yaşama Geçişin Anahtar Noktası
1964 yılından bu yana kazıların sürdüğü Çayönü Tepesi, yalnızca Diyarbakır için değil, insanlık tarihi açısından da son derece kritik bir merkez olarak öne çıkıyor. Göçebe yaşamdan üretici topluma geçişin izlerinin taşındığı bu alan, kazılar derinleştikçe Anadolu’nun tarih öncesi dönemlerine dair daha fazla bilgi sunuyor.
Kazılardan elde edilen veriler, Çayönü’nün tarım toplumu, ağır iş gücü, gelişmiş mezar ritüelleri ve kültürel etkileşimlere açık yapısıyla erken uygarlık tarihinin en önemli tanıklarından biri olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.