Kadın Yaşı, Başarı Oranlarında Kritik Rol Oynuyor
Doç. Dr. Aysun Fırat’a göre, tüp bebek tedavisinde başarıyı etkileyen en belirleyici faktörlerin başında kadın yaşı geliyor. 37 yaş altındaki kadınlarda başarı oranı yüzde 55-60 seviyelerindeyken, bu oran 40-43 yaş grubunda yüzde 15'e kadar düşüyor. Ancak genetik tanı gibi ileri laboratuvar tekniklerinin kullanılmasıyla bu farkın büyük ölçüde kapanabildiği belirtiliyor. Özellikle embriyolara preimplantasyon genetik tanı (PGT) uygulandığında, ileri yaş kadınlarda da genç yaşlardaki başarı oranlarına ulaşmak mümkün hale geliyor.
Yumurtalık Rezervi ve Rahim Sağlığı da Etkili
Kadın yaşının yanı sıra yumurtalık rezervinin durumu ve rahim sağlığı da tedavinin gidişatını doğrudan etkiliyor. Tüplerin tıkalı olması, hidrosalpenks, ileri düzey endometriozis ve rahim içi yapışıklıklar gibi durumlar, başarı oranlarını önemli ölçüde düşürebiliyor. Endometriozis hastalığının ise özellikle yumurtalık rezervini azaltarak süreci olumsuz etkilediği ifade ediliyor.
Yaşam Tarzı Değişiklikleri Tedaviye Destek Sağlıyor
Doç. Dr. Fırat, tüp bebek sürecinde yalnızca tıbbi müdahalelerin değil, yaşam tarzı değişikliklerinin de önemli katkı sağladığını belirtiyor. Sigara ve alkol kullanımının hem kadınlarda yumurta hem de erkeklerde sperm kalitesini düşürdüğünü aktaran Fırat, Akdeniz tipi beslenme modelinin yanı sıra düzenli egzersiz ve ideal kilonun da başarı şansını artırdığını söylüyor.
Deneyimli Merkezlerde Tedavi Önerisi
Geçmiş tüp bebek denemeleri, infertilite süresi, tedavinin yapıldığı merkezin deneyimi gibi faktörlerin de dikkate alınması gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Aysun Fırat, çiftlerin bu süreci mutlaka alanında uzman, multidisipliner çalışan merkezlerde yürütmesi gerektiğini vurguluyor.