Diyarbakır'da yaşayan 18 yaşındaki Y.A., geçtiğimiz yıl ailesiyle yaptığı sıradan bir kan grubu sohbeti sonrasında, hayatının en sarsıcı gerçeğiyle yüzleşti. A Rh pozitif kan grubuna sahip olan Y.A., annesi ve babasının sırasıyla 0 Rh pozitif ve 0 Rh negatif olduğunu öğrenince, kan uyuşmazlığı ihtimali gündeme geldi. Bu bilimsel tutarsızlık üzerine aile, DNA testi yaptırdı. Gelen sonuçlar, ailenin ve gencin yaşamını derinden sarsacak nitelikteydi: Y.A., biyolojik ailesiyle büyümemişti.
Yedi aylık prematüre bebekti, kuvözde kaldı
M.A. ve Z.A. çifti, 23 Mayıs 2007’de doğan üçüncü çocuklarına Y.A. ismini verdi. 1 kilo 300 gram ağırlığında dünyaya gelen prematüre bebek, doğumunun ardından bir süre kuvözde tedavi gördü. Aileye teslim edilen bebekle ilgili herhangi bir sorun olmadığı düşünülüyordu. Ancak yıllar sonra ortaya çıkan DNA raporları, çocuğun biyolojik olarak bu aileye ait olmadığını bilimsel olarak ortaya koydu.
Kayıtlarda çelişki: Kan grubu sonradan mı değiştirildi?
Soruşturma kapsamında elde edilen belgeler, kuşkuları güçlendirdi. Doğumun gerçekleştiği gün alınan ilk kan örneğinde bebekte 0 Rh pozitif tespit edilirken, yalnızca 6 gün sonra düzenlenen kayıtlarda kan grubunun A Rh pozitif olarak değiştiği görüldü. Aile, bebeklerin hastanede karıştırıldığı şüphesiyle Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.
Adli Tıp da doğruladı: Biyolojik bağ yok
Başlatılan soruşturma doğrultusunda Diyarbakır Adli Tıp Kurumu’ndan alınan örnekler üzerinden yapılan incelemelerde de çocuğun anne ve babaya biyolojik olarak ait olmadığı tespit edildi. Böylece hem özel hem de resmi kanallar aracılığıyla yapılan testler, aynı sonucu verdi.
Aile psikolojik olarak yıprandı, çözüm arayışı sürüyor
Ailenin avukatı Şahin Koyun, yaşanan sürecin taraflar üzerinde ciddi bir travmaya neden olduğunu belirterek, “18 yıldır devam eden bu karmaşanın sona ermesini istiyoruz. Başsavcılık ve Sağlık Bakanlığı nezdinde süreç başlatıldı” dedi. Koyun, bilimsel verilerin ışığında çiftin 0 kan grubuna sahip olması nedeniyle çocuklarının farklı bir grupta doğmasının mümkün olmadığını vurguladı.
Hastanede kimlik karmaşası mı yaşandı?
Soruşturma kapsamında, doğum sonrası kuvözde kalan Y.A.'nın başka bir bebekle karıştırılmış olabileceği ihtimali güç kazanıyor. Aile, doğum sonrası bebeklerinin günlerce kendilerine gösterilmediğini de ifade etti. Tüm bu detaylar, hastanede yaşanan bir kimlik karışıklığı olasılığını gündeme getirirken, benzer vakaların önüne geçilmesi için sağlık sistemine yönelik daha ciddi denetim çağrıları da beraberinde geliyor.