İstanbul
Açık
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Yerel Haberler Kayınvalidesini 'virüs bulaştırmasın' diye öldürmeye çalışmakla suçlanan damada tahliye

Kayınvalidesini 'virüs bulaştırmasın' diye öldürmeye çalışmakla suçlanan damada tahliye

Antalya'da, koronavirüs teşhisiyle hastaneye yatırılan kayınvalidesi Iraz M.'yi (83), kendisine virüs bulaştırmasından korktuğu için yastıkla iki kez boğmaya çalıştığı iddiasıyla tutuklanan Hasan B. (51), ilk duruşmada tahliye edildi.

Olay, 16 Eylül günü saat 21.00 sıralarında, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Pandemi 4 bölümünde meydana geldi. Çiftçilikle uğraşan yüzde 55 görme engelli Hasan B., 15 yıldır baktığı kayınvalidesi Iraz M.'yi kızının evine gönderdi. Yaklaşık bir ay sonra, 13 Eylül'de Iraz M., üzerine sıcak su dökülünce hastaneye kaldırıldı. Kayınvalidesinin durumunu öğrenmek için hastaneye giden Hasan B., pandemi bölümüne kaldırılan Iraz M.'nin yanında refakatçı olarak kalmaya başladı. 16 Eylül günü Sağlık Bakanlığı'nın kendilerini araması ile kayınvalidesinin koronavirüs olduğunu öğrenen Hasan B., 'Kaynanam sürekli öksürüyor. Virüsü bana da bulaştırmasından korkuyorum' diyerek, yanında kalmak istemedi.

GÜVENLİK GÖREVLİSİ FOTOĞRAFLADI

Refakat edecek başka kimse olmadığı için Iraz M.'nin yanında kalmaya devam eden Hasan B., iddiaya göre onu yastıkla boğmaya çalıştı. Durumu gören doktor, Hasan B.'yi odadan uzaklaştırıp, durumu hastane güvenliğine bildirdi. Hasan B., güvenlik görevlisi gelmeden yeniden odaya girip, kayınvalidesinin yüzüne çarşaf örtüp, ağız-burun kısmına da yastık kapatarak beklemeye başladı. Bu sırada gelen güvenlik görevlisi, odada bu şekilde bekleyen Hasan B.'nin fotoğrafını çekti. Daha sonra hastaneden ayrılan Hasan B., bir gün sonra evinde yakalanarak gözaltına alındı. Hasan B., sevk edildiği adliyede çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklandı. Hasan B. hakkında Bbeden bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiyi kasten öldürmeye teşebbüs' suçlamasıyla iddianame hazırlandı. Hastanede Covid-19 tedavisi gören Iraz M. ise bir süre sonra yaşamını yitirdi.

20 YIL HAPSİ İSTENDİ

20 yıla kadar hapsi istenen Hasan B., Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Hasan B. duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla katılırken, sanığın yakınları ve o gün olaya müdahale eden hastane personeli ile avukatı salonda hazır bulundu.

'ÖKSÜRÜĞÜ YAYILMASIN DİYE ÇARŞAFI YÜZÜNE KAPATTIM'

Savunmasında kayınvalidesine 15 yıldır kendisinin baktığını, onu öldürmek gibi bir niyeti olamayacağını belirten Hasan B., “Kayınvalideme hastanede bakacak olmayınca yanında ben kaldım. Kayınvalidemin korona olup olmadığını bilmiyordum. Hastanede kayınvalidemin başında beklerken kızım beni telefonla aradı ve anneannesinin koronavirüs testinin pozitif çıktığını söyledi. Ben de hemşire ve doktora sordum. Onlar da 'pozitif' dedi. Çok korktum. Kayınvalidemden çekindim. Çünkü çok kuvvetli öksürüyordu. Etrafa öksürüğü yayılmasın diye çarşafı yüzüne kapattım. Yastığı ağzına veya yüzüne denk gelecek, nefes alışına engel olacak şekilde koymadım. Yastığı baş ucuna koydum ki, öksürürken çarşaf üzerinden kaymasın istedim" dedi.

Hasan B.'nin eşi ve yakınları ise sanıktan şikayetçi olmadıklarını söyledi. Duruşmada tanık olarak dinlenen doktor M.S. ise odaya girdiğinde hastanın başının çarşafla örtülü olduğunu, burun ve ağız kısmını kapatacak şekilde üzerinde yastık olduğunu söyledi. Yastığın hastanın başının altında olması gerektiğine vurgu yapan doktor M.S., konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Yatak 45 derecelik açıyla duruyordu. Hastanın başındaki yastığı ve yüzündeki çarşafı kaldırdıktan sonra odadan çıktım ve durumu hemşireye anlattım. Sonrasında güvenlik ve polise haber verildi. Ben odadan çıktıktan sonra sanık yeniden odaya girmiş. Güvenlik görevlisi odaya girdiğinde hastanın yüzünün çarşafla örtülü, başında yastık görünce fotoğrafını çekmiş. Ben 10 aydır orada çalışıyorum ve daha önce böyle bir durumla karşılaşmadım" ifadelerini kullandı.

Fotoğrafı çeken ve duruşmada tanık olarak dinlenen güvenlik görevlisi M.K. de çarşafın hastanın yüzünü kapatacak şekilde durduğunu, ancak aradan zaman geçtiği için yastığın hastanın ağzını ve yüzünü kapatacak pozisyonda olup olmadığını hatırlamadığını ifade etti.

Sanık avukatı Burak Soybir ise müteveffanın ölüm belgesinde 'ölüm nedeni' olarak bulaşıcı hastalık belirtildiğine dikkat çekerek, “Müvekkilim kendini korumak kastıyla hareket etmiştir. Üzerine örttüğü çarşaf kaymasın diye yastığı hastanın baş kısmına koymuştur. Ayrıca müvekkilimin böyle bir niyeti olsaydı, oksijene müdahale ederdi. Tahliyesini talep ediyorum" dedi.

Diğer tanıkların dinlenmesinin ardından mahkeme, sanığın tutuksuz yargılanmasına karar verip, yurt dışına çıkma tedbiri uygulayarak tahliye etti.