Samsun’da uzun süredir gündemde olan kentsel dönüşüm süreci, Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan’ın liderliğinde somut adımlarla başladı. İlkadım ilçesi Anadolu Mahallesi’nde hayata geçirilen birinci etapta 378 konut ve 29 iş yerinin inşasına start verildi. Beş etapta tamamlanması planlanan projeyle toplamda 1.939 konut inşa edilecek.
İlk Etapta Tüm Hak Sahipleriyle Anlaşma Sağlandı
Başkan Halit Doğan, dönüşüm sürecinde vatandaş odaklı bir yaklaşım izlediklerini belirterek, ilk etapta yüzde yüz mutabakat sağlandığını vurguladı. Doğan, “Vatandaşa rağmen değil, vatandaşla birlikte yürüyoruz. Bugün Samsun için tarihi bir gün. Yıllardır konuşulan ama hayata geçirilemeyen bu projeyi başlatmanın gururunu yaşıyoruz” dedi.
Depreme Dayanıklı ve Modern Yapılar Hedefleniyor
Projeyle, riskli yapıların yerine depreme dayanıklı, modern ve enerji verimliliği yüksek konutlar kazandırılması hedefleniyor. Dönüşüm süreci, Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraki SAMKENT aracılığıyla yürütülüyor. Başkan Doğan, “Bu sadece fiziksel bir dönüşüm değil, aynı zamanda bir yaşam kalitesi dönüşümüdür. Hemşehrilerimizin güvenine layık olmak için tüm süreci şeffaf ve katılımcı bir şekilde sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.
Hak Sahiplerine Kira Yardımı Sağlanacak
Süreç boyunca hak sahiplerine kira yardımı yapılacağını da açıklayan Halit Doğan, “Kentsel dönüşüm sancılı bir süreçtir ancak biz burada uzlaşıyla, karşılıklı güvenle ilerliyoruz. Bu güven ortamını oluşturan tüm vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.
Beş Etapta 1.939 Konut Hayata Geçecek
Anadolu Mahallesi’nde başlatılan birinci etabın ardından proje, diğer etaplarla devam edecek. Toplamda 1.939 konutluk dev dönüşüm planı, Samsun’un şehircilik vizyonunda önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Başkan Doğan, ilerleyen süreçlerde de aynı hassasiyetin korunacağını ve başarı oranının daha da artmasını beklediklerini ifade etti.
Dönüşüm, Samsun’un Geleceği İçin Stratejik Bir Adım
Uzmanlara göre, Samsun gibi Karadeniz Bölgesi’nde yer alan büyükşehirlerde kentsel dönüşüm, sadece yapı güvenliği değil, aynı zamanda ekonomik, sosyal ve çevresel sürdürülebilirlik açısından da kritik öneme sahip. Başkan Doğan’ın “olmazsa olmaz” vurgusu da bu gerçeğe işaret ediyor.