İstanbul
Açık
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Yerel Haberler Yer altında tarih var

Yer altında tarih var

Tekirdağ Süleymanpaşa'da bulunan STONE Madencik uzaktan görüldüğünde sıradan bir iş yeri gibi bilinsede içinde bir tarih yatıyor.

Her şey 1933 Trabzon doğumlu Sadullah Çelebi'nin yıllar önce Tekirdağ'a yerleşmesi ile başlıyor. Askerlik sonrası 1955'de Marmara Adası'na gelen Çelebi burada fırıncılık, kahvecilik ve bakkalık yaparak iş hayatına başladı. Daha sonra un alım satımı yaparak iş hacmini genişletti sonrasında ise Tekirdağ'a yerleşti. 1960 yılında otogarda deniz otelini işletmeye başlayan Çelebi daha sonra Mermer işine el atarak şu anki oğlu ve torunu ile bu yaşta dahi çalışmaya devam etti. Birçok yabancı dil bilen oğlu ile yurt dışı bağlantılarını genişleten Çelebi'inin asıl gelişmesi ise 2 üniversite bitiren genç deneyimli Jeoloji Mühendisi torunu Yunus Çelebi'inin de aralarına katılmasıyla başladı. İzmir 9 Eylül Üniversitesi Madencilik ve Jeoloji bölümlerini bitiren ve genç bilim insanıyla madencilik ve deprem ile ilgili görüşerek son zamanalarda sıkca konuşulan Marmara Adası'nda beklenen depremi de konuştuk.

Deprem için tehlike çanları çalıyor

Deprem için tehlike çanlarının çaldığını anlatan Çelebi, “Marmara Ereğlisi'nden Marmara Ada'sına doğru olan fay hattı bilinen bir gerçek. Bu bölgede oluşan enerji birikimi 99 depreminden önce bu bölgedeydi. Ama burada beklenen deprem gölcükde meydana geldi. Yakın zamanda meydana gelen izmir depreminin bu bölgteyle hiç bir ilgisi alakası yok. Ama bu demek değilki murada deprem olmayacak. Bu bölgede toplanan enerji birikiminin olası bir depremde mahalesef 8,9 şiddetinde meydana gelecektir. Şunu de belirteyim bu deprem oturma değil esnek olacaktır. Yaniiki kolun ust üste vurması gibi değil, kolların gidip gelmesi şeklini düşünün buda olabilecek depremin gücünü az hisedebileceğimiz analamına geliyor” dedi.

Deprem değil bina öldürür

Çürük binaların tehlike saçtığına işaret eden Çelebi “Bilim üstatlarımız hep söylüyor deprem değil çürük binalar öldürür. Onlara ahak vererek bir kez daha söylüyorum, Bu bölgede beklenen depremde ortalama yüzde 15 ila 20 arasında binalar yıkılır. En çokta özellikle sahil şeridinde dolgu alanlarına ve dere yataklarına yıllar önca yapılmış 5 kat üstü binaları bundan zarar görür. Bunun için çok geç olmadan acilen Belediyeler ve Çevre ve şehircilik müdürlükleri bu konuya el atıp bu binaların ya kolon güçlendirilmesini yapmaları yada risk taşıyanları da yıkması lazım” ifadelerini kullandı.

3 kuşak örnek teşkil ediyor

İş hayatına dair de konuştuğumuz Yunus Çelebi  “Benim bu günlere gelmemi sağlayan dedem,babam ve tüm aileme sonsuz teşekkür ediyorum. Onların sayesinde bu gün buradayım. Ve bu Vatanımız için eğer bir nebze faydam olursa bununla da gurur duyarım. Ülkemizin yer altı kaynakları çok keşke bunu bilinçli kullana bilsek. Ama doğaya ve çevreye zarar vermeden. Biz Tüm Türkiye olarak el ele verirsek emin olun açamayacağımız hiç bir engel yok. Bu ülke bizim ve bize bizden başka dost yok” dedi. İRFAN DEMİR