İlk Adım Halep ve Şam’a
Planlanan ilk şubelerin Halep ve Şam’da açılması bekleniyor. İlerleyen süreçte hem kamu hem de özel Türk bankalarının devreye girmesi gündemde. Bu girişim, Suriye'nin kuzey ve kuzeybatısında döngüsel ekonominin canlanmasına, para transferlerinin kolaylaşmasına ve KOBİ’lerin desteklenmesine katkı sağlayacak.
Ekonomik Fırsatlara Karşın Hukuki Zorluklar
Ancak projenin önünde ciddi zorluklar var. Uzmanlar, Suriye’deki hukuki çerçevenin belirsizliği ve uluslararası yaptırımların varlığının bu projeyi riskli hâle getirdiğini belirtiyor. Ekonomist Younes Kerim, merkez bankasına yönelik yaptırımların, faaliyet izni almış bankaları bile cezalandırabileceğini söyledi.
Türkiye’den Siyasi ve Ekonomik Güvence
Buna rağmen Ankara’nın bu adımı, Suriye’deki yeni hükümete verilen siyasi ve ekonomik desteğin açık bir göstergesi olarak görülüyor. Türk yatırımcılar ve Suriyeli iş insanları, Ziraat Bankası aracılığıyla ticaretlerini daha güvenli ve düşük maliyetle yapabilecek.
Uzmanlar Uyarıyor: Hukuki Altyapı Şart
Finans uzmanı Dr. Firas Şaabu, böyle bir adımın yeni yasalar ve düzenlemeler olmadan sağlıklı şekilde yürüyemeyeceğini belirtiyor. Ayrıca bankanın Suriye lirası üzerinden çalışıp çalışmayacağı, merkez bankasına mı yoksa bağımsız bir yapıya mı bağlı olacağı gibi sorular da henüz yanıtsız.
SWIFT Sistemi ve Alternatifler
Suriye’deki bankacılığın önündeki en büyük engellerden biri de, uluslararası SWIFT sisteminin hâlen devre dışı olması. Bu sistem olmadan uluslararası para transferlerinin gerçekleştirilmesi neredeyse imkânsız. Türk araştırmacı Abdullah Süleymanoğlu, bu nedenle Ziraat Bankası girişiminin şu aşamada “sınırlı fayda sağlayacağını” belirtiyor.
Ancak buna rağmen, PTT'nin Suriye’nin kuzeyindeki mali hizmetleri, bu tip girişimlerin halk ve insani yardım kuruluşları nezdinde başarıyla uygulanabileceğini gösteriyor. Uzmanlar, Ziraat Bankası’nın Suriye’ye girişiyle birlikte, ticaretin, yatırımın ve finansal işleyişin canlanabileceği görüşünde.
