Sibel Tatar kimdir, kimin eşi, ne iş yapıyor, kaç yaşında ve nereli? KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi olan Sibel Tatar, girişimci kimliği ve sosyal sorumluluk projeleriyle dikkat çeken bir isim. İşte, Sibel Tatar’ın hayatı ve kariyerine dair merak edilen tüm detaylar!
Sibel Tatar Kimdir ve Kaç Yaşında?
Sibel Tatar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin başkenti Lefkoşa’da dünyaya geliyor. Çocukluk ve gençlik yıllarını burada geçiren Tatar, ilk, orta ve lise eğitimini Lefkoşa’da tamamlıyor. 1984 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazanarak hukuk eğitimi için Türkiye’ye gidiyor. 15 Ekim 1988’de Ersin Tatar ile evlenen Sibel Tatar, 1989 yılında hukuk fakültesinden mezun oluyor.
Şu an 55 yaşında olan Sibel Tatar, yalnızca bir avukat değil, aynı zamanda girişimci, sosyal sorumluluk projelerinin öncüsü ve kültürel değerlerin savunucusu olarak tanınıyor.
Sibel Tatar Nereli ve Hangi Eğitimi Aldı?
Sibel Tatar nereli? sorusu sıkça gündeme geliyor. Aslen Lefkoşa doğumlu olan Sibel Tatar, köklerine bağlı bir isim. Üniversite eğitimi için İstanbul’a gitmiş, hukuk diplomasını aldıktan sonra iki yıl Londra’da yaşamış. Daha sonra KKTC’ye dönerek hem mesleki kariyerini sürdürmüş hem de sosyal projelerde aktif olarak yer almış.
Sibel Tatar Kimin Eşi?
Sibel Tatar, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi olarak tanınıyor. Çift, 1988 yılında evleniyor. Sibel Tatar, eşi Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanlığı döneminde birçok sosyal sorumluluk projesine öncülük ediyor. Kadınların güçlenmesi ve kültürel mirasın korunması adına hayata geçirilen projelerde aktif bir şekilde yer alıyor.
Sibel Tatar Ne İş Yapıyor?
Sibel Tatar’ın kariyer yolculuğu oldukça etkileyici. Avukat olarak başladığı kariyerinde uzun yıllar farklı görevlerde bulunmuş. İstanbul Barosu’na kayıtlı olarak hukuk alanında çalışmalar yapan Tatar, aynı zamanda girişimcilik ve yöneticilik alanında da önemli adımlar atıyor.
2009 yılında Kanal T Yönetim Kurulu Başkanlığı ve Genel Müdürlüğü görevini üstlenen Tatar, 2014 yılında kendi iş yerini kuruyor. Dekoratif ev eşyaları ve tekstil ürünleriyle Kıbrıs halkına yenilikçi hizmetler sunuyor. Ayrıca Kıbrıs Türk Girişimci Kadınlar Derneği’nin onursal üyesi olarak kadın girişimciliğini destekliyor.
Sibel Tatar Hangi Sosyal Sorumluluk Projelerini Yürütüyor?
Sibel Tatar, özellikle kadın emeğini ön plana çıkaran projelerle adından sıkça söz ettiriyor. “Kozada: İpeğin Yeniden Doğuşu” ve “Keçada: Keçenin Yeniden Doğuşu” projeleri bu alandaki en önemli girişimlerinden.
Kozada Projesi: Akçay Güzelyurt’ta kurulan ipek böceği çiftliklerinde kadınların ürettiği ipeklerin dokuma ve tasarım süreciyle satışa sunulmasını sağlıyor. Ercan Havalimanı gibi stratejik noktalarda satışa sunulan bu ürünler, kadın emeğini kazanca dönüştürüyor.
Keçada Projesi: Koyun yünlerinin keçeye dönüştürülmesiyle başlıyor. Mehmetçik-Büyükkonuk bölgesindeki kadınlar, yerel motiflerle süslenmiş terlik, şal ve aksesuarlar üretiyor. Bu ürünler hem turistler hem de halk tarafından büyük ilgi görüyor.
Sibel Tatar, bu projelerle sadece üretim değil, aynı zamanda Kıbrıs’ın kültürel mirasını yaşatma misyonu üstleniyor. Bu girişimler, kadınların ekonomik bağımsızlık kazanmasını desteklerken, Kıbrıs kültürünü dünyaya tanıtıyor.
Sibel Tatar’ın Kadın Girişimciliğine Verdiği Önem
Sibel Tatar, kadın girişimciliğini neden destekliyor? Bu sorunun cevabı, onun projelerindeki vizyonda saklı. Kadınların üretime katılımını teşvik etmek ve onların ekonomik hayatta daha aktif rol almasını sağlamak, Tatar’ın öncelikli hedeflerinden. Bu amaçla Girişimci Kadınlar Kalkınma Kooperatifi’ne (Gİ-KA Koop) üyelikler teşvik ediliyor ve kadınların el emeği ürünleri geniş kitlelere ulaştırılıyor.
Kıbrıs Mutfağı Kitabı ile Kültürel Tanıtım
Sibel Tatar, Kıbrıs Mutfağı Kitabı projesiyle adanın geleneksel yemek kültürünü de tanıtmayı hedefliyor. Türkçe ve İngilizce basılan bu kitap, yerel lezzetleri uluslararası arenada tanıtıyor. Kitabın Amazon gibi platformlarda satışa sunulması için çalışmalar devam ediyor. Bu girişim, Tatar’ın kültürel mirası koruma ve tanıtma konusundaki hassasiyetini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Sibel Tatar’ın Girişimcilik ve Yönetim Deneyimi
Avukatlık kariyerinin ardından girişimcilik yolculuğuna adım atan Sibel Tatar, 2014 yılında kurduğu Pandora’s Trading Ltd aracılığıyla ticaret alanında da başarılı işler gerçekleştiriyor. Bu iş yerinde ev tekstili, dekoratif eşyalar, mutfak malzemeleri gibi birçok ürünü Kıbrıs halkına sunuyor.
Ayrıca 2009 yılında başlayan Kanal T Yönetim Kurulu Başkanlığı görevinde edindiği deneyimler, onun yönetim becerilerini pekiştiriyor. Tüm bu kariyer adımları, Sibel Tatar’ın ne kadar çok yönlü bir lider olduğunu gösteriyor.
Sibel Tatar’ın Öncülüğünde Hayata Geçen Diğer Projeler
- Bellapais Inner Wheel Kulübü: 2018 yılında kurduğu bu dernek, birçok sosyal sorumluluk projesine imza atıyor. Özellikle kadınların sağlığı ve eğitimi üzerine odaklanan projeler dikkat çekiyor.
- Dilek Ağacı Projesi: Binlerce öğrenciye ulaşan bu proje, Tatar’ın eğitime verdiği önemi yansıtıyor.
- Kıbrıs’ın Öncü Türk Kadınları Kitabı: 78 öncü kadının hikayesini anlatan bu eser, Tatar’ın kadınların başarılarını ön plana çıkarmaya yönelik çabalarının bir göstergesi.
Sibel Tatar’ın Aile Yaşamı
Sibel Tatar, iki kız çocuğu annesi. Eşi Ersin Tatar ile birlikte aile değerlerine sıkı sıkıya bağlı bir yaşam sürdürüyor. Hem ailesine hem de kariyerine başarıyla zaman ayıran Tatar, modern bir rol model olarak öne çıkıyor.
Sibel Tatar’ın İngilizce Bilgisi ve Yurtdışı Deneyimi
Sibel Tatar, iyi derecede İngilizce biliyor. Bu dil becerisi, onun yurtdışı bağlantılarını güçlendirmesinde büyük bir avantaj sağlıyor. Londra’da geçirdiği iki yıllık süre boyunca, Kıbrıs Türk Kültür Derneği’nde aktif bir rol alarak çeşitli projelerde yer alıyor. Bu deneyimler, Tatar’ın uluslararası bakış açısını genişletiyor.
Sibel Tatar MasterChef Programına Konuk Oldu
TV8 ekranlarında yayınlanan MasterChef yarışmasının Kuzey Kıbrıs’ta gerçekleştirilen çekimlerine konuk olan Sibel Tatar, burada hem misafirleri ağırlıyor hem de Kıbrıs mutfağı hakkında bilgiler veriyor. Programın bu bölümü, Sibel Tatar’ın sosyal sorumluluk projelerine olan katkılarını ve Kıbrıs’ın kültürel değerlerini bir kez daha gündeme taşıyor.
