İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

GELMEYEN RAMAZAN

YAYINLAMA:

Ruhumuzu besleyerek, ağzımızdan güzel sözler çıkmasına dikkat ederek bu güzel ayı güzel şekilde yaşamaya gayret ediyoruz. Ancak bu ay Türkiye’deki İslam düşmanları tarafından da dört gözle bekleniyor. Her konuşma didik didik ediliyor ve oruç tutan insanları incitmek için fırsat aranıyor. Televizyondaki dini içerikli konuşmalar ve dini danışmanlık veren telefon hatları bu konudaki can simitleridir. Mesela? Oruç tutmayan günah işlemiş olur mu? Evet. Günahkarlar günahlarının cezasını çekmek üzere cehenneme gidecekler mi? Evet. Fetva hattı dedi ki oruç tutmayanlar cehennemde cayır cayır yanacak. Bu elbette her iletişim mecrasının içinde barındırdığı riskleri de gösteriyor ama esas olarak Ramazan gelmeyen gönülleri de gösteriyor.

Ramazan ayında bu sene de manevi iklimi bozmak için uğraşacaklar. Buldukları her vesilede İslam’a olan kinlerini bazı Müslümanları eleştiriyormuş gibi yaparak devam ettirecekler. Yakında oruç tutmayan kişilere yönelik saldırılardan da söz edilir. Bu bir Ramazan düşmanlığı geleneğidir. Ramazan ayında çıkan her kavga muhakkak suretle oruca ve Müslümanların tahammülsüzlüğüne bağlanır. Maksat mübarek ayı zehir etmek. Siz onlara uymayın.

Televizyonlardaki Ramazan temalı reklamların dışında bir araya gelip Ramazan’ın hazzını yaşayacağımız ortak mekanlarımız olsa, sevindirsek birbirimizi. Ne münasebet canım, en fazla oruç tutarız, son saatlerinde de hep birlikte kalplerimizi kırarız. Yoksa sadece midemize değil ağzımıza ve parmaklarımıza da mı tutturmalıyız orucu. Ağzımızdan ve klavyemizden çıkanlara da mı dikkat etmeliyiz. Sanırım evet.

Sadece İslam düşmanları değil Ramazan’ın gelmediği yürekler. Bazı kişiler insafı yerlere bırakarak Ramazan’ı yaşayabileceğini sanıyor. Ne fena bir yanılgı. Suriyeli üç çocuklu bir aileye ev arıyor üç Türk kadın. İsteseler, oturdukları yerde bir daire bulabilirler. Ama eşini şehit vermiş kadın ailesinin diğer üyeleriyle yakın olmak istiyor. O nedenle varoş sayılabilecek bir yerde oturmak istiyor bilhassa. Ev fiyatları merkezi yerdekilerle aynı ve ama Suriyelilere ev vermiyoruz diyor ev sahipleri. Araya girip durumu açıklıyoruz ve evin kirasıyla ilgili bir sorun yaşamayacaklarına ikna ediyoruz ama verilen cevap aynı: Suriyelilere kiraya vermiyoruz. Ramazanınız mübarek olsun efendim, iyi günler.

Ramazan ayının ancak hak eden kişilere nasip olduğunu düşünüyorum. Tıpkı namaz gibi oruç da bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa eksik kalıyor demektir. Dört haftalık bir sabır imtihanının içindeyiz ve evet Ramazan bazen hiç gelmez. Ramazan’ın gelmesi için önce iyi niyetin, insafın ve merhametin kapımızı çalması gerekir.

Bu sayede Ramazan bir toplum olarak bizim içimizde yaşamış diyebiliriz. Bizimle konuşmuş ve bizi sarmalamış diyebiliriz. Bizi dönüştürmüş diyebiliriz. Diğer türlü benlik çölümüzde gördüğümüz bir seraptan başka bir şey olmayacaktır.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...