İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Kibar

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Kendini başkalarından farklı ve büyük gören kişi giyimden, kuşama ve yaşadığı mekâna, 
aldığı eğitimden okuduğu kitaba, içtiği sudan yediği yemeğe, hatta farklı (DNA’dan)soydan geldiğini ima etmekte.
Bilimleri kenara koyalım, neden? Çünkü günümüz devlet yönetiminde “bilim” itibar görmeyip, bilim dışı, bilinmeyen, gaip ve gizemli olan itibar görüp muteber olmakta. 
Oysa bilinen dört kitapta “Âdem” den gelindiği belirtilir.
“Âdem” in soyundan geliniyorsa kimse birbirinden üstün değildir.
Soy veya gelinen köken aynı ise peki kim kimden üstün?
Dün olduğu gibi bugünde birileri kendilerini hala değerli, seçkin ve seçilmiş olarak görmekte.
Bu da yetmiyor nazik, şık, görgülü dahası Arapçadan dilimize giren ve hala da kullandığımız “kibar” kelimesine yakışır vakur tavır sergilemiyor.
Bununla yetinmiyor onunla içselleşip bütünleşiyor.
Görüntüsüyle şıklığıyla zarafetiyle  seçkin olduğu görüntüsü verirken,Düşünce, davranış ve duygu bakımından ona uygun düşmüyor.
Yani “şık”(güzel) olmuyor!
Kibar olan davranış, düşünce ve duygu bakımından zarif ve nazik olurken hem görüntü hem de içsel olarak bilgili ve güzel insana yakışır hal ve tavır sergiler.
Kibar olan kişi insana, topluma ve  doğaya saygılıdır, kolayca hiddetlenmez, 
seçildiği, atandığı ve sorumluluk aldığı görevde böbürlenmez, büyüklenmediği gibi ukalalık yapmaz.
Kibar hal ve davranışıyla saygın, vakur ve seçkindir.
Birileri şık elbiseleri içinde, bulunduğu şatafatlı makamında kibarlık adı altına saldırgan olup, hakaret etmekte, ağzından bir çift güzel laf çıkmayıp kibirli olmakta.
Kendini herkesten üstün görerek hırs ve bencilliğini ortaya çıkarmakta.
Mağrur ve mütekebbir de denilir “kibirliye”.  
“Kibirli kendinden de habersiz,
Güneşten haberi olmayan buz gibidir.” 
Mağrurluk ve mütekebbirlik insanın doğasında var olup ilkel duygulardan biridir.
Bunu eğitimle en aza indirebiliriz,
Ama başaramayınca burnu havada, kibarlıktan nasibini almamış kibirli  denmemize neden olan duygudur.
Zekâ oranı düşük insanlarda bu durum sık görülmekte.
Kibarlıktan nasibini almamış kişilerden kibarlık bellemek öküz altında buzağı aramak gibidir.
Zorlu, can sıkıcı, sıkıntılı, bunalımlı bir o kadar katliamları, savaşları yaşarken kibirli yöneticilerin patavatsız sözleri, yapıcı değil yıkıcı kırıcı konuşmaları, dostlarını arkadan hançerlemelerini gördükçe sorgulamaya başlar kişi. 
Hani çağdaştık, medeniydik ve kibardık yoksa cahiliye devrinin kibirliliği ve mütekebbirliği mi üstümüze çöktü?
 

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...