İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Eski kuşak, yeni kuşak ve farklılıklarımız

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Hepimizin zaman zaman kendi kuşağımız ile bizden sonraki kuşağı karşılaştırdığımız, eleştirdiğimiz oluyor. Bazen birbirimizi hiç anlamadığımızı düşünebiliyoruz. Bizimle bizden önceki kuşak arasında da vardı farklılıklar, bizimle, bizden sonraki kuşakla da devam ediyor, etmeye de devam edecek.
***
Amerika’da, 1946-1964 yılları arasında doğan kuşak, BB(Baby boomer) olarak tanımlanıyor. 
1946-1964 yıllarında doğan insanların;
-Delinen pantolonlarına yama vurmaları,
-Sökülen ayakkabılarını dikmeleri,
-Patlayan futbol topunu sağlamlamaları,
-Bozulan radyoyu tamir ettirmeleri, sırf yokluktan değildi. Sadece tutumluluktan da değildi. Onlar bunları yapmakla, kendinden sonraki nesile çok önemli bir mesaj veriyorlardı.
Onlara;
-Eşleri ile araları açıldığında, alternatiflere yönelmeden aralarını düzeltmelerinin mümkün olduğuna,
-Çocuklarıyla aralarına kara kedi girdiğinde bu durumun vakit geçirmeden telafi edilmesinin gerektiğine,
-Arkadaşlarıyla, komşularıyla, dostlarıyla bağları koptuğunda, yenilerini aramakla vakit kaybetmeyip, aralarındaki bağları tekrardan bağlamalarının kaçınılmaz olduğuna, müthiş bir örnek olması için, onların böyle bir yetenek geliştirmeleri için onlara “prototip” olmaya da çalışıyorlardı.
*** 
Yani bir yandan yeni neslin; 
Onarıcı, telafi edici, tamir edici, arabulucu özellik kazanmasına önayak oluyorlardı.
Onların bu çabalarının “çaresizlikten”, “yokluktan”, “fakirlikten”, “cimrilikten” ileri geldiğini düşünen 1965-2000 kuşağı olan “X” ve “Y” nesli, bu sinyali alamadı.
“Z” jenerasyonu da bu atıcı, değiştirici, vazgeçmeye hazır, çabuk sıkılan neslin özeti olarak hayata girdiler.
***
Bu nedenle yeni kuşak nesil;
-Aşırı alıngan,
-Aşırı özgürlükçü,
-Kendi ne kadar verdiğini değil de, ne kadar aldığını önemseyen,
-Eşiyle bozuştuğunda, arkadaşıyla atıştığında,
-Komşusuyla kavga ettiğinde ortamı yumuşatmayı, aralarını düzeltmeyi, barışabilmeyi düşünemediğinden, beceremediğinden, onları değiştirmeyi  seçmek gibi stratejik bir hatanın içine düşebiliyor.
Söz gelimi;
-Bana arkadaş mı yok?
-Bana komşu mu yok?
-Hiç sorun değil, elimi sallasam ellisi,
-Darılırsa darılsın… gibi, “sanal efelik” taslayarak fıtratını bozabilmektedir. Bu nedenle önceki kuşak onlar için; “Nereden türedi bu nesil?” diyerek hayretini ifade etmek zorunda kalabiliyor. Yani onların beceriksizliğine vurgu yapıyor.
Galiba;
“Tamirciliği” unutan yeni kuşağı gelecekte zor günler bekliyor…
***
Bugün bir arkadaşımdan gelen mesajda yazılanları aktardım size. Yazıyı kimin yazdığını bilemiyorum o nedenle ismini belirtemedim. Hiç yorum katmadan olduğu gibi aktardım.  
Sevgiyle kalın
 

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...