İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Vicdanın var mı?

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

İnsani değerlere sahip olan kendi hakkını korurken başkalarının haklarını da     gözetmeli.
Mert,
merhamet,
adil,
hak gözeten,
yardım sever,
paylaşmak ve acımak insana özgü bir davranış.
“Güzel insan” değerine sahip olan, içinde bulunduğu toplumsal yapıda koşullar ne olursa olsun kendini kaybetmeden sabırla metanetli doğru tavır almasını bilendir.
Yaşamda var olan kötülük,
ikiyüzlülük, iğrençlik,
ihanet, işkence,
namertlik insani değerleri olmayan
bencil ve ikiyüzlü elbette var.
Bir söz vardır “komşun açken sen tok yatar mısın?”
Ama komşun neden aç ve sen neden     toksun bunu sorgulayabilir misin?
Bir ülke hem işgal edilip hem de maddi ve manevi baskı yapanlardan merhamet dileyebilir mi?
Bir ülke maddi ve manevi acıdan işgal edilmiş ama yöneticileri yurttaşlarına “misafirlerimizi” üzmeyin ne istiyorlarsa verin diyebilir mi?
Bir ülke ki işgale karşı çağının devrimci direnişini gösterirken yüz yıl bile geçmeden işgalcileri geri çağıran bir iktidar tarafından yönetilebilir mi?
Öyle bir yönetici ki ülkesinde yapılan işkence, katliam, talan, yalan ve çalmalara tüm duyularını tıkayıp başka ülkenin sorunlarına sahip çıkıyormuş gibi duyularını açıyorsa,
Öyle bir yönetici ki ülkenin önemli kamu kurumlarını satıp sattıklarından para karşılığı hizmet alıyorsa,
Asker ve polisin dış ve iç güvenlik sorumluluğu yerine,
öğrenciye, işçiye, memura, çiftçiye, emekliye, esnaf ve iş insanlarına
dahası haklarını isteyen yurttaşlara
Cezaevlerinde politik tutsaklara,
üzerlerine gaz bombaları atılıp su sıkılır ve orantısız güç kullanılırken,
ülkesindeki olaylara kayıtsız ve bir o kadarda ilgisiz olan yönetici“vicdan” sahibi midir?
Komşusu açken, ülkesinde açlık ve yoksulluk diz boyu açmışken, işkence ve katliamlar olurken tüm duyularını kapayanların  “vicdanı”  var mı?
Çalışanın alın teri kurumadan hakkı verilmeli diyen ama hakkını vermeyen,
Haktan, hukuktan ve emekten yanayım deyip hak vermeyen,
Çalışanlar dışında emekli ve öğrenci gençliğin sendikal örgütlenmesini yasaklayanın kamu(toplumsal) “vicdanı” var mıdır?
Devlet malı deniz diyerek kamu imkânlarını insafsızca israf etmek ve birilerine gelir sağlamak hangi vicdana sığar;
Adil ve insaflı davranmayan,  hak gözetmeyen,
güç bende deyip muhalifi ezen
Tüm bu vicdansızlığa rağmen ramazan ayında iftarını asgari ücrete talim ettirdiği yurttaşın evinde açarak şov yapmak,
Eski elbise ve eşyalarını vererek,
Bağış yaparak,
lokma ve hurma dağıtarak
vicdanını rahatlatabilir mi?
Evet, eşitsizliğin, yoksulluğun, yolsuzluğun, israfın, kötülüğün yeniden, yeniden üretildiği günümüz sisteminde ve ülkemizde “kamu vicdanından”, “hukuk vicdanından” dahası
İnsan evladı olarak “v i c d a n d a n” söz edebilir miyiz?

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...