İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Zararlı toplum örgütü

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

El alem ne der?” bildik bir soru..
Cevabını bilen var mı diye sorsanız? işte orasını kimse bilmiyor..
Bu cümlenin arkasına sığınarak yapılanları hata olmasa da hata olarak görmeyi ve bunu bize aktarmayı kendileri için çok büyük bir görevmiş gibi streslerini az yaşatmadı bize büyüklerimiz…

“El alem ne der?
Sizce bu cümle çoğu yerde ufkunuzu daraltmadı mı?
Bu soruyu soranlar, karşılarında duran şahısların düşüncelerinin başa bela olan el alem ne der sorusu Akılları bulandıran, farklı fikirlerle gelişen insanların boşluklara itildiğine şahit olmamak, belki de yeniliklere olan düşmanlıktan yada korkudan söylendiğine inanırım bu cümlenin..
Farkında olmadan üzerimizde hiçbir vesayet hakkı olmayan insanlara bu hakkı tanımıyor mu bu cümle.
Kendi irademizin yok olmasının en önemli sebebi ve toplum baskısının yanlışlığının temelini oluşturuyor aslında.
Peki sizce aştık mı bunları?
Hislerimize kilit vurulmasına ön ayak olarak duygularımızı, düşüncelerimizi birkaç kelimeden oluşan soruya teslim eden, belki de hayatımızda büyük kayıpların oluşmasına neden olan toplum baskısının esiri büyüklerimizi affetmek bize düşmese de uyarmak yada doğruya yönlendirmek görevimiz olsa gerek diye düşünüyorum..
hayatı içerisine sığdırmaya çalıştığınız birkaç kelime sizi ve yaşadığınız hayatı içerisine sığdıramayacak kadar küçük olduğunu biliyorum..
Onun için de bırakın şu el alem ne der tanısını, hayatınızı perişan etmeyi de. Mantıklı hareket etme yolunda yürümeyi seçin..
Kendi düşüncelerinizle hayatın yaşamaya değer olduğu kanaatinde olun. Unutmayın ki yapmış olduğunuz hatalarınızın sorumluluğu bir tek size aittir. Sizin yaşamakta olduğunuz hayat hiçbir zaman el alemi ilgilendirmez. Ahlaki ve vicdani tutum içinde olduğunuz sürece bilin ki sizin hayatınız iyisi ile kötüsü ile size aittir.
El alem’i dinlemek yerine yüreğinin sesini ve sevdiğin insanların sevgisini hissederek hayatına yön verebilirsen İşte o Zaman mutluluk güneş gibi yükselir seni aydınlatır, karanlıkta kalmazsın Cavit ÇAĞ’ın dediği gibi ”EL ALEM NE DER” denilen zararlı toplum örgütünün Saldırılarından korunmak için ”Kim ne derse desin, umurumda değil” Felsefesine sahip olmalısın. Aksi durumda huzur ve mutluluk Kaf dağının ardında kalır.

Bu günün hikayesine gelelim şimdi.

Gece denizde fırtına çıkınca, deniz yıldızları sahile vurmuşlar.

Bir genç, deniz yıldızlarını teker teker alıp tekrar denize atıyormuş. Yanına bir ihtiyar yaklaşmış. Yüzlerce metre uzunluğundaki sahili göstererek :

Evladım, sahil çok uzun ve deniz yıldızları da sayılamayacak kadar çok. Sen, bu kadar deniz yıldızından kaç tanesini denize atabileceksin ve ne değişecek? demiş.
Genç adam önce sahili sonra ihtiyarı süzmüş.
— Haklısın, demiş ve eline aldığı bir deniz yıldızını ihtiyara göstererek eklemiş :
Ama bunun için çok şey değişecek…


Vesselam

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...