İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Tarih kahramanları yazar korkakları değil!

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Kaleme alırken zorlandığım yazıyı 36 şehidimizin her damla kanını, annelerin döktüğü gözyaşlarını ve ağıtları taa ciğerimden his ederek yazdım.

Bugün 28 Şubat’ı ikinci kez yaşamış olmanın acısını yaşıyoruz.

Post modern darbenin yıl dönümü ile beraber yüreğimize 33 tane Mehmetçiğimizin acısı düştü.

Ne demiş bir şehit annesi "Pişen helva sizin ocağınızda pişmediği sürece tadı size hep tatlı gelir."

O helvanın ne kadar acı olduğunu en iyi ocağın sahibi olanlar bilir.

Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar, şehit yakınlarına sabırlar diliyorum.

36 askerimizin geride bıraktığı yetim çocuklar, dul eşler, gözü yaşlı anne, babalar ve kardeşler

"Şehitler ölmez aşıklar ölmez." demiş. Biliyoruz ki,

ölen bedenler değil umutlar, hayaller, yarınlar ve yarım kalan hayatlardır.

Bir Anne düşünün imkan varmı ki evladını gözünün nurunu unutsun, bir baba düşünün veliahtım dediği gözünden sakındığı evladı yok artık onun için gece ile gündüz arasında ne fark kalır. Bir çocuk düşünün artık baba diyemeyecek sarılamayacak sırtını verebileceği bir Çınar ağacı atası olmayacak. Okulda sokakta düğünde acı ve tatlı hiçbir günde babası artık yanında değil. Bir kız evladı düşünün ağladığında babasına koşamayacak, gelin olduğunda telli duvaklı bir yanı hep eksik kalacak.

Düşünün o baba yok artık!

Bir eş düşünün evinin direği yıkılmış, yüreğine ateşler düşmüş. Hayatı dert ortağı artık olmayacak kaç gece dayanır ki buna o ev yuva olmaktan çıkıp harabeye dönüşür. Yüce Allah hepsine sabırlar versin.

Şimdi tüm bunlara sebebiyet veren sadece Suriye ve Esed dersek yanlış olur bence. Çünkü o madalyonun birde arka yüzü var. Suriye’yi bu hale getirmek ve oradaki pastayı yani petrolü ve yer altı kaynaklarını paylaşmak için sırtlan gibi bekleyen ABD ve Rusya var.

Suriye müslüman bir ülke Irak’ta öyle değil mi?

Şöyle bir bakınca uzaktan görüyoruz ki hep olan müslümanlara oluyor. Ölen hep biziz tarih sahnesinden çok geride kaldık bizim atalarımızın dünya sahnesinde sözleri bile ülkeleri ürkütmeye yeterdi tekrar tarih sahnesinde yerimizi tekrar almalıyız. Bunun içinde gerekiyorsa en büyük bedelleri ödeyeceğiz.

Ama artık bir İslam Birliği kurulmalı biz sırtımızı ABD veya Rusya’ya veremeyiz bunlardan bize dost olmaz!

Arakan, Somali, Irak, Suriye, İran, Arabistan, Türkmenistan, Azerbaycan, Kosova gibi... 65 ülkeye bölünen Osmanlı gibi yine yeniden tarih sahnesinde yerimizi almamız. için tek bilek tek yürek olmalıyız.

Artık yeter!

Suriye’de göç eden kimler bir bakın en başta ölüm yolculuğuna çıkan çocuklar değil mi!

Denizlerde boğulan hep bebekler kadınlar değil mi?

Kadınlar çocuklar eyvallahta gençler eli silah tutan Suriyeliler nasıl kaçıyor esaret altında kalmayı kabul ediyor anlamak imkansız. Gönder çocuklarını, kadınları, yaşlıları sonra savaşın gerekiyorsa vatanınız için. Siz kaçarken hiç birşey almadınız belki ama dün 33 ailenin evindeki neşeyi çaldınız, yarınlara olan umutlarını çaldınız. Oysa vatanım vatanım diyen sizler olsaydınız bugün herşey farklı olabilirdi. Ama olmadı!

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...