İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

İçinde saklı

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Zaman zaman hayatımızı kolaylaştırmak adına püf noktalara dair bilgileri okur, aklımızda tutmaya çalışırız. İşte onlardan biri de; ‘Karadutun mor lekesi nasıl çıkar?’

Bir çoğumuzun çıkmayan lekesini göze alarak yediğimiz, bir çoğumuzun da lekesinin çıkmamasından sebep uzak durduğumuz ve en önemlisi de çocuklarımızı uzak tuttuğumuz bir meyvedir karadut.

Her sene bir çoğumuzun lekesinden korkarak elimizi bile sürmediğimiz için karadutlar dalında kurur gider maalesef. Oysa özellikle koronalı bu dönemde en çok ihtiyacımız olan içerdiği yüksek antioksidandan dolayı her türlü virüse karşı kalkan oluşturacak bağışıklık sistemimizin temel taşlarından birisidir. Rengi gibi kan yapıcı ‘Demir’, vücutta en çok bulunan ikinci mineral olması nedeniyle, inanılmaz işlevlerde önemli rol oynayan, hücredeki tüm enerji döngüsünü sağlayan ‘Fosfor’ ve vücudun asit dengesini sağlayıp sinir sistemini ayakta tutmaya yarayan ‘Potasyumdan’ zengindir. Kısacası ağız ve diş sağlığından sindirime, kan basıncının dengelenmesinden pıhtılaşmasının önlenmesine, kalp ritminden kan şekeri dengesine kadar vücuttaki temel hayati faaliyetlerin gerçekleştirilmesinde büyük önem taşıyan bir meyvedir. Böylesi muhteşem özelliklere sahip bu meyvenin üstelik şimdi tam mevsimi.

Ayrıca çok ilginçtir ama diğer tatlı meyvesi olan ağaçlara oranla tek böcek ve sinek yapmayan organik bir tür bitkidir. Ancak karadutun öyle inatçı bir lekesi var ki ellerimizden dahi çıkaramayız. Meğer lekesini çıkarmak için suya bile ihtiyacımız yokmuş. Allah, doğayı o kadar muazzam bir denge içinde inşaa etmiş ki uzaklarda aramaya hiç gerek bırakmamış. O mucizevi meyvenin lekesinin tek çaresini kendi ağacının içine gizlemiş. Karadutun lekesini yine karadutun kendi ağacının yaprağından başkası çıkarmıyormuş.

Her insan da bir ağaç gibidir aslında; kökleri insanın yere basan ayaklarını, gövdesi insanın bedenini, dalları anten misali algısını, yaprakları düşüncelerini, meyvesi ise yaşadıklarını temsil eder. Yaşadığımız sıkıntıyı hafifletecek de yok edecek de düşüncelerimizdir. Her derdin dermanı tıpkı karadutun ağacı gibi kendi yapraklarında saklıdır.

İlkeli söz; Babanız hayattaysa sımsıkı sarılıp yanağına kocaman bir öpücük kondurun, uzaktaysa sesini duymak için babalar gününü beklemeyin..

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...