İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Çekmediğimiz derdin türküsü

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Mutlakıyet, I. Meşrutiyet, II. Meşrutiyet, Cumhuriyet… Tek Parti Dönemi, çok partili hayata geçiş; darbeli yönetim, demokrasi, kuvvetler ayrılığı…

Sahi, Türkiye’deki son yönetim sisteminin adı neydi?

Partili Cumhurbaşkanlığı Hükmetme Sistemi”

Ne demişti rahmetli Neşet Ertaş:

Biz çekmediğimiz derdin türküsünü yakmayız.”

İşte tam da bu noktada gel de eli kulağa atma!

Ben Feleğin Tatlı Günün Görmedim
Her Zaman Ağladım Bir Dem Gülmedim
Aktı Gitti Göz yaslarım Silmedim
Silmeden Usandım Yaş Yaş Üstüne”

İnsanlık tarihinden bu yana bilinen bütün doğruların değiştiği ölümle, oyunu beraber yaşandığımız bir dönemdeyiz. Sahip olduğumuz en insani davranış ve duygulardan ölümle hastalıkla korkutarak uzaklaştırmaya çalışıyor birileri bizi. Dokunmak, yaklaşmak, sarılmak sevmek, öpmek, kaynaşmak yasak.

Düşünün, dünyanın en güçlü liderleri COVİD 19 belasından kendilerini bile koruyamazken halklarını onlarca yüzlerce kural-yasak koyarak korumaya çalışmaları size ne kadar mantıklı geliyor.

Bizde farklı sanmayın beterin beteri şeyler yaşıyor gibiyiz..

Her gün ilgili makamlara İç işleri bakanlığından genelgeler gidip duruyor ama iç işleri bakanı korona’ya yakalandı bir tek o mu hükümetteki bakanlar, millet vekilleri, belediye başkanları, bürokratlar say sayabildiğin her makamı…

Hayat durdu beyler farkında mısınız…

Tedbir niyetiyle kapansın dediğiniz kapılarda çalışanları Allah’a havale edip karınlarını laga lugalarla, temennilerle doyuruyorsunuz.

Olmaz olmaz… Tutmaz bu iş….

Çok büyük mucizeler yaşıyoruz. Öylesine kapsamlı ve öylesine inanılmaz mucizeler ki gözler kamaşıyor, gönüller duyduklarıyla ferahlıyor. Mucizeler ki ne mucizeler! Haydi! Batan geminin malları bunlar! Yetişen kapıyor, yetişemeyen…  Kusura bakmayın, son mucize karşısında öyle çok şaşırdım ki saçmalamaya başladım. En iyisi anlatayım o zaman siz de hak vereceksiniz.

Biliyorsunuz, koronavirüs nedeni ile bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de bir büyük ekonomik kriz yaşanıyor. Yaşanan ekonomik krizle birlikte işsizlik artıyor; ama bizde işsizlik azalıyor. İşte mucize bu! Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre her ay işsizlik biraz daha azalıyormuş.

Düşünün şu salgın döneminde dünyada işsizliği düşüren yegâne ülkeyiz.  Anladınız değil mi şaşkınlığımın sebebini?

TUİK verilerine göre son bir yılda ülkemizde 975 bin kişi işini kaybetmiş, çalışma çağındaki nüfus bir milyon 139 bin kişi artmış; ama işsiz sayısı: 456 bin azalmış…

Kim ne derse desin! Vallahi mucize bu, billahi mucize(!)

Biz çekmediğimiz derdin türküsünü yakmayız.” demişti Neşet Baba…

Ben başlıyorum

Sanki terk edilmiş bir viraneyim

Her yanım dağılmış yıkılmışım ben

Üstüne basılan taşlar misali

Paramparça olmuş dağılmışım ben,

Üstüne basılan taşlar misali

Paramparça olmuş dağılmışım ben.”

VESSELAM

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...