İstanbul
Açık
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Vazgeçilmez olan kim?

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Gazetelerin arka sayfalarından bir haber;“Saplantılı âşık yeryüzünün en güzel ve en yakışıklı kişisi olduğunu iddia edip vazgeçilemez olduğunu sanıp, yüz vermeyen kızı darp etti.”

Oysa;

Gılgamış tüm aramalarına rağmen ölümsüzlüğü bulamadı.

Musa Firavun’un tüm oyunlarını boşa çıkardı ama sürgün edilmeyi durduramadı.

Nemrut’un zalimliğine İbrahim, Dehak’ın zalimliğine de demirci Kava önderlik etti sorunlar bitti mi?

Makedonyalı İskender, devasa ordusu ile Trakya’dan Anadolu’ya ve oradan Persleri hâkimiyetine alarak Hindistan’a kadar gitti ama doğanın yasasına karşı gelemedi.

Sezar ve Kleopatra’nın aşkları ve sevdası koca devletlerine rağmen bitti.

Üç kıtanın kıyılarını dalgalarıyla vuran Akdeniz’i bir iç deniz yapan Roma devleti sonsuzlaşamadı.

Ordusunda ki askerlerin adlarını tek tek bilen, askeri stratejinin babası sayılan Kartacalı komutan Anibal, Fillerle donatılmış ordusunun başında Roma’ya gitti. Anibal’in kendi stratejisini ve taktiklerini uygulayan Roma onu yendi.

Koca Roma devleti ikiye ayrıldı; Çin batıdan ve kuzeyden gelen akınlara karşı devasa büyüklük ve uzunlukta surlar yaptı aşılmadı mı?

Attila ordusuyla Roma kapısına dayandı, ölümüyle devasa büyüklükteki ordusu ve yönettiği topraklar bölünmedi mi?

Roma’nın Haçlı seferleri, Emevi ve diğerlerinin Cihat savaşları ile yaptıkları işgal, talan ve katliam neden ve niçin yapıldı?

Geçen yüzyılın ortasında Hitler’in Nazileri, Mussolini’ nin Faşistleri ve bunların bağlaşıklarının ırkçılık, milliyetçilik ve dindarlık adıyla yaptıkları katliamlar insanlığın toplumsal gelişi için mi?

ABD’nin savaşta atom bombası kullanarak yaptığı katliam hayırlara vesile mi oldu?

Hitler ve Mussolini’nin dostları İspanya da Franco, Portekiz de Salazar’ın iktidarını hatırlayan var mı?

Şili’de Pinochet, Arjantin de darbeci generaller, Filipinler’de Markos, Yunanistan da Albaylar cuntası, ülkemizde 12 Eylül Askeri Faşist Darbesi yapan generaller kimse bize dokunamaz yargılayamaz diyorlardı. Mevcut sistemin tüm korumacılığına rağmen yargılandı, sanık oldukları yargılandıkları iddianame görüldü. Mübaşir mahkeme kapısında “sanık 12 Eylül generalleri” diye duruşmaya çağırdı.

Mahallenin bıçkın delikanlısı karşılıksız sevdiği kıza ne kadar kur yapsa da içinde nefret ve kin var. Hatta dünden bugüne hemen her iktidara yönetime gelen kendisini bulunmaz “Hint kumaşı” sanmakta. Koltuğa oturan bir daha gitmez sanmakta kendini. Oysa tarihin tozlu rafları kendini “bulunmaz Hint kumaşı” sanan iktidar sahipleriyle dolu.

İktidara sahip olan egemen güçler topluma, “ekmek, emek, temel hak ve özgürlükler” için ne yaptı? Çalışanların geçim düzeylerini yükselti mi? Eğitim ve öğretim eşit ve ücretsiz mi? Sağlık parasız veriliyor mu? Kamu temel hizmeti olan iletişim, su ve kanalizasyon, elektrik, doğalgaz başta olmaz üzere diğer hizmetler neden yurttaşın ödeyebileceği makul düzeyde değil? Ülkede yaşayan yurttaşlar arasında başta inanç ve dil olmak üzere neden ayrım yapılmakta? Kendisine oy veren vermeyen arasında neden ayrıcalık yapılmakta? Kendisine biat edenler liyakate bakılmadan neden yetkilendiriliyor?

İlgili şahıslar tüm bunları çözmüş, sorunlar giderilmiş, maskeler dağıtılmış, aşılar olunmuş, asgari ücret değil azami ücret konuşulup, toplumsal yaşam yaşanabilir konumda ve kimse bencillik yapmıyor ve çemkirmiyorsa, insanlığın toplumsal yapısı ideal bir duruma getirilmiş ise bu durum bizim için vazgeçilmez olabilir.

Oysa toplumun sorunlarını çözmek bir yana daha da çözümsüzlüğe götürülüyorsa ve birçok insan bu durumda kendi canından bile vazgeçiyorsa, birileri çıkıp “ben vazgeçilmezim” nasıl diyebilir?

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...