İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Kitabını istediği gibi okuyanlar

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Adil olmayan bu dünyada, kararları akıllılar ve paralı olanlar verir. Uygulayıcılar ise sürü şeklinde yaşayan insanlardır.

Peki, oyunu kim bozar? Her zaman olduğu gibi halkın ta kendisi... Nasıl bozar? Bıçak kemiğe dayandığında ya da gizli planlar ortaya döküldüğünde.

İşte o zaman aslanların ortaya çıktığı ve farelerin kaçacak yer aradığı zamandır. Böyle zamanlarda ya bir devrim olur ya da iç kargaşa çıkar, yönetimler değişir.

Ülkelerin güç kayıpları ya ilimden uzaklaştıkları için olur ya da basiretsiz siyasetçiler iktidara hâkim olduğu zaman olur. Dünya siyaseti öylesine bir yalan içinde yönetiliyor ki hangi ülke lideri doğruyu söylüyor asla insanlar tarafından bilinmiyor.

Yer altı ve yer üstü kaynaklar, -birçok ülke tarafından- üzerinde yaşayan toplumun tamamına yansımayıp, sadece mutlu bir azınlığa hitap edecek şekilde dağıtılıyor.

Azınlığın çoğunluğa hükmettiği bir zamanı yaşıyoruz. Peki, bu yaşam hep böyle mi sürecek? Yani çoğunluk her zaman kuzu, azınlık ise her zaman kasap mı olacak? Kurbanı hangi güç belirliyor? Kim kuzu, kim kasap kim belirliyor? Tanrı mı yoksa tanrının yarattığı insanoğlu mu?

İşte yazımın konusu tam da burada gizli…

Eğer tanrı ise tanrının indirdiği dört kitapta da adalet, merhamet, eşitlik ve ilimi yaymak var. Peki, günümüz insanları neler yapıyor yani dünyayı ve parayı yönetenler, hayatımıza yön veren ilim insanları, iş insanları ve siyasetçiler…

Dünya nüfusu çok fazla diyorlar. İğnesi hazır virüsler çıkarıp insanları öldürüyorlar, iğne ve ilaç satıyorlar. Para baronları ise istedikleri ülkeyi bolluk, istemedikleri ülkelere ise yokluk ve savaşları yağdırarak dünya üzerinde satranç oynuyorlar. İş ve siyaset insanları ise insanları çok küçük bir maaşla yaşamaya hazırlarken ölümü gösterip sıtmaya razı ediyorlar.

Şükret yoksa bunu da bulamazsın diyerek fakirin sandalını hep sallıyorlar.

Eğer bir iş insanı, bir siyasetçi, bir ilim insanı, adalete, merhamete ve eşitliğe inanmıyorsa, Allah sabır versin o kitapları okuyup da idrak edenlere…

Kitabı istediği gibi okuyanlar, Kitabını okuyup idrak edenlere hükmediyor.

Adaletin olmadığı her yer bir gün çürür ve yok olur.

Adaletli bir dünyada yaşamak umudu ile…

Aklınızı açık tutun.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...