İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

DUBLAJ EŞLİĞİNDE BİR ÖNE İKİ GERİYE

YAYINLAMA:

Yıllar önceme kazınan bu anı Ali Babacan ile su yüzüne çıktı. Laf aramızda biri arkadan dublaj yapsa da uzun süreli olmaz bu gibi durumlar. Er yada geç perde arkasında dublajı yapan kişi deşifre olur ve ‘vayyy sen misin bizi kandıran’ diye hem öndeki hem de arkadaki büyük tepki alır!

Sizi bilmem ama şimdiye kadar ‘keşke hiç konuşmasa’ dediğim sayısız insanla karşılaştım ve başımı duvarlara vurma hissiyle kahroldum! Ve hatta ‘seni bize reva göreni, o koltuğa seni getireni, arkana takılıp seni şakşaklayanı Allah ala da susuz çöllere ata ve bir daha geri vermeye inşallah’ dedim sayısını hatırlamayacak kadar...
Kısaca kimi konuştukça devleşir kimi de konuştukça konfeti misali ‘puff’ diye savrulur gider...
Geçtiğimiz günlerde bir Güneydoğu gerçeği olan ‘kaçakçıların mayınlı alanı eşekler ile temizleme’ hatırlatmasıyla Ahmet Davutoğlu’nun riski yüklenmesi için nasıl oyuna getirildiğine değinmiştim ve yine aynı yazımda ‘yakında Ali Babacan analizim var’ demiştim. Haydi buyrun analize...

Ali Babacan’dan siyasetçi çıkmaz! İyi bir idareci, yönetici, müdür, danışman, ikinci adam, amir vs olur belki fakat lider olmaz! Hem olmaz hem de Babacan bunu istemiyor bence. Adamın her hali ‘Allah aşkına bi yakamdan düşün beni rahat bırakın’ ve daha fazlasını der gibi...
Babacan her haliyle mutsuzluğunu yansıtırken sanki biri de ‘mal da yalan mülkte yalan var birazda sen oylan’ diyor ve bir öne iki geriye ritmiyle Ali Babacan’a siyasette yön vermeye çalışıyor. Yön verirken de arka planda başka haritalar hazırlanıyor ve pazarlıklar yapılıyor gibi!

Elbette yeni particikler kurulacak ve oluşumlar boy gösterecek çünkü yeni sistem bunu mecburi kılıyor. Bol koalisyonlu günler önümüzde. Hem sağdan hem soldan, hem de ortadan irili ufaklı gelecekler. Ve hatta Kürt siyasetinde de yeni gelişmeler bekliyorum desem yine ‘aaaaa asla olmaz böyle bir şey’ tepkileri yükselecek hep bir ağızdan biliyorum fakat; olacak!

Tamam yeni sistem yeni oluşumları ve partileri mecburi kılıyor fakat ülke olarak biz buna hazır değiliz! Her ne kadar bir ayağımızı Avrupa’ya atıp gönlümüzü Feza’ya açsak da ‘tipik bir Ortadoğu ülkesi’ olduğumuz gerçeğini değiştirmez bu durum.
Güce aşık bir milletiz vesselam... Gücü, karizmayı, göz dolduran hitabeti, heybeti, kafa tutmayı ve tutanı seviyoruz. Bu sebepten diyorum ya Davutoğlu gibi Ali Babacan da bizde tutmaz!
Bunu demekle birlikte Babacan ve Davutoğlu arasına da kalın bir çizgi çekmek istiyorum. Babacan’ın kulvarı Davutoğlu’ndan çok farklı çünkü!
Babacan’ın şimdi yürüdüğü ‘yeni parti kurma yolu’ ileriki süreçte başka bir boyut kazanabilir gibi geliyor bana. Belki AK Parti bünyesinde yada başka bir yerde...

Ve tabi ki bu saatten sonra parti kurmayı düşünenler pek çok şeyi göz önünde tutmalı.
Azıcık tatlı, bolca sempatik, gerektiği yerde otoriter, heyt dedi mi oturtabilen-dokundu mu dindirebilen, yerine göre giyinmeyi bilen, güçlü göz teması kurabilen, yüzleri ve cümleleri unutmayan, işte ve sosyal işlerde kadına mesafe koymadan yan yana durabilen, aktif, modern, samimiyetin içine limon sıkmayan liderler tutar artık bizde unutulmasın...

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...