İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Bağırsaklar mı temizleniyordu?

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

“Benim Erdoğan’ın yanında olmam hem insani hem de islami görevdir.” diyen birinden bugün kurucusu olduğu AKP'yi "Öksürmenin zamanıdır, bağırmanın zamanıdır. 'Kral çıplak' demenin vaktidir" sözleriyle eleştiriyor olması kişinin geçmişte yaptıklarını unutmamız için geçerli bir sebep değildi.

Çünkü bizler sürekli yapılan hatalara yani “ne istediyseler verip“ sonra da kandırıldık denilmesine ve bütün bunlardan ders çıkarılmayıp sürekli aynı hataların tekrarlanmasından sıkılmıştık.

Kaldı ki hiç kimse;

Tehdit alıyorum diyerek devletin namusu Kozmik Odası'nın talan edilmesine vesile olunmasına.

Ergenekon vs Balyoz davaları için “Türkiye bağırsaklarını temizliyor” denilmesine.

Fetö teröristi için “pardon hemen alınmayın lütfen” Cemaat lideri muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi’ye şükranlarını sunmak ve onun için göz yaşı dökülmesine.

Ve;

Cemaatin Aksiyon dergisine verilen söyleşide “Düzmece delil ve gizli tanıklarla yürütülen Ergenekon ve Balyoz davalarında verilen kararlara destek veren ve o davada görevli yargıç ve savcılar için; “Onlara bütün Türkiye'nin, demokrasi adına büyük bir borcu var” diyerek fetö teröristinin hakim ve savcılarını kahraman ilan eder gibi beyanat verilmesine “canınız sağolsun” dememizi bekleyemez.

Demek ki Sayın Arınç’ın “İslami görev adına yaptım” dediği şeyler bunlardı.

Oysaki bizim bildiğim İslami görev “kul hakkı yememek ve yedirmemek, yalan veya yanlışlarla toplumu kandırmamak, kendinden olmayanı bertaraf etmemek, insanlara eşit davranmak ve en önemlisi de daha ağzı annesinden emdiği süt kokan çocukların kanlarıyla vatan yapılan Türkiye Cumhuriyeti Devleti toprakların parsel parsel satılmasına göz yummamaktır.

50 yıldır siyasetin içinde olan ve bunun son 20 yılını Akp Hükümetinin her kademesinde görev yapan biri nasıl oluyordu da kurucusu olduğu Ak Partiyi 20 yıl aradan sonra eleştirebiliyordu.

Dün bu tehlikeler yok muydu? Ya da sizi bugün “vatansever, adaletli ve gençleri düşünen bir ağabey olmaya iten asıl sebep neydi?”

Ve bizlerin asıl merak ettiği konu içinde bulunduğunuz siyasi oluşumun Atatürk ve onun kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile nasıl bir hesaplaşma içinde olunduğu idi.

Umarım bir gün gelir ve hem bu konu ile ilgili hem de 80 milyonun namusu “Kozmik Oda” talan edilme gerçeğini (yazacağınızı düşündüğüm kitabınızda) okuma şerefine nail oluruz diye düşünüyorum.

Ve belki de kitabın bir köşesini onuru ayaklar altına alındığı için intihar eden Yarbay Ali Tatar’a rahmet, bir diğer köşesin de ise Savcı Zekeriya Öz’ün lanetle anıldığını okuruz diye düşünüyorum.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...