İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Sağlıkta sıkıntılı günler

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Türkiye'de yurttaşların sağlığı Anayasal güvence altında. Ne varki gelin görün güya en iyi atılımın yapıldığı iddiasında bulunan AKP iktidarının aksine sağlık hizemtlerinde işler hiç yolunda gitmiyor. Hele Erdopğan'ın doktorlarımız için "Giderlerse gitsinler" sözlsrinin ardından sıkıntılar daha da büyümeye başladı. O kadar ki geçende gördük Dikiş atmaya çalışan hekim sağlam ip bulamadı. Bu ne demektir derseniz 'Vatandaşlar,buharlaşan 128 milyar doların bedelini ödüyor' derim.
 

CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, Adıyaman'daki bir hastanede apandisit ameliyatının ardından hastasına dikiş atmaya çalışan hekimin sağlam ip bulamadığını gösteren videoyu gündeme getirerek Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'ya "Sağlık Bakanı değil adeta ‘dezenformasyon bakanı’dır. Sağlıkta ticarette maharetlidir" sözleriyle tepki gösterdi. Sağlıkta yaşanan krizlere değinen Adıgüzel, "Vatandaşlar Cengiz’in affedilen vergi borçları ile ertelenen kamu borçlarının ve Merkez Bankası’nın arka kapısından kaçırılan 128 milyar doların bedelini ödüyor" dedi.
Sağlıkta yaşanan krizde gelinen son nokta. Dikiş atacak sağlam ipin kalmaması oldu. Yalaka basın başta olmak üzere yancılar ve yandaşlar toplaşıp hala öyleydi böyleydi diye AKP iktidarına methiyeler düzün. Gerçekler gün yüzüne çıkmaya devam ediyor.
 

Sosyal devlet nerede!
Bugün sağlıkta gelinen noktayı, -biri eczane diğeri ameliyathane- iki örnekle göreceğiz. Bir emekli vatandaşın, raporlu ilaçları için, tek bir reçetede iki tane ilacı için ödediği fark ücreti 192 TL. Öyle az kullanılan pahalı ilaçlar da değil. Hemen her tansiyon hastasının kullandığı ilaçlar. İşte reçete, işte faturası. Kıt kanaat geçinilen bir ülkede bir emekli vatandaş, hem de raporlu ilacına tek reçete için 192 TL ödüyorsa bu devlet, sosyal devlet değildir.
 

Ameliyathanelerin içler acısı hali
Yine bir hastanenin ameliyathanesi.. Bir apandisit ameliyatı var. Ameliyat bitmiş, doktor hastanın ameliyat yarasına dikiş atacak. Açılan her ip çürük. Patır patır kopuyor. 67’nci ipten sonra nihayet bir tane sağlam ip bulunuyor ve bu durumu tutanak altına alıyorlar. Ameliyathane, hasta ismi, tarih, saat, hepsi var. Sonra ‘dikiş neden tutmadı, ameliyat yarası neden iltihap kaptı’ veya ‘ameliyat yarasından neden fıtık oldu’, değil mi?
 

Yurttaş bedelini canıyla ödüyor
Ameliyat masasında sağlam ve kaliteli malzemeler yerine adi tıbbi malzemelere mecbur bırakılan o hasta, aslında neyin bedelini ödüyor? Ya da bir önceki örnekte o emekli vatandaş, ‘reçete farkı’ diye aslında neye para ödüyor? Şu bilinsin ki her ikisi de aynı şeye para ödüyor. Her ikisi de bu hükümetin yandaşlarının, Cengiz’in affedilen vergi borçları ile ertelenen kamu borçlarının ve Merkez Bankası’nın arka kapısından kaçırılan 128 milyar doların bedelini ödüyor.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...