İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Deprem

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Neden böyleyiz. Asıl bunu sorgulamalıyız. Neden bilimin önerdiği doğru kuralları uygulamıyoruz. Bunun için eğitim mi eksik? Örf adetlerimizin öğretilmesi mi eksik? İnsanlığa  katkısı olmayan ama gücü ele geçirmek için dogmaları kullanarak iktidara geliyoruz. Ancak bundan yararlananlar bu girişimin yanlışlığına rağmen düzeltmeye başlamıyorlar. Veya çok sıkışınca yılana  sarılma pahasına doğruyu ancak söylüyorlar. Sayın Nihat Hatipoğlu nihayet doğru bir laf etti. Dün gece de yardım etme amacıyla veya halkı kandırmak için güzel=doğru laflar etti. Kader avutmalarına gerçek cevabı vermeye devam etti. Taşıdığı bilim cüppesine yakışır cevap verdi.  Sözü “bizim için kader bu değil, akıllı düşünmektir. Tedbir almak, bilimsel düşünmektir” dedi. Diğer bazı ilahiyatçılarda bilim adamlarının sözü bizim için dini emir gibidir diyerek geçmişte dinlemediğimiz için bunlar başımıza geldiyse buna kader diyemeyiz. “Kader bu değil. Kaderden önce akıllı düşünmek tedbir almaktır. Bunun adı istismardır” dediler.

Kader insan iradesi ile kullanılamaz. Örneğin kendimize bir eleştiri yapılıyor. Bunu savuşturmak, eleştirileri geçersiz kılmak için başka yola başvurmaktır. Dahası yalan yere Yaradana iftira atmaktır. Rahmet ola Ünlü Yaşar Nuri Hocamız bu durumu “Allah ile Aldatmak” kitabında çok güzel anlatmıştır. Ancak klasikleşen yalan olmasına rağmen hala kabul gören veya öyle zannedilen ortamlarda kullanılıyor. Özellikle de siyasiler bunu en çok kullanan grup olarak varlar. Ancak sona yaklaşıyoruz. Eğitimi çeşitli bahaneler ile kısıtlasak ta değişik sosyal ortamlarda toplum gerçekleri öğreniyor.

Tabii ki bu kesim de farklı yöntemler geliştirerek olayı mümkün mertebe ertelemekte ısrarlı. O yollar denenmeye devam edecek. Aşağıya bu geliştirdikleri yalan ve beyanlardan başlıklar sunarak yazıyı kapatalım.
-Toplumu kendilerinin o kadar çok doğru yaptıklarına inandırmışlar ki “Miladın kendisi ile başlattıklarına ikna ediyorlar.”
-Üniversiteler, en son yapacakları şey siyasi irade tarafından en öne alıp “Uzaktan eğitime geçiyorlar.”
-Sanki afet toplanma alanlarını AVM’lere onlar açmadılar. Hala açmaya devam ediyorsunuz. Sayın Bekir Bozdağ’ın yuhalanmasının nedeni bunlardan biri değilmiş gibi.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...