İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Devletin partisi mi partinin devleti mi?

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Devlet nedir? 
Türk Dil Kurumu tanımına göre; "Toprak bütünlüğüne bağlı olarak siyasal örgütlü bir ulusun ya da uluslar topluluğunun oluşturdugu tüzel varlık." 
Peki "Ulus" nedir ? 
Yine TDK'ya göre; "siyasal olarak örgütlenmiş biçimde ve belli bir toprak bütünlügünde yaşayan, ekonomik, yaşam, dil, tarih, ruhsal, kültürel bütünlük sağlayan insan topluluğu." 
Dolayısıyla ulusu olusturan sınıflar burjuva sınıfı, işçi, köylü, esnaf ve küçük burjuvazidir. 
Devlet de hakim sınıfların siyasal, ekonomik, askeri, kültürel örğütlenmesidir. Bu sadece bizim ülkeye dönük bir örğütlenme degil, bütün dünya da geçerli bir örgütlenmedir. 
AKP hiç kuşkusuz uluslarası emperyalist burjuva sermayenin ve onun yerli işbirlikçilerinin siyasal temsilciliğini de layıkıyla yerine getiriyor, iç politikaya da ne kadar yerli ve milli olduğu propağandasıyla uzunca bir süre iktidarını sürdürdü. 
Devletin tarafsızlığı, sınıflarüstü olduğu safsatası kitleleri uyutma propağandası olduğunu herkes bilir. 
Bizde ve bazı diğer ülkelerde farklı olan iktidar partisinin devleti, partinin devleti olarak değiştirmesi ve düzenlemesi. 
AKP iktidarının da yaptığı tamda budur. Uluslararası değerlendirmelerde bu yönde. 
Kaygılar var. 
AKP, bu kadar devasa kamu imkanlarından vazgeçebilecek mi? 
Parti olarak vazgeçse bile, ikdidar olduğu yıllar boyunca büyüttüğü, sermaye değişimi ve birikimi yaptırdığı, kendisine bağlı bu kitlenin muhtemel saldırgan, provakatif yönelimlerini kontrol edebilecek mi? 
AKP, parti devletine kaymasından mütevellit diktatöryal egilimlerini seçimleri manipule edecek araçlara başvurabilir mi? 
Ayrıca, Rus vatandaşlarından tutunda Suriye, Afgan, Arap, İran vatandaşlarna kadar koşulsuz Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı destekleyen yabancı misafirler, konuklar, mülteciler de bu sürece aktif katılacak mı ve ne kadar dahil olacaklar? 
Ha keza AKP gelmiş geçmiş iktidarlardan farklı olarak devletin aşağı yukarı tüm kurumlarını parti organı haline getirdiği herkesin hemfikir olduğu ortak bir görüştür. 
Kısaca, AKP "seçimle gider mi?" sorusuna dönersek; bunun henüz şimdilik kolay bir yanıtı yok. 
Biz yine de AKP ile veya CHP ile bir an önce şimdilik burjuva demokrasisini yaşayacağımız günlerin hayalini kurmaya devam edelim. 

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...