İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

KEMÂLUKE TAHTE KELÂMİK

YAYINLAMA:

“Kemâluke tahte kelâmik”

Kemâliniz kelâmınızın altındadır...

Bazı sohbetler vardır; tadını, kıvamını ve yokuş aşağı yuvarlanan rengarenk boncuklar misali cümlelerin yüreğinize gelişini izlemeye doyum olmaz... Zaman mı? Doyumsuz sohbetlerin en zalim unsurudur. Göz açıp kapayıncaya kadar gelir geçer ve ayrılık zamanı çanları çalar kulaklardan yüreğe saplanan zehirli oklar gibi! Gün gelir sizden uzaklara uçup gitse de “Kemâline Kelâmı ile sahip olanlar” gönül kıbleniz onunla yön bulmaktan asla vazgeçmez... Zihninize ve gönlünüze ektiği tohumları can pınarlarınız ile sulamayı asla bırakmazsınız... Asla ve asla unutmaz, unutturmazsınız...

Evet bazı sohbetler ve o sohbetleri ölümsüz kılan cümlelerin ‘çağlayan gözeleri’ vardır...
Gönül kapılarını araladıkları an ‘ışığa yönelen pervaneler misali’ doluşur yürekler etrafına. Cümlelerinde sonsuz değerler, hitabetlerinde nice ustaların aşk-ı, bakışlarında derin manâlar vardır her daim. Anlayana Mevlana ile Şems-in sohbetinin lezzetini verir. Tek harf zikretmeden bir bakışla yürekten ve zihinden sızarak Kainat-ın tüm şifrelerini okumak gibiydi Mevlana ile Şems-in sohbeti...

“Kemâliniz Kelâmınızın tahtı ile size gelir...”
Geçtiğimiz günlerde sevdiğim, kişiliğine, bilgi ve birikimine saygı duyduğum bir isim bana bu cümleyi ve ardından sarf ettiği niceleriyle şaşkın mahcubiyetle birlikte duygu kasırgasının tam ortasında kalmama sebep oldu. Mahcubiyet, mutluluk, şaşkınlık, gurur taşması içinde ne diyeceğimi bilemedim. Laf aramızda o an gözlerimden burnuma gelen sızı ile ‘dikkat sel yaşanabilir’ alarmı ile hemen önlem almaya çalıştım kendimce.

Lise ve üniversiteli evlatlar ile gerçekleştirdiğim buluşmaların önemli başlıklarından biri tam da buydu. Zihnimi doğru okuyabilen, anlayan insanları görmek beni o kadar mutlu ediyor ki tarifi imkansız...
“Dinlemek ve kendini ifade etmek bir sanattır. Saygı duymak ve saygın durmak vazgeçilmezleriniz olsun. Eleştiri hakkınızı sonuna kadar kullanın fakat yaptığınız eleştiri yıkmak için değil onarmak için olmalı. Bizi biz eden değerlerimize sımsıkı sarılmazsak ‘bizi bizden edip sen-ben-o’ yapmaya çalışacak etkenlerin her daim dibimizde olduğunu asla unutmayın. Bunları doğru icra etmediğiniz sürece onlarca okul bitirseniz dahi mutlu olamaz ve mutlu edemezsiniz...”

Evet yüreğini yeni yeni tanımaya başlayıp sımsıkı yöneldiğim ismin zikrettiği ‘kemâluke tahte kelâmik’ cümlesi ile daha büyük bir güçle ve huzurla ‘evlat buluşmalarına’ buluşmalara devam edeceğiz...

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...