İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Şampanya, Darbe ve 14 Mayıs’ı İstiklal Mücadelesine benzetmek.

YAYINLAMA:

Bu sözleri sokaktaki Ak Parti seçmeni sarf ediyor olsa anlarım. Lakin bunlar bu ülkede adalet bakanlığı, içişleri bakanlığı, meclis başkanlığı ve başbakanlık yapmış insanların ağzından çıkıyor olması vahim ve tedirgin edici bir durumdu.

Demek ki bu ülkede milletvekilleri, bakanlar, meclis başkanları ve başbakanlar “bir yerlerinin kılı olayım diyen, ağzına ampul sokan” kısaca seçmenin diline, anlayışına, seviyesine göre belirleniyordu.

21 yıldır aynı tiyatroyu izlemekten sıkılmıştık da artık. Dün “dindar ve kindar” diye ayrıştırılanlar bugünde “şampanyacılar ve anlı secdeye değenler” denilerek sonucun nereye varacağı düşünülmeden ve çekinmeden toplum kutuplaşmanın eşiğine sürükleniyordu.

Neymiş efendim “14 Mayıs'ın akşamı Türkiye'de iki fotoğraftan biriyle karşılaşılır. Ya şampanya patlatıp bunu sabaha kadar kutlayanlar olacak ya da temiz alnını şükür için secdeye koyup Rabb'ine hamdedenler olacak.” imiş.

Sayın Bozdağ! Eğer ki “Bunlar tecavüzcü değil, bunlar cinsel istismar suçunu zorla işlemiş olan kişiler değil. Bunlar tamamen ailelerin ve küçüğün de rızasıyla yapılmış işler” diyen. Yetmedi 250 insanın ölmesine sebep olan Fethullah Gülen (teröristi) hazretleri için övgü dolu sözler sarf eden siz anlınızın temiz olduğunu düşünüyor ve o secdeye gönül rahatlığı ile eğiliyorsanız ya biz Yüce Allah’ın Kuran-ı Kerim’i tersten okuduk ya da sizler bizim okuduğumuz sayfayı okumadan atladınız.

Gelelim kağıttan istiklal marşı okuyan Sayın Binali Yıldırım’ın “Bu seçim, işgalcilere karşı istiklal mücadelesi seçimidir. Bu seçim, PKK bölücü terör örgütünü, FETÖ terör örgütünü meşrulaştırmaya çalışanlara karşı milli ve yerli liderin seçimidir, Türkiye’nin seçimidir.” Söylemine.

Sayın Yıldırım! Bu ülke bundan 108 yıl önce 7 düvele karşı 13 ve 14 yaşında daha ağzı annesinden emdiği süt kokan çocuklarla istiklal mücadelesini zaten verdi. Sizin istiklal mücadelesi dediğinizin 783.562 km² lik Türkiye Cumhuriyeti Devletinden ziyade korkunun istiklal mücadelesi olabilirdi.

Ve Sayın Süleyman Soylu’nun "15 Temmuz onların fiili darbe girişimiydi. 14 Mayıs da siyasi darbe girişimleridir. Bu kadar açık ve nettir. 14 Mayıs 2023, Batı'nın siyasi darbe girişimidir. Türkiye'yi tasfiye etmeye yönelik hazırlıkların 14 Mayıs'ta her birini bir araya getirerek oluşturulabilecek darbe girişimidir. Bunu ben söylemedim. Bunu bugün Amerika'nın başındaki zat yıllar önce söyledi. Yıllar önce denedikleri bütün yöntemler berhava olunca ancak böyle bir yöntemle Türkiye'yi ele geçirebileceklerini ifade ettiler" demesi.

Yanılmıyorsam Sayın Soylu Sayın Kılıçdaroğlu’nun erken seçim çağrısına Sayın Erdoğan’ın seçimler olması gereken tarihte olacak dediğini umutmuştu. Yoksa 14 Mayıs’ta yapılacak olan erken seçim kararını Abd Başkanı Biden’in değil Sayın Erdoğan’ın verdiğini hatırlardı.

Gidiyor gitmekte olanlar.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...