İstanbul
Açık
13°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

ÇERÇİ YÜKÜNÜ BAĞIRIRMIŞ

YAYINLAMA:

Bir kesim var arsızca ve hatta psikopat sayılabilecek boyutta oturdukları yerden zehirli oklarını oraya buraya atıyor sosyal medya üzerinden! Duymuyorlar, görmüyorlar, anlamıyorlar, anlamak istemiyorlar... Zembereği boşalmış cümlelerle hiç durmadan beyin tırmalamaktan başka yaptıkları bir şey yok!

Her kapı gıcırtısında ‘felaket tellalı’ olmaktan, pirenin ardına tsunamileri yollamaktan, suçlamaktan, iftira atmaktan, toplumu germekten keyif alan psikopatlar!
Deprem olur; hemen ardından ‘daha büyüğü olacak söylemiyorlar, çok fazla ölü ve yaralı var gizliyorlar’ türevi rivayetler ile ülke gerilmeye çalışılır...
Askerimizden çatışma haberi gelir; resmî makamların verdiği sayının beş on katı üzerinden şehitler sosyal medyadan yayılır...
Bir kaza veya patlama yaşanır; oradan buradan toplanan ve olayla hiç ilgisi olmayan parçalanmış cesetler, perişan insanlar, kan içinde yaralılarla dolu görüntüler paylaşılır...
Sınırdan geçen mülteci rakamları verilir; anında sesler yükselir ‘hani nerede ben görmedim’ diyerek! Oturdukları yerden yaptıkları bu söylemlerle nasıl bir kafayı yaşadıklarına şahit oluruz...
Koronavirüs dünyada konuşulur; bizim felaket tellalları çayını, kahvesini, çerezini alıp klavye başına geçip ‘Türkiye’de de hayatını kaybedenler var, hastanelerde özel bölümlerde hastalar var, hatta hastalardan ve ailelerinden bile hasta oldukları gizleniyor’ demelere doyamazlar...
Dersiniz ki dünya onların etrafında dönüyor ve her şeyi bir tek onlar biliyor!
Güven çok farklı bir duygu vesselam... Güven duymayı ve itibar etmeyi bilen insanlar, kendi hayatına ve çevresine de bu duyguyu yansıtabilen insanlardır unutulmasın. Ulaşım araçlarının ve her noktaya uzanan yolların yaygın olmadığı dönemlerde çerçiler köy köy gezerek satış yaparmış. Kimi at arabası, kimi el arabası, kimi de sırtında heybesiyle dolaşıp yükünde olanı seslenirmiş. Bu sebepten zamanla çerçilerden ilham alarak bir deyim ortaya çıkmış Güneydoğu’da. ‘Çerçinin yükünde ne varsa onu çağırırmış’ diyen Güneydoğu’nun kadimleri ne kadar haklıymış bu benzetme ile.
Son süreçte üst üste gelen ve hepimizi üzüntüye boğan olaylarda heybesindeki nifakları adeta kusanlar şunu bir kez daha kanıtladı; sosyal mecraya çok ciddi kurallar getirilmeli...
Çünkü saygıyı, saygı çerçevesinde konuşmayı, ağzımızdan çıkan her yalanın ve iftiranın nelere zarar vereceğini bilmiyoruz kardeşim! Araba arkasına bağlanan boş ve gereksiz teneke kutular gibi rahatsız etmekten, langır lungur ses çıkarmaktan öteye geçmeyen zihinler her geçen gün artarken sosyal mecranın da tadı tuzu kaçtı...

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...