İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Yokluğun gözü kör olsun…

YAYINLAMA:

Sayın Erdoğan kendi yarattığı ekonomik tufanın farkında olduğu için Bakan Nebati’yi ekonomiyi düzeltmesi için değil tek kişilik stand-up gösterisi yaparak ekonomiyi (ekono-komik) hale getirmesi ve toplumu güldürmesi için getirmiş olabilirdi.

Nitekim "Bir uyuyun, altı ay sonra uyanın, Türkiye’de çok farklı noktalara gidecek" söylemi buna verilecek en güzel örnekti ve Sayın Nebati’nin bizi uyuttuğu gün 11 lira olan benzin 6 ay sonra 27 lira. Yine 11 lira 52 kuruş olan dolar gözümüzü açtığımızda 16 lira 72 kuruş olurken ağlamamız gereken acıklı tiyatro bize kahkahalar attırılarak izletilmişti.

Elbette sadece Sayın Nebati değildi bizi kahkahalara boğan.

Mesela; Tekel'in özelleştirme ihalesi için sanki babasının malını satar gibi “Babalar gibi satarız” diyen rahmetli Kemal Unakıtan.

Ve Sayın Albayrak’ın “Dolar 10 lira olacak, 15 lira olacak” yorumu yapanlara gülerek ‘Çok beklersiniz’ demesi ve bugün doların 23 lira seviyesine gelmesi.

Peki ne olmuştu da dün komedyenlere teslim edilen ekonomi bugün Sayın Şimşek’e tam yetkiyle teslim ediliyordu.

Ya da o aynı Sayın Şimşek değil miydi? Saraya biat etmeyip “ben bilmem beyim bilir” demediği için görevden alınan ve sonrasında Halk Bankasını dolandırmakla suçlanan…

Bence Sayın Şimşek dışında ekonominin başına getirilen Sayın Nebati ve diğerleri kendi inisiyatiflerini kullanarak değil kendini ekonomist olarak gören kişinin ekonomi politikalarını uyguluyor gibiydi. Yoksa aklı başında bir ekonomist böyle hatalar yaparak ülkeyi göz göre göre iflasa sürükleyenlerin yanlışlarının altına imza atmazdı. Atarsa da bu o kişinin son kullanma tarihi dolmadan çöpe atılmasını sağlardı.

Oysa ki yıllardır; avrupa bizi kıskanıyor. AB’ye borç verecek duruma geldik ve ekonomimiz uçuyor gibi söylemlerin gerçek olmadığını vurgularken Ak Parti hükümetinin maliye bakanı Sayın Nebati’nin çiçek gibi göstermeye çalıştığı ekonomi bugün Sayın Şimşek’in maliye bakanı olarak atanması piyasalara yabancı bahar yaşatıp onun yurtdışı bağlantıları ile tefeci faizi ile borç bulup felaketi bir nebze olsun frenlemenin gayreti gibiydi.

Geldiğimiz durum itibariyle toplumun bazı kesimi ekonomiyi batıranlara hesap sormak ve borcu borç alarak ekonomik krizin ötelenmeye çalışıldığını görmek yerine “nasıl koyduk” diyebilmenin mutluluğu içindeydi.

Ve şu unutulmasın ki; Sayın Erdoğan ipini kontrol edemeyeceği birini asla göreve getirmez. Yani Sayın Şimşek sevildiği ya da ekonomi bilgisine duyulan saygıdan dolayı değil Sayın Erdoğan’ın uluslararası piyasalarda kendine olan güvenin sıfır olması münasebetiyle ekonomik kriz atlatılana, köprü geçilene kadar “dayı” denmek zorunda kalınmıştı.

Ve benim tahminime göre Sayın Şimşek Ak Parti hükümetinin 5 yıl sürecek iktidarı boyunca değil, ekonomiyi biraz düzlüğe çıkarttığında yani 6 ya da 12 ay sonra görevden alınarak yerine eskisi gibi “ben bilmem beyim bilir” diyecek yeni bir ekono-modyen’i bakan yapar diye düşünüyorum.

Çünkü amaç Sayın Şimşek ile biraz zaman kazanmak. Kaldı ki Sayın Erdoğan kendini dinlemeyen birine çok fazla tahammül edemez. Her ne kadar Sayın Şimşek’e tam yetki verildiği söylense de bu durum Sayın Erdoğan’ın fıtratına aykırıydı.

Yani demem o ki Sayın Şimşek’in NAS’laması uzun sürmez.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...