İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

İnsanların hali…

YAYINLAMA:

Canım ülkemde her sabah gözümüzü yeni bir güne açarken, yeni bir zam haberiyle karşılaşıyor olduk. Zaten yeterince monoton bir hayat süren ülke insanları KDV zamlarından sonra benzine gelen ÖTV zammı ile bırakın yeni araba almayı halihazırda var olan arabalarını da kullanamaz hale geldiler.
Bir yerlere gidip hayatın stresinden uzaklaşmayı, kafa dağıtmayı, ailesiyle haftanın en azından bir gününü kaliteli geçirmeyi arzulayan insanlar değil o yerlere gitmek, o yerlere gidebilecek benzini araçlarına doldururken düşünür hale geldiler.
Birkaç gün içinde yapılacağını düşündüğüm toplu taşıma zamlarıyla da en basiti işe, okula, hastaneye bile giderken insanları zorlamaya başlayacaktır.
Aslında sormak istediğim çok daha basit bir soru. Biz toplumca böyle bir hayata layık mıyız? Ülkemizden kopup giden çoğu gencin kaçma sebebi ülke şartlarının her bir koldan onları zorlaması değil aslında. Bunun en büyük sebebi artık bu ülkede hayal kurmayı bile hayal ediyor olmak. Öyle bir noktadayız ki senelerce dirsek çürütüp, canını dişine takıp çalışan, annesinin babasının binbir emekle okutup üniversiteden mezun ettiği o çocuklar gözünü bile kırpmadan gidiyorlar. Bir doktor düşünün ki başka bir ülkede belki de garsonluk yapıyor. Bir öğretmen düşünün belki başka bir ülkede çocuk bakıcılığı yapıyor. Bir hemşire düşünün belki başka bir ülkede hasta bakıyor. Tüm emeklerini, kurdukları koca bir hayatı belki de bütün sevdiklerini arkalarında bırakıp gidiyorlar…
Tüm bunların sebebi elbette sadece ekonomik koşullar değil. İnsanın insana bakışı, insanın hayvana bakışı, insanın vatana bakışı bile bundan çok değil beş yıl öncesinden bile farklı. Daha kötü, daha zalim…
Birşeyler yapmak lazım, ülkeyi daha yaşanır kılmak için, gidene dur diyebilecek sebep bulmak lazım. Çok da uzağa gitmeden önce kendimizden, kendi içimizden, yüreğimizden, aklımızdan, vicdanımızdan başlamak lazım.
Toplumu toplum yapan bireyler kendini değiştirdiği sürece değişecek insanın herşeye bakışı ve bu sayede gelecek gidene dur diyebilecek sebepler.
Bugün yeni bir gün olsun mesela bir bakın kendinize, aklınıza, kalbinize önce kendinizi kucaklayın, sonra başlayın güne.
Bir toplumu değiştirmek önce kendini sevmekle başlar. Kendini sevmek insanlığı anlamayı getirir ve insanları sevmeye başlar insan. Birbirimize, çevremize ve dünyaya bakış açımızı değiştirmenin ilk adımıdır bu. Bu ülkeyi yaşanabilir kılmanın anahtarıdır. Gidene dur diyebilecek sebepler sıralayabilmenin gücü bizde saklı.
Günaydın, kendinizi sevmekle başlayın.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...