İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

“Pislik yukarıdan aşağı doğru akar”

YAYINLAMA:

*Başlığımdaki deyiş bir Amerikan atasözüdür.

Kıymetli bilim insanı Sayın Celal Şengör’ün dediği gibi;

Bu ülkenin kötü yönetilmesi mümkün değilken nasıl bu kadar beceriksiz davranarak yıllardır ülkemiz kötü yönetiliyor ve insanlarımızı perişan hale sokuluyor anlaşılır gibi değil diyor.

Ve ekliyor, doğamız, insan gücümüz, vatan sevgimiz, yer altı zenginliklerimiz, turizm cenneti oluşumuz, Avrupa-Asya arasında olmamız bunun gibi birçok daha anlatabileceğim artılarımız varken neden diyor.

Ben buna cevap vermek istedim.

Biraz tarih okumuş insanlarımızın çok iyi bildiği gibi insanlık tarihi boyunca tüm hükümdarların, savaşa gidecek askerleri öyle vatan millet söylemleri ile savaşa yani ölmeye götüremiyordu.

O tür savaşlara gidilirken, o dönemin liderleri huzurlu bir toprak, geçinebileceğin bir ortam, altın ve mükâfat vaat ederken en önemli vaadi ise kazanılan topraklardaki yer üstü kaynakları üç gün boyunca yağmalamayı bu süre zarfında askerlerine müsaade eder. Yağmalama süresi bitince kendi otoritesini o zaman koyabilirdi. Bunun dışındaki vaatler ile asker toplayamaz ve savaş kazanılmazdı. Tabii ki bu anlayış maalesef modernize edilmiş bir şekilde şu anki günümüzde bile hala hükmünü sürdürüyor.

Bu şu anda nasıl işliyor derseniz aklımın aldığı şekilde sizlere anlatayım.

Aşağıda yazdıklarımın dışında bir anlayış ile siyaseten hizmeti olanları ayrı tutarak söylüyorum.

Önce İngiltere’ye para baronlarına gider. Oradan Amerika’ya geçip siyasi taahhütlerde bulunur ve daha sonrasında ise yanına, kendisini içeride destekleyecek (menfaatçi iş insanları ve çıkar gurupları) savaşçılar bulur. Demokrasi adı altında seçimlere girerek kendilerini meşrulaştırırlar. Daha sonrasında ise eğer savaş kazanıldıysa onu destekleyenlerle birlikte o ülke üç gün değil artık yeni anlayış ile hizmet süresince talan ve yağma edilir.

O zaman yukarıdan aşağıya (pis hizmet) akan pis su ise aşağıdaki temiz insanları kirletir ve maalesef kirli işlere sürükler ve sosyal çöküntüye sebep olur. Bu işleyişin sonu yoktur. Sonu her zaman ya imparator ölür ya darbe ile iner ya da bir başka güç gelir ve kendi istediği kadar pis suyunu aşağıya salar.

Siyasetçiler ve yöneticiler demokrasiyi kullanarak bu pis suyu üzerinize salarken, can güvenliği tehdidi, hayat pahalılığı, eşitsizlik, ahlaksızlık, rüşvet, adaletsizlik, liyakatsizlik, yalan dolan, çaresizlik sizlere yukarıdan salınan bir pis sudur.

Eğer bu pis su üzerimize gelmesin diyorsak demokrasinin ne kadarını halkın değerleri için kullanıyor ne kadarını kullanıp kullanamadığınıza bir daha bakmanızı öneririm.

Şuanda yürürlükte olan siyasi partiler kanunu ve mevcut adalet sistemimiz yaşadığımız bu pisliğin başlangıç noktasıdır…

Aklınızı açık tutun.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...