İstanbul
Açık
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

 TERCİH YANLIŞLARIMIZ

YAYINLAMA:

Millet olarak dünyada eşi benzeri olmayan yapılan herşeyi kendimize göre farklı biçime uydurarak ondan oluşturacağımız yeni formatların peşine koşarak onu kendi yaşam biçimimize hızla adapte edebiliyoruz. Bu konuda üzerimize yok. 19. Yüzyılın sonlarına doğru yayılma hızının iyice arttığı dönemlerde ülkemize giren teknolojiye adapte olabilmek için oldukça zorluk çektik. Zorlanmamızın en önemli nedenlerinden biri; gelenek ve göreneklerimizin oluşturduğu kronikleşen alışkanlıklarımızla, teknolojinin getirdikleri arasındaki bağı kurmakta zorlanmamız, adapte olamamamız ve hızla değişime ayak uyduramamamızdı.

2000’li yıllara yaklaşırken değişim başladı. Gelip hızla kullanıma girip yerleşmeye başlayan teknolojiyle iç içe yaşamaya başladık. Anlaştık ve kırk yıldır birlikteymiş gibi yarattığı ortamı paylaşmaya başladık. Bazen bazı bölümlerinde, onların getirdiklerini geliştirme adına yeni yöntemler eklemeye bile başladık.. Bunlardan en önemlisi, internet ve uzantılarının yaşam biçimimizdeki zoraki değişikliklerinin farklı yorumlanmasıdır.

Özellikle 2000’li yılların başında iyice kendini hissettirmeye başlayan internet; türettiği, teknolojik olanaklarının farklı kullanım olarak sunulan uzantıları, doğal iletişim biçimimizi etkisi altına aldı ve yan yana iletişim biçimimizi bile değiştirdi. Duygusal iletişimi ortadan kaldırdı. Cep telefonları ile yüz yüze konuşur hale geldik. Özellikle son on yıl içinde tam bağımlısı olduğumuz kendi küçük ama fiyatıyla cep yakan akıllı telefonlar sayesinde iyice esiri olduğumuz teknolojik alışkanlıklarıyla bizleri iyice değiştirdi. Artık herşeyimizi onunla paylaşıyoruz..

Önceleri internette elektronik iletişim alışkanlığı olan kısa mesaj chatleşmeler iletişim biçimimizi yönlendirdi. Ayrıca, konuşma ve yazma dilimizi de heceleme biçimindeki, konuşma ve özellikle yazma diline dönüştürdü. Gençler arasında yarım yamalak bir konuşma biçimi oluşturdu. Kelimeyi kısaltarak mesajlar iyice yaygınlaştı. Bu durum gençlerin aralarında yarattığı iri iletişim biçimiydi ve uzunca bir süre de devam etti.

Daha sonraları internetin çok etkin kullanıldığı, adına sosyal medya dediğimiz döneme girdik.. İnternetin en yaygın örneklerinden olan Facebook aldı sazı eline. Messenger ile görüntü ve yazılı canlı iletişim biçimine dönüşerek, başta gençler olmak üzere yediden yetmişe herkesi tam esir aldı. Özellikle, özel yaşamın en özel görüntülerinin internette yansıtılmasıyla karşılıklı iletişim alanı oluşturuldu. Bu arada, üst düzey yaşam biçiminin iletişim tercihine sunulan Twitter, Whatsapp ve Whatsapp’ın, telefonla canlı konuşabilme olanağı sağlaması, en çok tercih edilenlerden oldu. Bu iletişim araçları, iş dünyası, sanat dünyası ve politikacıların en çok kullandıkları, haber ve bilgi, belge iletme aracı olarak iyice öne çıktılar.

Bir başka alanda çok etkin ve yaygın hale gelen ve iyice kişiselleşen YouTube ise en çok tercih edilenlerden.. Kişisel sayfaları, görüntülü yayın yapan bölümleriyle ve en önemlisi bilgi, belge aktarılan görüntülü, yazılı ve video yayınları ile çokça tercih edilenlerden biri.

Hiç yadsınamayacak gerçeklerden biri; internetin bizlere sunduklarını, yaptığımız eklemelerle sonuna kadar, abartarak kullanıyor olmamızdır.

Facebook sunduğu hizmetler arasında tercihlere kurban gidenleri de yok değil. Bunun nedeni olarak, teknoloji kullanımımızdaki çok çabuk vazgeçme alışkanlığımızı gösterebiliriz. Yukarıda yazdığım gibi, teknolojinin sunduklarını çabuk tüketme gibi, kontrol etmekte zorlandığımız bir hastalığımız var. Bir çok şeyde olduğu gibi zor beğeniyor, belli bir süre oldukça hor kullanıyor, sonra da bıkıp yeni arayışlara yöneliyoruz.

Bu konuda rahatsız edecek oranda ayran gönüllü olduğumuzu söylemeden geçemeyeceğim.

Teknoloji yaratıcıları ve onun iletişimini sağlayan araçların üreticileri, bu alışkanlığımızdan çok da iyi faydalanıyorlar. Çok kısa sürede yeni modellerini üreterek hem maddi hem de manevi olarak zarar veren bir ortamın oluşmasına neden olabiliyorlar. Teknolojiyi kullanma konusundaki oburluğumuza biraz gem vurmanın zamanı geldi de geçiyor bile.

Teknolojinin bir başka önemli bölümü, sosyal medyanın kullanım alışkanlıklarını yarınki yazımızda anlatacağız.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...